Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/11/2019 NUMARASI : 2016/492 ESAS, 2019/221 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davada ... 2. Asliye Hukuk ve ... 2. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazların davacıya devredilmemesi nedeniyle açılan tapu iptali tescil istemine ilişkindir. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesince uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı ve tüketici mahkemesinde çözülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. ... 2....

    Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....

      Vaad alacaklısı taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yükleyen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716.maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağının bulunması zorunludur. Elbirliği mülkiyetine konu bir taşınmazda elbirliği ortaklardan birinin ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte iştirak çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağı yoktur. Elbirliği mülkiyetinde hiçbir ortak için tasarruf edebileceği pay söz konusu değildir. Mülkiyet hakkı elbirliği ile ortaklara aittir. Elbirliği mülkiyetine tabi bir eşya üzerinde hukuki işlemde bulunan taraf tüm malikler adına hareket etmişse (temsil yetkisi varsa) o hukuki işlem tüm ortakları bağlar....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL KANUN YOLU : TEMYİZ Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin bulunduğundan, temyiz inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarih ve 1 sayılı kararı gereğince Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 14. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 19.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2019 NUMARASI : 2015/218 ESAS - 2019/44 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : K A R A R TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılardan T8 T6 ve Ayşe Baştansavan'ın Gaziosmanpaşa 4.Noterliği'nin 29/08/2008 tarih ve 019544 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi uyarınca İstanbul ili Arnavutköy ilçesi Boğazköy Mahallesi 270 parsel sayılı taşınmazdaki paylarını satış vaadi sözleşmesi uyarınca davacıya sattığını, ancak tapuda satış takrirlerini vermediklerini ve üçüncü şahıslara satma hazırlığı içerisinde olduklarını öğrendiklerini, satış vaadinde bulunan Ayşe Baştansavan'ın vefat etiğini, mirasçılarının belirtilen davalılar olduğunu belirterek davalıların paylarının iptali ile davacı adına tapuya tesciline ve dava konusu taşınmazın tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasını talep...

          Borçlar Kanunu’nun 167. maddesi uyarınca temlik işleminden sonra ifanın kendisinden talep edilmesi halinde borçlu temlik işlemi yapılmamış olsa idi eski alacaklıya karşı ne gibi bir itiraz ve def’i de bulunacak idi ise, aynı itiraz ve def’ileri yeni alacaklıya karşı da ileri sürebilir. Değişik bir söyleyişle arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan haklar yeni alacaklıya karşı da ileri sürülür hale gelir. Diğer taraftan; belirtilmelidir ki, eser sözleşmeleri iki tarafa hak ve borçlar yükleyen ani edimli sözleşmelerdendir. Bir sözleşmenin iki tarafa hak ve borçlar yüklüyor olması demek o sözleşmeden kaynaklanan iki tarafın da hem alacaklı ve hem de borçlu olması demektir. Ani edimli sözleşmelerde ise eserin tesliminden öncesi bütün çalışmalar eseri meydana getirme çalışmalarıdır. Borçlar Kanununun 364.maddesi gereğince de aksine sözleşme hükmü yoksa eser bedeli (somut olayda bağımsız bölümlerin tescili istemi) ancak eserin teslimiyle istenebilir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.09.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın davalı ... yönünden HUMK'nın 409/5. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına, diğer davalılar yönünden reddine dair verilen 26.01.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Bir kısım davalılar vekili, sözleşmenin ifa olanağı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddini savunmuştur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.06.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 21.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede ise taşınmaz bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava konusu taşınmazın elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olduğu ve elbirliği ortaklığı çözülmeden satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....

                Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez....

                  UYAP Entegrasyonu