"İçtihat Metni"MAHKEMESİMahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve tapu iptal istemine ilişkin olarak açılan davada ... 1. Asliye Hukuk ( Tüketici mahkemesi sıfatıyla ) Mahkemesi ile .... 1....
Maddesi gereğince davalı paket tur şirketi tarafından ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar ile üçüncü kişilere ödenip belgelendirilebilen ve iadesi mümkün olmayan bedellerin sözleşme bedelinden mahsubu gerekirse de; davalı paket tur şirketi tarafından ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar ile üçüncü kişilere ödenip belgelendirilebilen ve iadesi mümkün olmayan bedellerin ispat olunamaması nedeniyle davacının paket tur sözleşmesi nedeniyle ödemiş olduğu bedelin tamamının iadesine karar verilmesini teminen itirazın iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, yanlar arasında imzalanan sözleşmenin feshi nedeniyle davalıya verilen teminat mektubunun ve masraflarının iadesi, 2.000.000.000 TL maddi ve 2.000.000.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili, birleşen dava ise, sözleşmenin haklı feshi nedeniyle işin başkasına ihale edilmesi nedeniyle oluşan bedel farkının ve davalıya ödenen avansın iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen kararın Dairemizce bozulmasından sonra bozmaya uyan mahkemece her iki davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince...
-TL bedel karşılığında davalıdan satın aldığını, müvekkilinin 2013 yılının Nisan aylarında bu daireyi satmak istediğini, kendilerine satılan dairelerin 130 m² olduğu belirtilmiş ise de dairenin aslında 57 m² olduğunu öğrendiğini, müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını bildirerek ayıplı ev satışı nedeniyle sözleşmenin feshi ve ödenen bedelinin iadesi ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir. HSYK genel kurulunun 19/03/2014 tarih ve 129 sayılı kararı ile ... Tüketici Mahkemelerinin yargı alanı ... Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi ile aynı olarak belirlenmiştir. Buna göre; ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... ilçelerinin ... Tüketici Mahkemelerinin yetki alanında bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, ... Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ......
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle taraflar arasındaki taahhütname uyarınca sözleşmenin feshini takiben 3 iş günü içerisinde teslim olunan emtianın iadesi hususunda tarafların anlaşmasına karşın feshin hangi tarihte yapıldığı anlaşılamadığından davalıya gönderilen mal bedellerine ilişkin fatura ile bedelin istenerek davalıya süre tanınmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 26/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLER : Adi yazılı Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi, tapu kaydı, belediye müzekkere cevabı, ödeme belgeleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tapu iptali ve tescil, terditli olarak bedel iadesi talebine ilişkindir. İstinafa getirilen uyuşmazlık feragat ile sonlandırılan yargılamada davacının bedel iadesi talebinin kabulü hususundadır. Davacı vekili 09/09/2021 günlü dilekçesi ile davadan feragat ettiğini belirtmiştir. Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelenmesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı vekili 09/09/2021 tarihli dilekçesinde taraflarınca vekalet ücreti ve yargılama masrafı talep etmediklerini, feragat beyanı doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davadan feragat davaya son veren taraf işlemlerinden biridir. HMK'nun 307. maddesi gereğince feragat davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir....
Ne var ki sözleşme konusu tapunun, davacı tarafından bedel iadesi yönünde talebini belirginleştirdiği 18.05.2015 tarihli dilekçesinden sonra 29.05.2015 tarihinde davacıya verildiği, ayrıca dosya kapsamında aldırılan 20.04.2015 tarihli bilirkişi raporuna göre dava konusu taşınmazın %45 oranında tamamlandığı ve henüz kullanıma hazır olarak devrinin gerçekleşmediği görülmektedir. O halde mahkemece, davacıya devri gerçekleştirilen tapunun, sebepsiz zenginleşmeye neden olmaması ve sözleşmenin tüm sonuçları ile ortadan kalkması nedeniyle davalı tarafa iade edilmesine karar verilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
İnşaat ve Taahhüt Ltd Şti ile imzalandığını ve taşınmaz satış bedelinin de ASB Ltd. Şti'ne ödendiğini, dava konusu konutun dahil olduğu projeye ilişkin olarak “... Konutları Arsa Satışı Karşılığı Gelir Paylaşımı İşine Ait” sözleşmenin ise idare ile dava dışı.... arasında imzalandığını, yüklenicinin ASB Ltd. Şti. olmadığını, davacının satış sözleşmesi imzalamış olduğu ASB Ltd. Şti. ile herhangi bir hukuksal ilişkisi olmadığını, her iki şirketin farklı tüzel kişiliği olması sebebi ile davanın reddini talep etmiştir Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 4077 Sayılı Yasa'ya istinaden açılan satın alınan taşınmazın tapusunun iptali ile tescili mümkün olmadığı takdirde ödenen bedelin iadesi davasıdır. 04.10.2010 tarihli taşınmaz satış sözleşmesi davacı ile dava dışı ASB Madencilik ... İnşaat Taahhüt Tic. Ve San. Ltd. Şti. arasında yapılmış olup taraflar arasında düzenlenmiş başkaca bir sözleşme bulunmamaktadır....
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davacı tarafından talep edilen bedelin, 2008 yılı Ocak, Şubat ve Mart dönemlerine ait KDV iade raporlarından doğduğu, belirtilen alacak olup, bu dönemlere ilişkin iade raporlarının vergi dairesine verildiğinin ve taraflar arasındaki 27.08.2008 tarihli sözleşmede ücretin asgari ücret olup, peşin ödeneceğinin belirtildiği, buna göre belirtilen aylara ilişkin talep edilebilecek bedelin 27.350.21 TL. olduğu, talep edilen bedelin sözleşmenin feshinden önceki döneme ilişkin olduğu, davacının sözkonusu hizmeti vermesi nedeniyle alacağı talep edebileceği, davalı şirket ile grup şirketler içerisinde bulunan diğer şirketlerinde KDV iadesi hizmetinin davacı tarafından verildiği ve aynı hizmetin grup şirketler arasında yapılması halinde %35 indirimin uygulanabileceği, bu bedelin 17.777.63 TL. olup, takibe bu bedel üzerinden devam edilmesi gerektiği, davalının, likit alacağa haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiği gerekçesiyle...
Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, makinede gizli ayıp olmadığı, tasarım hatası olduğu, bunun normal çalışmasına engel olmadığı bu nedenle bedel iadesi şartı oluşmadığından 818 sayılı B.K'nın 202/2 maddesi gereğince 1.750,00 TL bedel tenzilinin uygun olduğu gerekçesiyle 1.750,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 02.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....