Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İmkânsızlık kavramından farklı olan aşırı ifa güçlüğüne dayanan uyarlama isteminin temeli, Türk Medenî Kanunu’nun 2. maddesinde öngörülen dürüstlük kurallarıdır. Ancak, sözleşmenin değişen koşullara uyarlanması ya da dönme hakkının kullanılması, şu dört koşulun birlikte gerçekleşmesine bağlıdır. a.Sözleşmenin yapıldığı sırada, taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum ortaya çıkmış olmalıdır. b.Bu durum borçludan kaynaklanmamış olmalıdır. c.Bu durum, sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirmiş olmalıdır. d.Borçlu, borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olmalıdır. Maddeye göre, uyarlamanın bütün koşulları gerçekleşmişse borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteyebilir....

Sözleşmenin yeni durumlara uyarlanması yapılırken önce sözleşmede, daha sonra kanunda bu hususta intibak (uyarlama) hükümlerinin bulunup bulunmadığına bakılır. Sözleşmede ve kanunda hüküm bulunmadığı takdirde sözleşmenin değişen hal ve şartlara uydurulmasının gerekip gerekmeyeceği incelenir. Bazen de sözleşmede olumlu ve olumsuz intibak (uyarlama) kaydı bulunmakla beraber, bu kayda dayanılarak sözleşmenin kayıtla birlikte aynen uygulanmasını talep etmek TMK. nun .../... maddesi hükmü anlamında hakkın kötüye kullanılması manasına gelebilir. Böyle bir durumda sözleşmedeki intibak kaydına rağmen edimler arasında aşırı bir isabetsizlik çıkmışsa uyarlama yine yapılmalıdır. İşlem temelinin çöküşüne ilişkin uyuşmazlıkların giderilmesinde kaynak olarak TMK.nun ..., ... ve ....maddelerinden yararlanılacaktır. İşlem temelinin çöktüğünün dikkate alınması dürüstlük kuralının gereğidir. Diğer bir anlatımla durumun değişmesi halinde sözleşmede ısrar etmek dürüstlük kuralına aykırı bir tutum olur....

    uyarlama yapılmasını talep ve dava etmiştir....

    İmkânsızlık kavramından farklı olan aşırı ifa güçlüğüne dayanan uyarlama isteminin temeli, Türk Medenî Kanununun 2 nci maddesinde öngörülen dürüstlük kurallarıdır. Ancak, sözleşmenin değişen koşullara uyarlanması ya da dönme hakkının kullanılması, şu dört koşulun birlikte gerçekleşmesine bağlıdır. a.Sözleşmenin yapıldığı sırada, taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum ortaya çıkmış olmalıdır. b.Bu durum borçludan kaynaklanmamış olmalıdır. c.Bu durum, sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirmiş olmalıdır. d.Borçlu, borcunu henüz ifa etmemiş veya ifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olmalıdır. Maddeye göre, uyarlamanın bütün koşulları gerçekleşmişse borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteyebilir....

    Sözleşmenin yeni durumlara uyarlanması yapılırken önce sözleşmede, daha sonra kanunda bu hususta intibak (uyarlama) hükümlerinin bulunup bulunmadığına bakılır. Sözleşmede ve kanunda hüküm bulunmadığı takdirde sözleşmenin değişen hal ve şartlara uydurulmasının gerekip gerekmeyeceği incelenir. Bazen de sözleşmede olumlu ve olumsuz intibak (uyarlama) kaydı bulunmakla beraber, bu kayda dayanılarak sözleşmenin kayıtla birlikte aynen uygulanmasını talep etmek TMK. nun 2/2 maddesi hükmü anlamında hakkın kötüye kullanılması manasına gelebilir. Böyle bir durumda sözleşmedeki intibak kaydına rağmen edimler arasında aşırı bir isabetsizlik çıkmışsa uyarlama yine yapılmalıdır. İşlem temelinin çöküşüne ilişkin uyuşmazlıkların giderilmesinde kaynak olarak TMK.nun 1, 2 ve 4.maddelerinden yararlanılacaktır. İşlem temelinin çöktüğünün dikkate alınması dürüstlük kuralının gereğidir. Diğer bir anlatımla durumun değişmesi halinde sözleşmede ısrar etmek dürüstlük kuralına aykırı bir tutum olur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; 2003/1209 Esas, 2005/323 Karar sayılı ve 28.04.2005 tarihli mahkumiyet ilamının 09.06.2005 sanığa tebliği üzerine süresinde temyiz edilmediğinden 17.06.2005 tarihinde kesinleştiği, mahkemesince bu hükümle ilgili olarak 14.10.2005 tarihli ek kararla yaralama suçu açısından uyarlama yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, müdafiince bu kararın temyizi üzerine Dairemizin 2008/1163 Esas, 2010/5058 Karar sayılı ve 24.03.2010 tarihli ilamı ile Mahkemenin 14.10.2005 tarihli 'uyarlama yapılmasına yer olmadığına' dair ek kararının bozulduğu, mahkemece bozma sonrası yargılamanın uyarlama yargılaması olarak devam ettirildiği, uyarlama yargılamasında da dava zaman aşımı süresinin söz konusu olmayacağı cihetle, tebliğnamenin dava zaman aşımı sebebiyle 'düşme' istemli görüşüne iştirak edilmeyerek yapılan incelemede...

      asgari kira bedelinin mağaza işletmeye açıldıktan sonra işlemeye başlayacağı asgari kira bedeline her yıl bir önceki yılın İstanbul Ticaret Odası toptan eşya fiyat endeksine kira yılı ortalama artış oranı kadar zam yapılacağının kararlaştırıldığı, buna göre olacağı belirlenen bu asgari kira bedelinin 01.03.2003 başlangıç tarihli kira sözleşmesine uygulanacağının anlaşıldığı, sözleşmenin genel koşullar dâhil herhangi bir hükmünde kira bedelinin uyarlamaya ilişkin koşullarla ilgili bir düzenleme bulunmamakla birlikte sözleşmenin 4.maddesinde, sözleşme süresi sonuna kadar uyarlama davası açılmayacağı, sözleşme süresinin, sözleşmenin 6 maddesinde 15 yıl olduğu, davacı tarafça, 15 yıllık süre sonu itibariyle başlayan kira dönemine ilişkin uyarlama talep edildiği, Mahkemece hükme esas alınan 03/02/2020 tarihli bilirkişi heyet raporunda dava tarihine kadar uyarlama koşullarının altın, emsal kira ve bölgedeki ticari değişiklikler kriterine göre uyarlama koşullarının oluştuğunun sonucuna varıldığı...

      Sözleşmenin yeni durumlara uyarlanması yapılırken önce sözleşmede, daha sonra kanunda bu hususta intibak (uyarlama) hükümlerinin bulunup bulunmadığına bakılır. Sözleşmede ve kanunda hüküm bulunmadığı takdirde sözleşmenin değişen hal ve şartlara uydurulmasının gerekip gerekmeyeceği incelenir. Bazen de sözleşmede olumlu ve olumsuz intibak (uyarlama) kaydı bulunmakla beraber, bu kayda dayanılarak sözleşmenin kayıtla birlikte aynen uygulanmasını talep etmek TMK. nun 2/2 maddesi hükmü anlamında hakkın kötüye kullanılması manasına gelebilir. Böyle bir durumda sözleşmedeki intibak kaydına rağmen edimler arasında aşırı bir isabetsizlik çıkmışsa uyarlama yine yapılmalıdır. İşlem temelinin çöküşüne ilişkin uyuşmazlıkların giderilmesinde kaynak olarak TMK.nun 1, 2 ve 4.maddelerinden yararlanılacaktır. İşlem temelinin çöktüğünün dikkate alınması dürüstlük kuralının gereğidir. Diğer bir anlatımla durumun değişmesi halinde sözleşmede ısrar etmek dürüstlük kuralına aykırı bir tutum olur....

        Sözleşmenin uyarlanması mümkün olmadığı takdirde maddede tarafların dönme veya fesih hakkına sahip olduğu belirtilmiştir. Davacı- kiracının TBK madde 138 kapsamında bu hakkını sözleşmenin feshi yönünde kullandığı anlaşılmakla sona ermiş bir sözleşmenin uyarlanması mümkün olmadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

        SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/01/2021 NUMARASI : 2019/276 ESAS 2021/84 KARAR DAVA KONUSU : Kira (Uyarlama İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının maliki olduğu İbrahimpaşa Mah. Yeniceler Sok....

        UYAP Entegrasyonu