sözleşme ile ilgili edimleri yeni maliklere karşı da ileri sürüp talep imkanının ancak sözleşmenin tapuya şerh edilmesi halinde mümkün olabileceğini, idari işlemle sözleşmenin tapuya şerhi de yeni maliklerin sözleşmede imzalarının olmaması sebebi ile tek taraflı başvuruyla mevzuat gereği mümkün olamadığını, bu sebeple ancak dava yoluyla sözleşmenin tapuya şerhi mümkün olabileceğinden müvekkillerinin bu davayı açmakta hukuki yararlarının bulunduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılması için istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Davalı vekili ön sözleşmenin 2 maddesinde davacının taşınmazın kiralanmasında hak sahibi olduğunu ve kira süresi boyunca davalının kullanımına sunmak konusunda yetkin olduğunu beyan ve taahhüt ettiğini, yine 9. madde ile de bu sürede taşınma, başkasına kiralamama, devretmeme ve satmamayı taahhüt ettiğini, ancak kira konusu taşınmazın bir kısmının maliki olmadığı gibi, diğer bir kısmının tapu kayıtlarında ise satışa hazır şerhi, haciz şerhi ve ipotek tesis edildiğinin öğrenildiğini, bu nedenle ön sözleşmenin feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptal ve Tescil-Tazminat-Aile Konutu Şerhi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, tapu iptali-tescil ve tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ipoteğin kaldırılmasına ilişkin talebin ıslah yoluyla tapu iptal-tescil olmadığı takdirde tazminata dönüştürülmesine ve dava konusu taşınmazın cebri icra yoluyla davalı bankaya satılmış bulunduğunun anlışlmasına göre, sonucu itibarıyla doğru olan kararın ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla...
nin arsa sahipleri tarafından açılan dava sonucunda Şile Asliye Hukuk Mahkemesince 2019/163 E. 2020/381 K.sayılı kararı ile feshedilmiş ise de karar henüz kesinleşmeden davalı arsa sahipleri ile diğer davalı yükleniciler arasında 27/07/2022 tarihli yeni bir ... imzalandığını belirterek davalılar arasında imzalanan sözleşmenin iptali ile müspet zarar talebinde bulunmuş, tedbir olarak da taşınmaz tapu kaydına davalıdır şerhi konulması ve 3.kişileri devrinin önlenmesi bakımından teminatsız ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiş; davalılar ise cevabında, davacının iptalini talep ettiği sözleşmede taraf olmadığından dava açmasında hukuki yararı bulunmadığını, davacının sözleşmedeki edimlerini yerine getirmemiş olması nedeniyle sözleşmenin Şile Asliye Hukuk Mahkemesince feshedildiğini savunarak davanın ve tedbir taleplerinin reddini istemişlerdir....
Tapu Kanununun 26 maddesinde; “..Noterlik Kanununun 44.maddesinin (B) bendi mucibince noterler tarafından tanzim edilen taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri de taraflardan biri isterse taşınmaz siciline şerh verilir. Şerhten itibaren beş yıl içinde satış yapılmaz veya irtifak hakkı tesis ve tapuya tescil edilmezse işbu şerh tapu sicil müdürü veya memuru tarafından re’sen terkin olunur” hükmü bulunmaktadır. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin tapu kütüğüne şerhi için özel bir şerh sözleşmesi yapılması veya satış vaadi sözleşmesinde “sözleşmenin tapuya şerh edileceğine” dair bir hükme yer verilmesi gerekmez. 2644 Sayılı Tapu Kanununun 26. maddesine göre biçimine uygun düzenlenmiş sözleşmenin Tapu Sicil Müdürlüğü’ne ibrazı ve taraflardan birinin yazılı istemi yeterlidir. Demek oluyor ki, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin hükmen tapuya şerhine ilişkin dava açmak gerekmez....
Türk Medeni Kanununun 1009. maddesi düzenlemesi ile de tapu kütüğüne şerh edilebilecek kişisel haklar arasında kira sözleşmesinden kaynaklanan kiracılık hakkı da sayılmıştır. Taraflar arasındaki 05.02.1986 tarihli kira sözleşmesinin (H) bendinde sözleşmenin tapuya şerh verileceğine ilişkin düzenleme getirilmiştir. Davacı da bu hükme dayanarak tapuya sözleşmenin (B) bendinde kendisine tanınan temdit hakkını kullanarak sözleşmenin yeniden 10 yıl süre ile tapuya şerhini istediğine göre mahkemece işin esasına girilerek taraf delilleri toplandıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken yazılı nedenlerle görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 02.07.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
nın temsil yetkisinin öncelikle tedbiren durdurulması, müdürlükten azli, şirket müdürü olarak şirket adına yapmış olduğu şirketin tarafı olduğu kira sözleşmesinin feshi işleminin ve sözleşmenin tapu sicilindeki şerhinin kaldırılması işlemlerinin geçersizliğinin tespiti veya iptali, sözleşmenin yeniden tapu siciline şerhi, diğer davalılar ... ve ...’nın diğer davalı...Şti. ile yapmış oldukları kira sözleşmesinin ve bu sözleşmenin tapu siciline şerhi işleminin de geçersizliğinin tespiti veya iptali, bu taleplerin kabul görmemesi durumunda ise, davacının uğramış olduğu doğrudan ve dolaylı zararların tespiti halinde gerçek miktara yükseltmek üzere şimdilik 20.000,00-TL belirsiz alacağın faizi ile tahsili talepleri; birleşen dava ise, ...Şirketini münferiden temsile yetkili olan şirket müdürü davalının öncelikle temsil yetkisinin tedbiren durdurulması, yargılama sonunda ise temsil yetkisinin kaldırılması talepleri istemine ilişkin olup, ayrıca dosya içerisinde Yargıtay 11....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili yüklenici ile davalı arsa sahibi ... arasındaki ....06.2011 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile davalı adına kayıtlı taşınmazda bina yapılması konusunda anlaşma sağlandığını, müvekkilinin edimlerini yerine getirirken taşınmaz üzerinde belediyenin ipoteği ile çok sayıda haciz şerhi olduğunu fark ettiğini, müvekkilinin girişimi sonucu belediyenin taşınmazdaki ipoteği kaldırdığını, ancak ipotek şerhi kalkar kalkmaz arsa sahibi davalının sözleşmeyi feshederek taşınmazı muvazaalı bir şekilde diğer davalıya devrettiğini ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, sözleşmenin ifasına devam edilmesi yönünde yetki verilmesine ve bu taleplerin kabul edilmediği takdirde haklı bir sebep yokken sözleşmenin fesh edilmesi sebebiyle davacının kazanç kaybı nedeniyle uğradığı zararın şimdilik ....000 TL tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, aile konutu şerhi konulması istemine ilişkindir. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığı'nın 2014/4 sayılı aile konutu genelgesinin 4.maddesinin e bendinde TMK'da üçüncü kişilere ait taşınmaz mal üzerine aile konutu şerhi işlenmemesi gerektiğinin düzenlendiği, davaya konu taşınmazın Başbakanlık İdaresi adına kayıtlı olduğu, davalı ile Başbakanlık İdaresi arasındaki sözleşme içeriğine göre davalının eve ilişkin borç ödemesinin henüz bitmediğini, devrin borcun bitimi akabinde gerçekleşeceğinin, davalı tarafından süresi içerisinde borcun ifa edilmemesi halinde sözleşmenin feshinin düzenlendiğinin, niteliği itibariyle Toki'ye ait taşınmazın aile konutu niteliğinde olup, üçüncü bir kişiye devri ve satışının yasal olarak engellendiği anlaşılmaktadır....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, yüklenici temlikine dayalı tapu iptal ve tescil terditli olarak sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir....