Personel Dayanışma ve Yardımlaşma Vakfına 27/11/1995 başlangıç tarihli, işletme sözleşmesi ile kiraladığını, sözleşmenin bitim tarihinin 15/08/2012 olarak belirlendiğini ancak davalı şirket ile kurum arasında kira ilişkisi kurulmadığını, kurum ile Vakıf arasındaki işletme sözleşmesinde alt kiraya verme konusunda bir hüküm yeralmadığını, alt kira ilişkisi ilk kira sözleşmesi ayakta kaldığı sürece geçerli olduğunu, 27/01/2012 tarihli ihtarname ile dava dışı Vakfa 15/08/2012 tarihi itibariyle taşınmazın teslim edilmesi ve sözleşmenin yenilenmeyeceği bildirilirken 27/11/2012 tarihli ihtarname ile de davalı şirketten tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde taşınmazın tahliyesinin istenildiğini, sözleşmenin sona erdiğinin bildirilmesinden itibaren davalının çekişmeli taşınmazda fuzuli şagil olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 12/11/2012 tarihinden tahliye tarihine dek işleyecek ecrimisil bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-ECRİMİSİL Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraf vekillerince yasal süre içerisinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 12.11.2013 Salı günü saat 11.08'de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ...'nın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi Dava, paydaşın diğer paydaş ve kiracısı hakkında açtığı mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunmamaktadır. Mahkemenin nitelemesi de bu yöndedir. Bu durumda uyuşmazlığın niteliğine göre, temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 10/06/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
B) Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Düziçi Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "taraflar arasında kiracılık ilişkisinin bulunduğunun açık olduğu, bu nedenle dava konusunun kiralanan taşınmazın tahliyesi ve muhdesatın kal'i davası olduğu, iş bu dava türüne bakmakla görevli mahkeme HMK.'...
Mahkemece, kayden davacılara ait kat irtifakı kurulu 47 parseldeki C2 Blok 5 nolu meskene davalının haksız yere elattığı gerekçesi ile elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, yüklenici ile yapılan sözleşmenin feshine ilişkin mahkeme kararının kesinleşme tarihi esas alınmak suretiyle ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine ilişkindir. Mahkemece, kayden davacılara ait çekişme konusu taşınmaza davalının haksız yere elattığı gerekçesi ile elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Taşınmazlara ilişkin davalarda dava değeri o taşınmazın dava tarihindeki ederi ne ise o olup, mahkemece taşınmazın dava tarihi itibariyle değeri tespit edilmeden kendisini görevli kabul ederek elatmanın önlenmesi hakkında hüküm kurmuş olması doğru değildir. Görev hususu kamu düzeni ile ilgili olup yargılamanın her safhasında nazara alınır. Açıklanan nedenlerle taşınmaz değeri belirlenmeden işin esası hakkında hüküm kurulmuş olması doğru olmadığından hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın yatırana iadesine, 3.7.2007 gününde oybirliği ile karar verildi....
Noterliğinin 29.05.1996 tarihli arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesi ve 13.07.1998 tarihli Ek Sözleşme uyarınca davalı yükleniciye düşen 379 ada 1 parselde 14 no’lu bağımsız bölüm numaralı pansiyon niteliğindeki taşınmazın adi yazılı ve tarihsiz sözleşme ile davacı ...’un yükleniciden temlikine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede TMK’nın 724. maddesine dayalı temliken tescil, üçüncü kademede TMK’nın 723. maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Birleştirilen davada ise davacı arsa sahibi kooperatif, davalı ... aleyhine elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteminde bulunmuştur. Mahkemece; asıl davada TMK’nın 724. maddesi şartlarının gerçekleştiği gerekçesi ile tapu iptali ve tescil isteminin kabulü ile 14 no’lu taşınmazın davalı kooperatif adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, davacının davalı ... Ltd. Şti. aleyhine açmış olduğu davanın reddine, birleştirilen elatmanın önlenmesi ve ecrimsil davasının da reddine karar verilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davacının her ne kadar belirsiz alacak davası olarak dava ikame etmişse de ecrimisil bedeli için 1,00 TL bedel belirlendiğini, belirsiz alacak davası ikamesinde belirlenebilen asgari tutarın belirlenmesi ve bunun üzerinden harç yatırılması gerektiğini, davanın bu şekli ile usul ve yasalara aykırı olup usulden reddi gerektiğini, müvekkil firmanın 22.07.2014 imza tarihli kira sözleşmesi ile 5 yıl süre ile yapıldığını, davalı tarafından gönderildiği belirtilen sözleşmenin feshine ilişkin ihtarnamenin müvekkil şirket kayıtlarında bulunamadığını, müvekkil şirketin davaya konu taşınmazı davacı ile imzalanan kira sözleşmesi kapsamında kullandığını, davacı tarafından müvekkil şirkete süresi içinde herhangi bir ihtar gönderilmediğinin kabulü ile sözleşmenin aynı şartlar ve aynı süre ile uzatılmış olduğunun kabulü gerektiğini, dava konusu edilen taşınmaza ilişkin müvekkil şirket tarafından herhangi bir...
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile Davanın sözleşmenin feshi ve konutun tahliyesi yönünden kabulüne, diğere talepler yönünden bu taleplerinin atiye bırakılması nedeniyle bu talepler hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile sözleşmeye uygun olarak kendi üzerine düşen edimleri ifa etmesine rağmen davalının ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği iddiası ile sözleşmenin feshi ile taşınmazın tahliyesine karar verilmesinin yanı sıra ecr-i misl,sebepsiz zenginleşme ve sözleşmeye dayalı zarar tazmini talebiyle eldeki davayı açmıştır.davacı taraf, yargılama devam ederken sözleşmenin feshi ile taşınmazın tahliyesi dışındaki talepleri yönünden davayı atiye bıraktığına dair dilekçe sunmuş, duruşmada da aynı talebini yenilemiştir. Bilindiği gibi HMK'nın 123. maddesine göre davanın geri alınabilmesi için davalının açık muvafakatına ihtiyaç vardır....
Olayımızda, kiralanan taşınmazın tahliyesi ve kira sözleşmesi kapsamı dışında bırakılan taşınmaza el atmanın önlenmesi istenmiştir. El atmanın önlenmesi davasının tahliye davası ile birlikte görülebilmesi için el atmanın önlenmesi istenilen taşınmazın dava tarihi itibariyle değerinin Sulh Hukuk Mahkemesinin görevini aşmaması gerekir.Mahkemece, elatmanın önlenmesi istenilen 61/64 payın dava tarihi itibariyle değerinin Sulh hukuk Mahkemesinin görev sınırını aşması nedeniyle tahliye davasından tefrik edilip genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi, 3/64 pay sahibi olan paydaşın kendi payını kiralamasında bir usulsüzlük bulunmadığından iktisap ve ihtiyaç nedenine dayalı tahliye davası yönünden yargılamaya devamla işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....