WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanı kısmen kabulüne, davacının sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebinin reddine, maddi tazminat talebinin kabulü ile 10.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile davalıdan satın aldığı dairenin ayıplı ve tapuda depo vasfında olduğunu ileri sürerek daire için ödediği bedelin davalıdan tahsili ile maddi ve manevi zararlarının tazminini istemiştir....

    Davacı dava dilekçesinde ayıplı malların satıcıya iadesi ile ödediği bedelin istirdadını istemiştir. Bu durumda davacının açıkça sözleşmeden döndüğü ve sözleşmenin feshini talep ettiği kuşkusuzdur. 4077 sayılı yasanın 4.maddesine göre tüketici, ayıplı mal teslimi halinde bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Her ne kadar yasada “ Tüketicinin sözleşmeyi sona erdirmesi, durumun gereği olarak haklı görülemiyorsa, bedelden indirim ile yetinilir.” Hükmü mevcut ise de somut olayda dava konusu edilen satıma konu eşya mobilya olup her zaman göz önünde bulunan ve umulan faydadan ziyade estetik amaçlı olarak kullanılması hedeflenen bir mal olduğundan tüketicinin ayıplı eşyanın görüntüsüne katlanmasını beklemek doğru değildir....

      Mahkemece, sözleşmenin davacı açısından geçersiz olduğu benimsenerek, ödenen aidatlar bedelinin davalıdan tahsiline, tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2012/5051-14916 2-Davacı, tatil hakkının kullandırılmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile birlikte ödediği aidat bedelleri, sözleşme bedeli ve kira tazminatının tahsili için eldeki davayı açmıştır. Mahkemece sözleşmenin feshine karar verildiğine göre, davacının ödediği sözleşme bedelinin de iadesi gerekir. Kaldı ki, mahkemece de gerekçeli kararda fesih koşullarının oluştuğu ve herkesin verdiğini geri almakta haklı olduğu açıklanmıştır....

        Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedeli iadesi istemi ile eldeki dava açmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dava konusu otomobilin sol ön kapısının boyanmış olması nedeniyle dava konusu araçta 1.250,00.-TL değer kaybı oluştuğu mütalaa edilmiştir. Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; yalnızca lokal bir bölgede yer alan boyama işleminin sözleşmenin feshi ile araç için ödenmiş olan bedelin iadesini gerektirip gerekmediği husunda yanılgıya düşülmüştür. 6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....

          Sözleşmenin feshinden sonra belirtilen tarihli yazılarla, davalı şirketin “Golda” markalı teneke kutulara yağ dolumu yapılarak davacı tarafından kendi adına pazarlaması suretiyle stokların eritilmesi istenmiştir. Davalının, davacıya yaptığı bu bildirime karşın, davacı tarafından davalıya cevap verilmeden, 03.09.2003 tarihli ve ... 1. Noterliği aracılığıyla, faturaları ekli olduğu halde, gönderilen ihtarnamesi ile 12.02.2002 tarihli sözleşme uyarınca, davalı adına yaptırılan muhtelif koli, etiket ve teneke ambalajlarının sözleşmenin feshi sonucu elinde kaldığını ve bunların bedeli olan 105.319.670.440 TL'nin ödenmesini davalı şirkete bildirmiştir. 12.02.2002 tarihli sözleşmede ... bedeli yazılı olmadığı gibi; ... bedelinin tutarında da yanlar arasında uyuşmazlık vardır....

            "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, sözleşmenin feshi, iş bedeli olarak verilen senetlerin iptâli ve ödenen iş bedelinin iadesi istemiyle açılmış, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı iş sahibi, davalı yüklenici şirkete işin yapılmaması konusunda bir talimat vermemiştir. Davalı yüklenici şirketin sözleşme gereği edimini yerine getirmemesi üzerine, davalı yüklenici şirketi işin yapılması konusunda uyarmıştır. Davalı yüklenici şirket bu uyarıya rağmen işin yapılmasına başlamamıştır. Davacı iş sahibi sözleşme gereği iş bedelini ödemek suretiyle edimini yerine getirmiştir....

              İlk Derece Mahkemesince; "Sözleşmenin feshi ve sözleşme nedeniyle ödenen bedelin iadesi yönünden davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla karar verilmesine yer olmadığına, maddi tazminat talebi yönünden ispatlanamayan davanın reddine," karar verilmiştir. Karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

              KARAR Davacı, davalıya ait spor tesislerini kullanmak üzere 11.11.2000 tarihli üyelik sözleşmesi imzaladığını, 1500 dolar depozito ile her yıl 500 dolar aidat ödemesi yaptığını, 23.7.2004 tarihinde tesise alınmadığını, ancak sözleşmenin feshi koşulları oluşmadığından sözleşmenin devamına, aksi halde depozito ve aidat bedeli toplamından şimdilik 1000 TL. ile 5.000 TL. manevi tazminatın yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının alkolün etkisiyle rahatsız edici davranışlarda bulunduğundan, klüp çalışanlarına hakaret ve küfür ettiğinden sözleşmenin 6. maddesine göre sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini, bu nedenle bir bedel istenemeyeceğini savunarak, davanın reddini dilemiştir....

                -TL bedel karşılığında davalıdan satın aldığını, müvekkilinin 2013 yılının Nisan aylarında bu daireyi satmak istediğini, kendilerine satılan dairelerin 130 m² olduğu belirtilmiş ise de dairenin aslında 57 m² olduğunu öğrendiğini, müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını bildirerek ayıplı ev satışı nedeniyle sözleşmenin feshi ve ödenen bedelinin iadesi ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir. HSYK genel kurulunun 19/03/2014 tarih ve 129 sayılı kararı ile ... Tüketici Mahkemelerinin yargı alanı ... Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi ile aynı olarak belirlenmiştir. Buna göre; ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... ilçelerinin ... Tüketici Mahkemelerinin yetki alanında bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, ... Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ......

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, yanlar arasında imzalanan sözleşmenin feshi nedeniyle davalıya verilen teminat mektubunun ve masraflarının iadesi, 2.000.000.000 TL maddi ve 2.000.000.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili, birleşen dava ise, sözleşmenin haklı feshi nedeniyle işin başkasına ihale edilmesi nedeniyle oluşan bedel farkının ve davalıya ödenen avansın iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen kararın Dairemizce bozulmasından sonra bozmaya uyan mahkemece her iki davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince...

                    UYAP Entegrasyonu