Cevapla birlikte açılan karşı dava ise: ayıplı imalât sebebiyle sözleşmenin feshi ve ayıplı malın yükleniciye iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece asıl davanın kabulüne karar verilmiş, karşı dava hakkında hüküm kurulmamış, verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı iş sahibi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davalı, cevap ve karşı dava dilekçesinde, sözleşme konusu eserin ayıplı yapıldığını, kullanılamaz durumda bulunduğunu, sözleşmenin feshi ile ayıplı malın yükleniciye iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Ayıp, eserde sözleşme ve eklerine, fen ve tekniği ile iş sahibinin ondan beklediği amaca uygun bazı vasıfların bulunmaması ya da olmaması gereken bozuklukların bulunmasıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, satış sözleşmesine konu malın ayıplı olduğu iddiasına dayalı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile davalı tarafça tahsil edilen servis ücreti ile parça bedellerinin iadesi talebine ilişkindir. Mahkemece, satım sözleşmesine konu malın gizli ayıplı olduğu, ayıp ihbarının süresinde yapıldığı, birden fazla kez arızalanan maldan elde edilmesi beklenen faydanın elde edilememiş olduğu gerekçesiyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile onarım bedeli olarak ödendiği tespit edilen bedelin iadesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermiştir....
Dava, araç satış sözleşmesi nedeni ile ayıplı maldan kaynaklı sözleşmenin feshi ile ödenen bedelin iadesi talebine ilişkindir. Davacının davalı firmadan 49.867,80 TL bedelle Hyundai İ20 2016 model aracı 24/05/2016 tarihinde sıfır olarak satın aldığı, 17/11/2016 tarihinde davacının davalıya ihtarname göndererek aracın tavanındaki lekeler ve boya kalınlığının yüksek olması, kaputta sökülme ve lokal boya olması nedeni ile ödediği bedelin iadesini talep ettiği anlaşılmıştır....
Binaenaleyh davacı şirketin davasını, -----maddeleri nazarında açıkça ispat ettiği anlaşılmakla davanın kabulü ile, taraflar arasında akdedilen ----bedelli satış sözleşmenin feshi ile davacı yedinde bulunan satış/faturaya konu ayıplı ---------aynı anda ifa kuralı gereğince ayıplı malın fiilen davalıya iadesi/teslimi tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. ----- Maddesi gereğince tamamen davalı taraf sorumlu tutulmuştur. Ayrıca ------ gözetilerek dava öncesi ---- bütçesinden ödenen arabuluculuk ücretinin de yargılama gideri kapsamında davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına da karar verilmek suretiyle 6100 Sayılı HMK'nın 26, 297/2 maddeleri gereğince aşağıdaki şekilde hüküm ihdas edilmiştir....
kusur atfedilemeyeceği birlikte değerlendirildiğinde davaya konu cep telefonun ayıplı mal niteliğinde olduğunu, davacının dosyaya yansıyan gerçek iradesinin en başından bu yana sözleşmenin feshi seçimlik hakkının kullanımı olduğu anlaşılmakla, şartları oluşan davanın kabulü ile sözleşmenin feshine karar verilmesi gerekir iken davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
maddesi gereğince davacının menfi zararının hakim tarafından tayin edilmesi gerektiği, 20/11/2008 tarihli ek protokol sözleşmesinde belirtilen 150.000 TL'lik senedin sözleşmenin feshi ile geçersiz olduğu gerekçesiyle davacının müspet zarara ilişkin tazminat talebinin reddine, davacının menfi zarara ilişkin davasının kısmen kabulü ile 8.000 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının 150.000 TLlik teminat senedi nedeniyle davalıya bir borcu olmadığının tespitine, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile davacının elindeki 78.724,46 TL bedelli bozuk boyaların davalıya iadesine, davacının davalıya verdiği 140.000 TL bedelli senet yönünden bozuk boya bedeli olan 78.724,46 TL yönünden davalıya borcu olmadığının tespitine, davacının fazlaya dair talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1- Davalı vekilinin temyiz isteminin HUMK 434/3 maddesi gereğince çıkarılan muhtırada tamamlanması...
Davacı dava dilekçesinde ayıplı malların satıcıya iadesi ile ödediği bedelin istirdadını istemiştir.Ayrıca yatak odasının belli bir model olarak ve takım olarak satın alınması nedeniyle gardrobun iadesi halinde onunla renk ve model olarak uyum sağlayan ve takım oluşturan yatak odasının diğer parçalarının da iadesi ile ödenen bedelin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece davacının bu talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir.4077 sayılı yasanın 4.maddesine göre tüketici, ayıplı mal teslimi halinde bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....
-KARAR- Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirketten aldığı hava kompresörün ayıplı çıktığını, davalının yetkili servisinin defalarca parça değiştirip tamir etmesine rağmen kompresördeki arızanın giderilmediğini ileri sürerek akdin feshi ile davacıya ödenen 25.317.66 TL satım bedelinin ihtarname tarihinden müvekkilinin işyerinde üretimin durması nedeniyle oluşan 1.000.00 TL kâr kaybı ve 628.928.34 TL servis ücretinin dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 05.12.2008 tarihli ıslah dilekçesi ile kâr kaybı talebini 7.401.66 TL’ye yükseltmiştir. Davalı vekili, davaya konu kompresörün çalışması sırasında ortaya çıkan arızaların üretim hatasından değil, davacının kullanım hatasından kaynaklandığını,kompresörü 1,5 yıl boyunca kullanan davacının sözleşmenin feshini ve malın bedelini talep edemeyeceğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur....
in sattığı et teşhir dolabını satın aldığını, ancak dolap soğutma işlevini yerine getirmediğinden ayıplı olduğunu ileri sürerek satış sözleşmesinin feshi ve ödediği bedelin iadesini istemiştir. Davalılar duruşmaya gelmemiş ve cevap vermemişlerdir. Yerel mahkeme, bilirkişi incelemesi yaptırarak dolabın ayıplı olarak imal edildiği belirlendiğinden ve ayıplı mal satıcıya iade edildiğinden bedelin iadesi yönünde karar vermiştir. Davacı, ayıplı dolabın satıcıya iade edildiğine dair adi belge niteliğinde bir yazı sunmuş ise de, satıcı yargılamaya katılmamış ve imzanın kendisine ait olup olmadığı ispatlanamamıştır. Keza keşif esnasında dolap bilirkişice incelenmiş ancak dolabın nerede ve kimin elinde iken incelendiği belirtilmemiştir....
Tüm dosya kapsamı ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davacı ile davalı arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesi kapsamında davacı tarafından seçimi yapılıp dava dışı satıcı şirketten davacı tarafından satın alınan malın ayıplı olduğu, bu sebeple sözleşmenin feshedilerek ödenmiş olunan kira bedellerinin iadesi, bakiye kira bedellerinden de borçlu bulunmadığının tespitine yönelik davanın finansal kiralama sözleşmesinin 7-b maddesi hükmünce finansal kiralama şirketine karşı ileri sürülemeyeceği, malın ayıplı olmasından kaynaklanan uyuşmazlıklara ilişkin davanın satıcı şirkete karşı yöneltilmesi gerektiği anlaşıldığından, davanın aktif husumet nedeniyle reddine'' karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1-Müvekkilinin davalı ... A.Ş. den finansal kiralama yolu ile ... Şasi ... Motor nolu ... Marka ......