Mahkemece, davaya konu olan ürünün satın alındığı 07/04/2014 tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun ayıplı mal başlıklı 4. maddesine göre ürünün iadesiyle sözleşmeden dönme ve bedelinin tahsili taleplerinin satıcı firmadan talep edilmesi gerektiği, dava dosyasında ise ithalatçı olan firmadan talep edildiği anlaşıldığından, davanın husumet sebebiyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, eldeki dava ile ayıplı motorsikletin iadesi ile ödediği bedellerin tahsili istemine yönelik eldeki davayı açmıştır....
Tüm dosya kapsamına göre, bilirkişi raporuna göre dava konusu makinelerin üretim hatalı olduğu, davacı tarafından ayıp nedeniyle bedel iadesi istediği de dikkate alındığında, davacının sözleşmeden dönme hakkını kullandığı ve bu durumda doğan menfi zararının tazmini talep edebileceği, davacının talep ettiği makinelerin ayıplı çıkması nedeniyle çamaşır yıkama hizmetini dışarıdan alması nedeniyle ödediği bedelin sözleşme kurulmasaydı da ödeyebileceği bir bedel olduğu müspet zarar olduğu, müspet zararların sözleşmenin ayakta tutulduğu durumlarda istenebileceği dolayısıyla ödenen miktarın tazminini talep edemeyeceği kanaatiyle istinaf isteminin HMK 353/1- b-1 maddesi uyarınca reddine karar verilmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, ayıptan doğan haklardan öncelikle sözleşmeden dönme, olmazsa bedel farkından ibaret tazminatın tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne, dava konusu biçerdöverin misliyle değiştirilmesine karar verilmiş bu karar davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiştir....
indirimi veya onarım talep etmek yerine bedel iadesi talebinde bulunduğunu, bu noktada üzerinde durulması gereken en önemli hususun, Yargıtay'ın birçok içtihadında değindiği tüketicinin objektif iyi niyet kuralı olduğunu, *Her ne kadar Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun, Yargıtay kararlarında değinilen bu durum üzerinde açık bir hüküm içermemesine rağmen, uygulamada hakim olan görüş önemsiz ayıplarda, tüketicinin sözleşmeden dönme hakkını kullanamayacağı yönünde olduğunu, zira kanunun sayılan seçimlik haklardan bedel iadesine bir sınırlama getirmemiş olmasının, tüketicinin kötü niyetle hareket etmesine zemin hazırladığını, bunun da dolaylı yoldan, Türk Medeni Kanunu’nun 2....
dönme hakkının kullanılabilmesi için ayıbın önemli/büyük olması ve dönme talebinin iyiniyetli olmasının gerekli olduğunu, ayıbın önemli olması şartının gerçekleşmiş olarak kabul edilebilmesi için satılandaki ayıp sonucunda satışa konu malın değerinin veya elverişliliğinin ciddi derede azalması veya tamamen kaybolması gerektiğini, somut olayda ayıp olduğunu kabul etmemekle birlikte, olduğu iddia edilen ayıbın, değersiz olduğu gibi davacının ayıp hususunda iyi niyetli olmadığını, davacının olduğunu iddia ettiği ayıpların onarılabilecek nitelikte olduğundan sözleşmeden dönme talebinin haklı olmadığını, davacının sözleşmeden dönme iradesiyle müracaat ettiğini belirtmişse de davacının herhangi bir şekilde müvekkili şirkete ilettiği sözleşmeden dönme talebi bulunmadığını, davacının ürünü görerek, muayene ve tecrübe ederek satın almış olması nedeni ile sözleşmeden hakkı süresinin sona erdiğini, zira alıcının satılanda bir ayıp görmesi halinde bunu imkan bulur bulmaz derhal satıcıya bildirmek...
Yönetmeliğin, "Sözleşmeden Dönme" başlıklı 9. maddesi; "(1) Tüketicinin ön ödemeli konut satışında sözleşme tarihinden itibaren, bu Yönetmeliğin 8 inci maddesindeki hakları saklı kalmak kaydıyla, yirmi dört aya kadar herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır. (değişiklikten önceki hali; Ön ödemeli konut satışında, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır.) (2) Sözleşmeden dönme bildiriminin satıcıya noterlikler aracılığıyla yöneltilmesi yeterlidir....
Yönetmeliğin, "Sözleşmeden Dönme" başlıklı 9. maddesi; "(1) Tüketicinin ön ödemeli konut satışında sözleşme tarihinden itibaren, bu Yönetmeliğin 8 inci maddesindeki hakları saklı kalmak kaydıyla, yirmi dört aya kadar herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır. (değişiklikten önceki hali; Ön ödemeli konut satışında, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır.) (2) Sözleşmeden dönme bildiriminin satıcıya noterlikler aracılığıyla yöneltilmesi yeterlidir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/313 Esas KARAR NO : 2018/94 DAVA : Sözleşmeden Dönme ve Bedel İadesi DAVA TARİHİ : 25/04/2016 KARAR TARİHİ : 05/02/2018 Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmeden Dönme ve Bedel İadesi davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin .../.../... tarihli fatura ile ... motor, ... şasi nolu ... Marka ... model ... ... ... ... ... tipi ... ... ... plakalı dava konusu aracı 82.907,00.-TL bedelle davalılardan satın aldığını, müvekkilinin ticari işlerinde kullandığı araç için 2 yıllık garanti süresi içerisinde yetkili serviste aynı şikayetle 3 defa tamire gitmesine rağmen giderilemeyen aynı arıza (gizli ayıp) nedeniyle mağdur olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ... plakalı aracı iade/teslim etmeye hazır olduklarını da bildirerek sözleşmeden dönme haklarını kullanıp satış bedeli olan 82.907,00....
Sözleşmeden Dönme" başlıklı 45. maddesinde; "(1) Ön ödemeli konut satışında sözleşme tarihinden itibaren yirmidört aya kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 04/06/2018 NUMARASI : 2017/779 ESAS, 2018/438 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmeden Dönme ve Bedel İadesi, olmadığı takdirde KARAR : Taraflar arasındaki Sözleşmeden Dönme ve Bedel İadesi, olmadığı takdirde Misli ile değişim davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen karara karşı davacı tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Filiz Güngör tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Dava konusu 34 XX 446 plakalı Kıa marka Rıo Hatcbeck 1,4 Dızel Consept Plus 90 Bg Manuel 2016 model aracı, 18/10/2016 tarihinde 60.410,51 TL fatura bedeli...