Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, ... kullanılarak satın alınan mobilyaların ayıplı çıkması nedeniyle, sözleşmeden cayma ile ödenen satış bedelinin, davacı tüketiciye iadesine ilişkindir....

    hakları 11.m.de" (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme, c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, ç) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, ayıplı aracın misli ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, 6502 sayılı Yasanın 11/1. maddesinde, malın ayıplı olması durumunda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir....

    , tüketicinin davalı inşaat şirketine karşı sözleşmeden dönme hakkı ve bedel iadesi talebinde de bulunduğu hususunun nazara alınmadığını, halbuki davacı ile davalı Emay arasında edimler sona ermemiş olup, tapunun üzerindeki haciz ve ipoteklerin kaldırılamaması halinde sözleşmeden dönerek bedel iadesi talebi de bulunduğundan ticaret mahkemelerinin görevli olmadığını, nitekim dava bakımından davanın temelinin genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmadığını, aksine dava konusunun 6502 sayılı kanun kapsamında ayıplı mal olduğunu bir kez daha belirtmekte fayda gördüğünü, satıcı ya da sağlayıcının tüketici sözleşmesinde ki borcunu gereği gibi ifa etmemesi halinde, örneğin satılanın ayıplı olmasından doğan uyuşmazlıklar tüketici mahkemelerinde görüleceğini, açıklanan nedenlerle İstanbul Anadolu 2....

    Söz konusu ayıplı olduğu belirtilen aküler satıma konu malların teferruatı niteliğinde olup bunlarda oluştuğu belirtilen ayıpların, akülerin değiştirilmesi ile giderilmesinin mümkün olup olmadığı, ayıbın giderilmemesi halinde akü bedellerinin tespiti ile ayıp nedeniyle bedelde indirim yapılmasının gerekip gerekmediği gerekçede tartışılmamış, sözleşmeden dönme hakkının yerinde oluğu kabul edilmiştir. Yine kabule göre TBK'nın 227/1-1 bendine göre ayıp halinde alıcının seçimlik haklarından sözleşmeden dönme halinde satılanı geri vermesi gerektiği belirtilmesine rağmen ve mahkemece sözleşmeden dönme hakkı kabul edilmesine rağmen satılanın iadesine karar verilmemesi hatalı olmuştur....

      Bu tür ayıplar genelde malın yapısıyla ilgili olan ve kullanılmasıyla anlaşılan ayıplardır. 4077 sayılı TKHK’nın 4/2. maddesinde malın ayıplı olması hâlinde alıcının seçimlik haklarının nelerden ibaret olduğu belirtilmiş olup, tüketici bu durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın neden olduğu ölüm veya yaralanmaya yol açan ve kullanımdaki diğer mallarda zarara neden olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir....

        Maddesine göre davacı tüketicinin satış sözleşmesinden dönme ve ödemiş olduğu bedel iadesine haklı olduğu, aracın serviste kalması sırasında kullanılamamasından doğan maddi zararını belgeler ile ispatlamış olduğundan kabulü gerektiği ancak aracı alım sırasında uygulanan ÖTV muafiyetine dayalı talebine ilişkin olarak ÖTV indiriminin süreye ve aracın satışı sırasındaki şartlara bağlı olduğu bu kapsamda davalıların bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığı anlaşılmakla bu talebin reddi gerektiği, araçtaki gizli ayıbın üretim kaynaklı olması ve ayrıca servis işlemleri sırasında bir değişen parça kaynaklı gizli ayıpların bulunması nedeni ile ithalatçı üretici, satıcı ve servis hizmeti veren davalı tarafların birlikte ve müteselsilen sorumlu oldukları..." gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür. 6502 sayılı kanunun 11.maddesi " (1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici; a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, b) Satılanı...

        Somut olayda aracın gizli ayıplı olduğu, davacının seçimini bedel iadesi yönünden kullandığı açıktır.Yeni alınan bir araçta bu denli çok arızanın meydana gelmesinin araçtan beklenilen faydayı ve sürekli kullanımı engeller nitelikte bulunduğu, bu nedenle davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin yerinde olduğu, Mahkemece de bu ilkeler dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; davaya konu aracın gizli ayıplı olduğu ve süresinde ayıp ihbarının yapıldığı, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesinin kabul kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddî olay ve hukukî değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, bu suretle davalı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b-1 maddesi hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir....

          Somut olayda aracın gizli ayıplı olduğu, davacının seçimini bedel iadesi yönünden kullandığı açıktır.Yeni alınan bir araçta bu denli çok arızanın meydana gelmesinin araçtan beklenilen faydayı ve sürekli kullanımı engeller nitelikte bulunduğu, bu nedenle davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinin yerinde olduğu, Mahkemece de bu ilkeler dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Dairemizce yapılan değerlendirmede; davaya konu aracın gizli ayıplı olduğu ve süresinde ayıp ihbarının yapıldığı, davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunduğu, ilk derece mahkemesinin kabul kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddî olay ve hukukî değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, bu suretle davalı vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1 maddesi hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir....

          İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava; davalıdan satın alınan mobilyaların ayıplı olduğu iddiasına dayalı sözleşmenin feshi ve bedel iadesi istemine ilişkindir....

          UYAP Entegrasyonu