Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, ayıplı mal satışı iddiasına dayalı ,sözleşmeden dönülerek satış bedelinin iadesi istemlidir. Davacı vekili; davacının, davalıdan 20/02/2015 tarihinde 44.280,00 TL bedel mukabilinde balya makinesi satın aldığını, ancak makinenin sürekli arıza vermesi sebebiyle verimli kullanılamadığını, makinedeki ayıbın davalı tarafından giderilmediğini ileri sürerek dava konusu balya makinesinin davalıya iadesi ile ayıplı mal bedeli olan 44.280,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; makinedeki sorunun kullanıcıdan kaynaklı olduğunu, makinenin ayıplı satılmadığını, davacının seçimlik haklarından ücretsiz onarımı tercih ettiğini, davalı tarafından bu talebi reddedilmedikçe bedel iadesi isteyemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
Mahkemece, davaya konu olan ürünün satın alındığı 07/04/2014 tarihinde yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun ayıplı mal başlıklı 4. maddesine göre ürünün iadesiyle sözleşmeden dönme ve bedelinin tahsili taleplerinin satıcı firmadan talep edilmesi gerektiği, dava dosyasında ise ithalatçı olan firmadan talep edildiği anlaşıldığından, davanın husumet sebebiyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, eldeki dava ile ayıplı motorsikletin iadesi ile ödediği bedellerin tahsili istemine yönelik eldeki davayı açmıştır....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı mal satışı nedeniyle, sözleşmeden dönme ile bedel iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Dava konusu mobilyaların satımı ile ilgili davacı tüketici ile davalı satıcı arasında 10/05/2017 tarihli perakende satış sözleşemesine ilişkisi bulunduğu, sözleşme bedelinin 12.000,00 TL olduğu, davacı tarafından 9.000,00 TL ödeme yapıldığı, ürünlerin 28/10/2017 tarihinde teslim alındığı, ancak yatak odası ve koltuk takımının ayıplı olduğu gerekçesiyle sözleşmeden dönme talebiyle eldeki davayı davalı üreticiye karşı açtığı anlaşılmaktadır....
Formu kapsamında gecikmenin makul olup olmadığı, davacının sözleşmeden dönme de haklı olup olmadığı, bedel iadesinin yanı sıra menfi zarar niteliğindeki 750 TL tazminat ve noter giderinin istemekte haklı olup olmadığı, seçimlik hakkı kullanılırken ihtarnamede verilen 3 günlük sürenin de işin mahiyetine uygun olup olmadığı konularına ilişkin olduğu anlaşıldı. Somut olayda, ....İcra Müdürlüğünün... Esas sayılı takip dosyası, satım sözleşmesi ve sözleşmeden dönüldüğüne ilişkin davacının davalıya keşide ettiği ihtarnamenin dosya içerisinde sunulduğu görülmüştür. Davacının sözleşmeden döndüğünden bahisle ödemiş olduğu bedel, gecikmeden kaynaklı bedel, faiz ve ihtar masraflara yönelik alacağa ilişkin davalı hakkında takip başlattığı, davalı borçlunun takibe itirazı neticesinde takibin durduğu davacı alacaklının bir yıllık hak düşürücü sürede davasını açtığı, dava şartı olan ara buluculuk anlaşmazlık tutanağının dosyaya sunulduğu görülmüştür....
Dava, ayıplı araç satışından kaynaklı sözleşmeden dönme ve bedel iadesi isteğine ilişkindir....
Dosya kapsamından, davacının daha evvel Burdur İcra Dairesi'nin 2010/3108 sayılı dosyası ile ilgili taşınmaz vaadinin yerine getirilmemesi nedeniyle ödediği 10.000TL'nin iadesi amacıyla icra takibi başlattığı, itiraz üzerine görülen .... ...2010/151E. sayılı itirazın iptali davası sonucunda ise davanın kabulüne karar verildiği, davacının bu şekilde ilgili satış vaadi sözleşmesi gereğince ödediği bedeli tahsil ettiği, davacının işbu davadaki talebinde de mahsup isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde, davacı daha önceki bedel iadesi talebiyle sözleşmeden dönme iradesini göstermiş ve seçimlik hakkını bedel iadesinden yana kullanmış olduğundan, artık aynı sözleşmeye dayanarak rayiç bedel isteminde bulunamaz. Mahkemece, bu yön gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
Yönetmeliğin, "Sözleşmeden Dönme" başlıklı 9. maddesi; "(1) Tüketicinin ön ödemeli konut satışında sözleşme tarihinden itibaren, bu Yönetmeliğin 8 inci maddesindeki hakları saklı kalmak kaydıyla, yirmi dört aya kadar herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır. (değişiklikten önceki hali; Ön ödemeli konut satışında, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır.) (2) Sözleşmeden dönme bildiriminin satıcıya noterlikler aracılığıyla yöneltilmesi yeterlidir....
Yönetmeliğin, "Sözleşmeden Dönme" başlıklı 9. maddesi; "(1) Tüketicinin ön ödemeli konut satışında sözleşme tarihinden itibaren, bu Yönetmeliğin 8 inci maddesindeki hakları saklı kalmak kaydıyla, yirmi dört aya kadar herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır. (değişiklikten önceki hali; Ön ödemeli konut satışında, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır.) (2) Sözleşmeden dönme bildiriminin satıcıya noterlikler aracılığıyla yöneltilmesi yeterlidir....
Davacı tüketicinin sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunma hakkı olduğu anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmakla, oy birliği ile aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir....
Ancak, davacı tüketici seçimlik haklarından olan sözleşmeden dönerek bedel iadesi talebiyle davaya açmış olduğundan ve yargılama sırasında ayıp giderildiğinden dava konusuz kaldıktan sonra davacının 08/09/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile seçimlik hakkını değiştirerek ayıp oranında bedelde indirim talep etmesi de mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle; mahkemece davacının "sözleşmeden dönülerek bedel iadesine ilişkin talebi yönünden dava konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerekmektedir....