Dava konusu olayda, davacı 15.09.2003 tarihinde satın almış olduğu aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, tercih hakkını öncelikle aracın yenisi ile değiştirilmesi, olmadığı takdirde bedel iadesi olarak kullanmışsa da, daha sonra 06.11.2008 tarihli celsede alınan beyanı ile araç bedelinin ödetilmesini istemiştir. Davacının, dava dilekçesinde ve az yukarıda belirtilen, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 4. maddesinde kendisine tanınan seçimlik haklardan olan "bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme" seçeneğini tercih etmiş olmasına göre, davacının bu talebi dikkate alınarak, araç bedeli olan 25.262,86-YTL’nin ödetilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde aracın ayıpsız yeni misli ile değiştirilmesine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ......
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, faizin satış tarihinden itibaren başlatılmasının doğru olmadığını, birlikte ifa kuralı uyarınca faizin başlangıç tarihinin aracın iadesi tarihi olması gerektiğini, henüz aracın müvekkiline iade edilmediğini, alınan bilirkişi raporunun karar vermeye elverişli olmadığını, davacının aracı düşük bedelle satın aldığını, aracı satın alırken ağır hasarlı olduğunu bildiğini, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinde yapılan sorgulamada da araçtaki tüm hasar kayıtlarının ortaya çıktığını, tamir faturalarının gerçeği yansıtmadığını, fahiş olduğunu belirterek, istinaf taleplerinin kabulü ile kararın ortadan kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, ayıplı araç nedeni ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir....
Ne varki davacı bedel iadesi, olmadığında değiştirme talebinde bulunmuştur. Davacıdan talebini bedel iadesi veya değiştirme taleplerinden birisine hasretmesi istenerek tercih ettiği hak yönünde davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 5.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Eser sözleşmesinin geriye etkili şekilde feshedilmesi (sözleşmeden dönme) halinde sözleşme hiç yapılmamış gibi başa dönülür. Bu durumda taraflar sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre aldıklarını geri vermekle yükümlüdürler. (TBK'nın 77 ve 125/Ⅲ) Ayrıca eser sözleşmesinde yüklenici işin teslimi ile bedele hak kazandığından, bundan önce yükleniciye yapılan ödemeler veya kat karşılığı eser sözleşmesinde olduğu gibi devri yapılan paylar avans niteliğindedir. Sözleşmenin geriye etkili olacak şekilde feshedilmesi başka bir anlatımla sözleşmeden dönülmesi halinde kural olarak ve öncelikle bu avansların yine kural olarak aynen iade edilmesi gerekir. Bunun için sözleşmenin feshinde kimin haksız olduğunun bir önemi yoktur. Sözleşmenin haksız yere feshedilmiş olması halinde buna bağlı sonuçlar kanunla veye içtihatlarla kabul edilmiş olup bunlar kusur ve zarar incelemesi gerektiren hususlardan olup avans ödemelerinin bu kapsama girmeyeceği açıktır....
Tüketici Mahkemesinin 16/03/2017 günlü 2015/1786 Esas - 2017/240 Karar sayılı kararının kaldırılmasına davanın kısmen kabulü ile ayıplı aracın davalıya iadesine, fatura bedelinden 5.000,00 TL değer kaybının mahsubu ile 55.090,64 TL'nin teslim tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, malın ayıplı olmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebine ilişkindir....
İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ : Davalı vekili tarafından 17/10/2020 tarihinde sunulan istinaf başvuru dilekçesi ile; davacının, satışa konu ürünlerin teslim alınmasından 8 ay sonra dava açtığını, ayıpların kullanım hatasından kaynaklandığını, bilirkişi raporunun yetersiz olduğunu ve bilirkişi raporuna yönelik itirazlarının mahkemece değerlendirilmediğini belirterek; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:HMK'nun 355. Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 11.maddesi uyarınca ayıplı mal satışı nedeniyle sözleşmeden dönülerek bedel iadesi istemlidir....
Mahkemece, tüketicinin onarım hakkını kullandığı ve araçtaki arızanın giderildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir. 4077 sayılı yasanın 4. maddesi gereğince ayıplı bir malın teslimi halinde tüketici bedel iadesi de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme hakkına sahiptir. Aynı yasanın 13. maddesi tüketici onarım hakkını kullanmışsa ... süresi içinde sık sık arızalanma nedeniyle maldan yararlanamama süreklilik arzetmesi halinde 4. maddede yer alan değer seçimlik hakların kullanılabileceği düzenlemesini getirmiştir. ......
ayıp olduğu ve bundan dolayı dava konusu ürünün --- satıcının ve alıcının üründeki bu ayıplı durumu satış anında bilmiyor olması ve fatura tarihinden itibaren 2 ay sonrasında serviste tespiti ile ortaya çıkması nedeniyle ayıbın niteliğin gizli ayıp olduğu, sözleşmeden dönme ve dava konusu telefonun satım bedelinin iadesinin talep edilip edilemeyeceği konusunda uzmanlık alanımda olmaması nedeniyle değerlendirme yapılamadığına dair kanaatini bildirir rapor tanzim edilmiş olduğu görülmüştür....
Mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına ve özellikle buzdolabının kapaklarının gizli ayıplı olduğunun tespit edilmesine, davacının TBK 227/1.maddesinde alıcıya tanınan sözleşmeden dönme ve satış bedelinin iadesi talebinin dosya kapsamına uygun olmasına, rayiç bedel talebinin yerinde olmamasına göre taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir....
Satılan araçta olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunduğu, teslim tarihinden iki gün sonra arıza nedeniyle yetkili servise yapılan başvuru ile ayıbın bildirildiğinin kabulü gerektiği, sözleşmeden dönme talebinin uygun ve yerinde olduğu anlaşılmakla sözleşmeden dönme nedeniyle aracın iadesi şartıyla ödenen bedelin tahsiline karar verilmiştir. Tüm bu nedenlerle sonuçta aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi ve ayrıntısı açıklanan nedenlerle; 1-Davanın kısmen kabulüyle ......