Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu haliyle davalı vekilinin kullanım hatasına dayalı itirazları yerinde görülmemiştir.Davacının ayıba karşı tekeffül hükümleri çerçevesinde seçimlik haklarından dönme hakkını kullanmış olup dava konusu makinenin ayıplı olduğu yeni makineden beklenen faydayı doğurmadığı hakkaniyete uygun davalı ifasının bulunmadığı, eşyadan beklenen faydanın temin edilemediğinin anlaşılmasına göre davacının sözleşmeden dönme hakkını kullanması yerinde olacağı göz önüne alındığında makinenin ayıplı olması nedeniyle davacının TBK 227.maddesinde belirtilen dönme hakkını kullanmasının yerinde olacağı kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Sözleşmeden dönme akabinde bir nevi geriye etkili fesih meydana gelmekle sözleşme taraflarının aldıklarını geri vereceği göz önüne alınarak davacıya bedelin iadesi; davalıya ise malın iadesine karar verilmiştir....

    Kanunun “Ayıplı Mal” başlıklı 4 üncü maddesinde, ayıplı mal tanımlanmış ve tüketicinin, malın teslimi tarihinden itibaren otuz gün içerisinde ayıbı satıcıya bildirmekle yükümlü bulunduğu, böyle bir durumda, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme gibi seçimlik haklarının bulunduğu, imalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi verenin ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumlu olacağı, 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğunun teslim tarihinden itibaren 1 yıl süre ve kullandırdığı kredi miktarı ile sınırlı olacağı, ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunların müteselsilen sorumlu addedileceği, bu madde ile ayıba karşı sorumlu tutulanların...

      Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. 6502 sayılı yasa 11/3. maddesinde “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.” düzenlemesi mevcuttur....

      Maddesi gereğince seçim hakkını kullanarak öncelikle malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi bunun mümkün olmadığı durumda sözleşmeden dönme hakkını kullanarak ayıplı malın satış bedeli olan 80.481,50 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte iadesini dava ve talep etmiştir....

      (tbk m.223, f.2)satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme....

      Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Ne var ki, tüketici bu hakkını kullanırken objektif iyiniyet kuralları içerisinde hareket etmek zorundadır. 6502 sayılı Yasa 11/3. maddesinde “Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır.” düzenlemesi mevcuttur....

      Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir." İstikrar kazanmış Yargıtay uygulamasında; ayıplı mal satışlarında ayıbın önemi, mahiyeti de gözetilerek hakkaniyetin gerektirdiği durumlarda sözleşmeden dönme veya ayıpsız misliyle değişim yerine mahkemenin ayıp oranında indirim bedeline veya ücretsiz onarıma resen hükmedebileceği kabul edilmektedir. Ayıp oranında indirim bedelinin ise nispi metoda uygun olarak bilirkişilere hesaplattırılması gerekir....

      Üretici veya ithalatçı, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulmaz. (3) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması hâlinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır. (4) Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarından birinin seçilmesi durumunda bu talebin satıcıya, üreticiye veya ithalatçıya yöneltilmesinden itibaren azami otuz iş günü, konut ve tatil amaçlı taşınmazlarda ise altmış iş günü içinde yerine getirilmesi zorunludur....

      Dava konusu aracın halen yetkili serviste olduğu gibi davacıya teslim edildiğinin ileri sürülmediği, davalılara keşide edilen ihtarname ve eldeki dava gözetildiğinde, davacının seçimlik hakkını sözleşmeden dönme ve aracın misliyle değişimi olmadığı takdirde bedelinin ödenmesinden yana kullandığının kabulü gerekir. Davaya konu araçta üretimden kaynaklı ayıp nedeniyle motorun tamamen yenisi ile değiştirilmesini gerektirecek nitelikte arıza meydana geldiği sabit olup, davacıdan motorun değiştirilerek aracın kullanılması beklenemez. Somut olayın özelliği ve arızanın bu niteliği gözetildiğinde, davacının, ayıplı aracın misliyle değiştirilmesi yönündeki talebi yerindedir. Dava konusu araca ait fatura örneğine göre, davacının aracı davalı bayii Arkas Otomotiv San.AŞ'den satın almıştır. Eş söyleyişle araç satım akdi davacı ile davalı bayii arasında gerçekleşmiştir....

        Bu nedenle 6502 sayılı Yasa'nın 8/2 maddesi kapsamında aracın ayıplı olduğunu ve sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ya da misliyle değişim şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle mahkemece yazılı şekilde verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Davacı istinaf talebinde haklı değildir. Bu değerlendirmeler doğrultusunda, tüm dosya kapsamında toplanan delillere göre; davacının istinaf başvurusunun HMK m.353/1- b-1 uyarınca oybirliğiyle esastan reddine karar verilmesi sonuç ve kanaatine varılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        UYAP Entegrasyonu