WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 09/10/2018 NUMARASI : 2017/261 ESAS, 2018/611 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Suç İşleme Ve Haysiyetsiz Hayat Sürme Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı-karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-karşı davalı vekilinin dava dilekçesini özetle; tarafların 1985 tarihinde evlendiklerini, davalının evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediğini, bir çok kez 3. kişilerle birlikte olduğunu, sadakat yükümlülüklerine aykırı davrandığını, müvekkilinin davalının 3. kişilerle duygusal yakınlık ve cinsel birliktelik yaşadığını Düzce 2....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, tarafların 18.04.2012 tarihinde boşandıklarını, boşanma kararı ile birlikte davalı lehine aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, davalının yetim maaş almaya başladığını, davalının düzenli ve sabit bir gelire kavuştuğunu belirterek, davalı lehine hükmedilen aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, bu mümkün değil ise nafaka miktarının aylık 100,00 TL'ye indirilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davalı (erkek) vekili cevap dilekçesinde özetle, dava dilekçesindeki iddiaların doğru olmadığını, davacının hem davalıya hem de anne ve babasına ağza alınmayacak küfür ve hakaretlerde bulunduğunu, davacının boşanma hususunda samimi olmadığını, davalıya bana bir daire alırsan seninle boşanmam dediğini, davacının müsrifliğinin ailenin fakirleşmesine neden olduğunu belirterek, mahkemenin boşanmada özel sebeplerden olan haysiyetsiz hayat sürme yönünden davayı ele almasına ve delilleri bu yönde toplayıp hüküm tesisine, davacının maddi manevi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, çocuklar için hakkaniyete uygun tedbir nafakasının belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

    Somut olayda boşanma nedeniyle yoksulluğa düşen eşe aylık 450 YTL. yoksulluk nafakası verilmiş olup, davalının nafaka dışında hiçbir malvarlığı bulunmadığı gibi, daha sonra girdiği işte elde ettiği asgari ücret günün ekonomik koşulları ve paranın alım gücü değerlendirildiğinde O'nu yoksulluktan kurtarmaz. Kaldı ki davalının elde ettiği iş ve gelir her an için sona erebilecek nitelikte olup sabit ve güvenceli de değildir. Davanın reddi yerine delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/05/2010 tarih ve 2009/559 E. 2010/296 K. Sayılı kararı ile boşandıklarını; davalı lehine ayda 1.500,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini; müvekkilinin işlerinin kötüye gitmesi nedeniyle ödeme güçlüğü çektiğini, davalının çalışmaya başladığını, düzenli bir gelir elde ettiğini ileri sürerek; yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, cevap dilekçesinde; müvekkilinin düzenli bir işinin olmadığını, boşandıktan sonra nafaka borcunun ödenmemesinden dolayı çok zor durumda kaldığını ve kısa bir dönem çalıştığını, daha sonra çalışmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; dosya kapsamına ve SSK hizmet dökümüne göre; davalı kadının, boşanmadan sonra aralıklı çalışmalarının olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile; yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir....

        Davada; boşanma kararıyla davalı (kadın) lehine hükmedilen yoksulluk nafakası davalının sigortalı işe başlaması nedeniyle müşterek çocuklar için hükmedilen iştirak nafakalarının ... oldukları için her iki nafakanın kaldırılması istenilmiştir. Mahkemece; davalın (kadın) 600 TL ücretle sigortalı işte çalıştığı, müşterek çocuklar 18 yaşını doldurdukları için her iki nafakanın kaldırılmasına karar verilmiştir. Hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....

          No:2/12 Bodrum/ MUĞLA DAVANIN KONUSU : Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme Nedeniyle Boşanma BİR.DAVA TARİHİ : 10/11/2016 İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/02/2021 İSTİNAF KARARININ YAZILDIĞI TARİH : 04/02/2021 Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasının yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karar karşı taraflarca istinaf başvurusunda bulunulmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353. ve 356.maddeleri gereğince DURUŞMASIZ OLARAK ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355.maddesine göre istinaf sebepleri ile bağlı olarak dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların 2003 yılında evlendiklerini, müşterek çocuklarının olmadığını, davalının önceki evliliğinden 16 yaşında bir kızı ve 25 yaşında bir oğlu olduğu, davalının önceki evliliğinden olan kızının taraflar ile beraber yaşadığını, müvekkilinin önceki evliliğinden...

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2022 NUMARASI : 2021/237 2022/248 DAVA KONUSU : Boşanma (Suç İşleme Ve Haysiyetsiz Hayat Sürme Nedeniyle) Kişisel Eşyanın İadesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davalı vasisi tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin davalı ile evli olduklarını, 1 müşterek çocuklarının olduğunu, davalının müvekkiline karşı sürekli olarak fiziksel şiddet uyguladığını, ona hakaret ettiği, onu aşağıladığını, başlangıçta bağımsız konut temin etmeyerek kök ailesiyle yaşamaya zorunlu tuttuğunu, davalının başka kadınlarla görüştüğünü, onlarla cinsel ilişkiye girdiğini, müvekkilinin ziynetlerini rızası dışında alıp geri vermediğini, davalının pek çok suçtan hapis cezası...

          Taraf vekillerinin kabul edilen asıl ve karşı boşanma davasına yönelik istinaf başvurularının ayrı ayrı incelenmesinde;davacı-davalı vekilince dava dilekçesinde TMK'nun 161. m.si uyarınca zina nedeniyle, TMK'nun 163. m.si uyarınca haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle, TMK'nun166/1m.si uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesinin dava ve talep edildiği, ön inceleme duruşmasında boşanmaya ilişkin taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun TMK'nun 161. m.sine göre zina ve TMK'nun 166/1 m.sine göre evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası olarak belirlendiği halde kısa kararda ve gerekçeli kararda TMK'nun 161. m.si çercevesinde zina nedeniyle açılan boşanma davası nedeniyle herhangi bir olumlu-olumsuz bir karar verilmemiş ise de, bu konuda istinaf olmadığından sadece bu duruma işaret etmekle yetinmek gerekmiştir....

          Birleşen dava ise; TMK'nın 163. maddesi kapsamında " haysiyetsiz hayat sürme" nedeniyle boşanma talepli davadır....

          UYAP Entegrasyonu