Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İhtiyati tedbire itiraz eden vekili, menkullerin ipotek kapsamında olmadığını, iflasın ertelenmesi kararı nedeniyle böyle bir tedbire karar verilemeyeceğini belirterek tedbirin kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece ihtiyati tedbire itiraz reddedilmiştir. İhtiyati tedbire itiraz eden vekili kararı temyiz etmiştir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427.maddesi uyarınca mahkemece verilecek nihai kararlar temyiz edilebileceğinden , bu nitelikte olmayan ihtiyati tedbire ait mahkeme kararının temyizi mümkün olmadığından temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle ihtiyati tedbire itiraz eden vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, peşin harcın istek halinde iadesine, 30.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02.05.2012 gününde verilen dilekçe ile suya vaki elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; suya vaki elatmanın önlenmesi davanın kabulüne, suya vaki elatmanın önlenmesi isteminin reddine dair verilen 06.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 15.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      İHTİYATİ TEDBİR İSTEYEN : ... .... TALEBİN KONUSU : İhtiyati tedbire itiraz Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/12/2020 tarih ve ... sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbire itiraz eden karşı taraf Şirket tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbir isteyen vekili... sayılı kararının iptali ile ... sayı ile davalı adına tescil başvurusu yapılan ...." ibareli markanın tescili halinde hükümsüzlüğü ile sicilden terkini istemli davada, .... sayılı marka başvurusunun, yargılama sırasında 3. kişilere devrinin önlenmesi ve tescil işlemlerinin durdurulması ile markanın kullanılmasının önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir karar verilmesini talep etmiştir....

        Öğretide ve Yargıtay kararlarında kabul edildiği üzere, kanun koyucu ihtiyati tedbire ilişkin kararlara karşı başvurulabilecek kanun yollarını açıkça düzenlemiştir. HMK’nun 391. maddesinde ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı ile yüze karşı verilen tedbir kararına karşı kanun yoluna başvurulabileceğini, HMK’nun 394 üncü maddesinde ise ihtiyati tedbire itiraz üzerine verilen kararlara karşı kanun yoluna başvurulacağı düzenlenmiştir. 395. Maddesinde düzenlenen “Teminat karşılığı tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılmasına” ve 396. Maddede düzenlenen “durum ve koşulların değişmesi sebebiyle tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması”na ilişkin düzenlemede itiraz üzerine kanun yollarını düzenleyen HMK’nın 394/5 maddesine bilinçli olarak atıf yapılmamıştır. Kanun koyucunun, ihtiyati tedbire ilişkin tüm kararlara karşı kanun yolunu açma gibi bir iradesinin olmadığı HMK’nun 395 inci ve 396 ncı maddelerinin gerekçelerinden de açıkça anlaşılmaktadır. Özellikle HMK’nun 396....

        Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davanın elatmanın önlenmesi davası olduğu ve davanın derdest olduğu anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389/1. maddesinde; “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” şeklinde şartları belirtildikten sonra takip eden maddelerde bu konudaki talep, verilecek karar ve içereceği hususlar, teminat, kararın uygulanması gibi sair hususlarda yapılması gerekli usul ve prosedür açıklanmıştır. Geçici hukuki korumalardan olan ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbirin bir sebebinin mevcut olması gerekir....

        HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1184 KARAR NO : 2021/1118 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : DİVRİĞİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/04/2021 tarihli ara karar NUMARASI : 2020/129 ESAS SAYILI DERDEST DOSYA DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Suya Elatmanın Önlenmesi) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; Sivas ile Divriği ilçesi Maltepe köyünde İliç Karayoluna bitişik Kurudere mevkii 139 ada 10 nolu parsel maliki olduğunu, Maltepe köyünün çeşitli su kaynaklarının bulunduğunu ve Divriği ilçesinin su potansiyeli...

        ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/239 ESAS, (DERDEST) DAVA KONUSU : Suya Elatmanın Önlenmesi KARAR : Merzifon 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 26/11/2020 tarih, 2020/239 Esas (derdest) sayılı ara kararına karşı, davacılar vekili tarafından süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; El Atmanın Önlenmesi (Suya Elatmanın Önlenmesi) davası kapsamında suya yapılan müdahalenin önlenmesi ile kadimden beri kullanılan suya ilişkin davacıların bu sudan istifade etmeye devam etmesi yönünde tedbir kararı verilmesini talep etmiştir....

        DAVACI VEKİLLERİ : İHTİYATİ TEDBİREİTİRAZ EDEN DAVALI VEKİLİ DAVANIN KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz Taraflar arasında görülen davada Ankara 5. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen tarih ve 2022/471 E. sayılı kararın Dairemizce incelenmesi ihtiyati tedbire itiraz eden davalı tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati tedbire itiraz eden davalı vekili, 2020-M-12789 sayılıYİDK kararının iptali ile müvekkiline ait 2021/056004 sayılı ''..." ibareli markanın tescili halinde hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesi talebiyle açılan davada dava konusu markanın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi amacıyla verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi istemine ilişkin davada . Kadastro ile Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, iki köy arasında suya elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davanın 29.09.2005 tarihinde açıldığı, kaynak suyuna (genel suya) elatmanın önlenmesinin istendiği, asliye hukuk mahkemesince kadastroya başlanması ve tutanak düzenlenmesi nedeniyle görevsizlik kararı verildiği; ne var ki; kaynak suyunun bulunduğu yer hakkında kadastro tutanağının düzenlenmediği anlaşılmaktadır. 3402 Sayılı Yasanın 26 son maddesine göre kadastro mahkemesinin yetkisi taşınmaz mal hakkında kadastro tutunağı düzenlendiği günde başlar....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki suya elatmanın önlenmesi istemine ilişkin davada ... Kadastro ve Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, köyün kullandığı kaynak suyuna kepçe ile kazmak suretiyle davalının elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davanın 08.09.2005 tarihinde açıldığı, kaynak suyuna (genel suya) elatmanın önlenmesinin istendiği, asliye hukuk mahkemesince kadastroya başlanması ve tutanak düzenlenmesi nedeniyle görevsizlik kararı verildiği; ne var ki; kaynak suyunun bulunduğu yer hakkında kadastro tutanağının düzenlenmediği anlaşılmaktadır. 3402 Sayılı Yasanın 26 son maddesine göre kadastro mahkemesinin yetkisi taşınmaz mal hakkında kadastro tutunağı düzenlendiği günde başlar....

              UYAP Entegrasyonu