Dosyada toplanan bilgi ve belgelerden, özellikle ilgili Nüfus Müdürlüğünden getirtilen aile nüfus kayıt tablosu içeriğinden; Kaman Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.03.1990 gün ve 1990/36-96 sayılı kararı ile davacının babası Hasan'ın "..." olan soyadının "..." olarak değiştirildiği, bu mahkeme kararı doğrultusunda -hüküm tarihinde- ergin bulunmayan davacının soyadının da "..." olarak düzeltildiği anlaşılmaktadır. Soyadı, aile adıdır. Türk Medeni Yasasının 321. maddesi hükmü uyarınca çocuk doğduğu anda ana ve baba evli ise ailenin, evli değilse ananın soyadını taşır. Babanın soyadının değişmesi ile ailenin (bu kişinin kendisi ile birlikte eşinin ve ergin olmayan çocukların da) soyadı düzeltilir. Babanın açtığı soyadı (aile adı) değişikliğini içeren dava ile ergin olmayan çocuğun da soyadı değişmiş bulunduğundan, o çocuk ergin olduktan sonra aynı konuda (aile soyadının değiştirilmesi istemli) dava açamaz; buna 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin (b) bendi izin vermez....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 1-Davacının nüfusa kayıtlı olduğu yerin değiştirilmesi istemi yönünden; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile mahkemece davacının nüfus kütüğünde yazılı nüfusa kayıtlı olduğu yerin değiştirilmesi isteminin reddine ilişkin hükmün ONANMASINA, 2-Davacının kütükte "..." olan soyadının "..." olarak değiştirilmesi istemi yönünden ise; Davacı, dava dilekçesinde, soyadının kütükte "..." olmasına karşın "..." soyadı ile bilinip tanındığını ileri sürerek soyadının "..." olarak değiştirilmesini istemiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 27. maddesi hükmüne göre kişi, haklı nedenlere dayanarak adının bu bağlamda soyadının değiştirilmesini hakimden isteyebilir....
İlk derece mahkemesince 2525 sayılı Soyadı Kanunu'nun 3.maddesinde yer alan "Rütbe ve memuriyet, aşiret ve yabancı ırk ve millet isimleriyle umumi edeplere uygun olamayan veya iğrenç ve gülünç olan soyadları kullanılamaz." düzenleme dikkate alınarak soyadının değiştirilmesine ilişkin talebin reddine karar verilmiş ise de, alınmak istenilen Bucak soyadının sadece aşiret ismi olmadığı gibi söz konusu soyada sahip başka kişilerin de bulunduğu, dolayısıyla seçilen soyadının Soyadı Kanunu'nun 3.maddesi kapsamında bulunmadığı gibi toplum değerlerine ve yasanın buyurucu kurallarına ters düşmediği, başkalarına veya çevresine zarar vermediği, davacının yakın akrabaları ile arasında anlaşmazlıkların bulunduğunu ileri sürdüğü, davacı tanığı Ahmet Mürsi'nin beyanına göre davacının Bucak soyadı ile tanınıp bilindiği, Bu durumda davacının benimsediği soyadının nüfus kayıtlarında da yer almasını istemesinin 4721 sayılı TMK'nın 27.maddesinde öngörüldüğü şekilde haklı neden oluşturduğu dikkate alınarak...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde Ah olan soyadının ... olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, çevrede aile lakabının "..." olarak bilinmesine karşın soyadının "Ah" olarak nüfus kütüğüne kaydedildiğini, arkadaş çevresinde istenmeyen durumlarla karşılaştığını ve mağduriyetine neden olduğunu ileri sürerek "Ah" olan soyadının "..." olarak düzeltilmesini istemiş; mahkemece davanın haklı neden bulunmadığı gerekçesi ile reddine karar karar verilmiştir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 27. maddesine göre, kişi haklı nedenlerin varlığı halinde adının ve bu arada soyadının değiştirilmesini hakimden isteyebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU KAYDINDA DÜZELTİM Taraflar arasında görülen davada; Davacılardan, ... paydaşı olduğu 30 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında soyadının "Arslan" baba adının ... olarak yer aldığını gerçekte nüfus kaydında soyadının "Aslan" baba adının "Cavhar" olduğunu, davacı ... ise tapu kaydında soyadının "Arslan" baba adının ... olarak yer aldığını gerçekte nüfus kaydında soyadının "Oğuz" baba adının "Kemal" olduğunu, davacılardan Zekiye; tapu kaydında soyadının "Arslan" baba adının ... olarak yer aldığını gerçekte nüfus kaydında soyadının "Aslan" baba adının "Mehmet" olduğunu ve çekişmeli taşınmazın tapu kaydında tüm davacıların doğum tarihlerinin yanlış yazıldığını ileri sürerek, anılan taşınmazların tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının Türk vatandaşlığı yanında İsviçre vatandaşlığına sahip çifte vatandaş olduğunu, İsviçre'deki tüm kayıtlarda soyadının Danho olarak yer aldığını ve çevresinde bu soyismi ile tanındığını, bu soyisminin süryani vatandaşlar arasında sıkça kullanıldığını bildirerek "Özbakır" olan soyadının çevresinde tanındığı şekilde "Danho" olarak değiştirilmesini istemiş; mahkemece, davanın kabulü ile davacının soyadının –istem gibi- değiştirilmesine karar verilmiştir. 2525 Sayılı Soyadı Yasasının 3. ve Soyadı Tüzüğü’nün 7.maddelerinde “yabancı ırk ve ulus adları soyadı olarak kullanılamaz”, yine Tüzüğün 5.maddesinde “yeni takılan soyadları Türk dilinden alınır” hükümlerine yer verilmiş olup, davacının almak istediği soyadının anılan Yasa ve tüzüğün sözü edilen hükümlerine aykırı olduğu gözetilmeden, "Özbakır" olan soyadının...
Ancak; Davada, Bulgaristan'dan göç ederek Türk vatandaşlığını kazanan ve oradaki kayıtlarda baba adı ... ... olan davacının, nüfus kütüğüne kayıt edilirken, "Kişilerin Olayları" kısmına "..." olarak yazılan baba ad ve soyadının "... ..." olarak düzeltilmesi istenilmiş, mahkemece davacının "..." olan soyadının "..." olarak düzeltilmesine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden davacının babasının ad ve soyadının ... ... olduğu anlaşıldığına göre mahkemece istem gibi, davacının nüfus kaydının "Kişilerin Olayları" kısmında bulunan baba adının ve soyadının ... ... olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken istem aşılarak davacının soyadının düzeltilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
ın "Kurmalı" olan soyadının kısa karara "Kumral" olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde görülmüştür. 1-Sanık ... hakkında yaralama, sanık ... hakkında yaralama suçuna azmettirme suçları nedeniyle kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları oluşa, yapılan yargılamaya, toplanan delillere, gerekçe ve uygulamaya göre yerinde görülmediğinden reddiyle bu hükümlerin istem gibi ONANMASINA, 2-Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazları üzerine yapılan incelemede; Hükümden sonra 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 Sayılı Kanunun 562. maddesinin 1. fıkrası uyarınca, CMK'nun 231/5, 14. madde ve fıkralarında öngörülen, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasında ceza sınırının 2 yıla çıkartılması ile soruşturma ve kovuşturması şikayete bağlı suç olma şartının kaldırılması kuralları gereğince, bu hususların mahalli mahkemece birlikte değerlendirilmesi lüzumu, Bozmayı gerektirmiş...
Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Evlilik Soyadının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Gerekçeli karar davalı ........’e doğrudan mernis adresinde Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebliğ edilmiştir. Adres kayıt sisteminde bulunan adresin bilinen en son adres olarak kabul edilebilmesi için bilinen en son adrese tebligat yapılamamış olması veya bu adresin tebliğe elverişli olmaması halinde mümkündür. Bilinen en son adresin tebliğe elverişli olmadığı anlaşılmadan veya bu adreste tebligat yapılamadığı görülmeden doğrudan mernis adresinde tebligatın yapılması; yapılan tebligatı usulsüz kılar....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki soyadının kaldırılmasına ilişkin davada Ankara 3. Asliye Hukuk ile 10. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; davacının kızlık soyadı yanında kullanılmasına izin verilen boşandığı eşine ait soyadın kaldırılması istemine ilişkindir. Dosya, her ne kadar yargı yeri belirlenmesi için gönderilmişse de dosya kapsamından, görevsizlik kararının tebliğe çıkartılıp kesinleşme şerhi verilmeden gönderildiği anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.'nın 25/II. maddesinde "iki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar temyiz edilmeksizin kesinleştiği taktirde görevli veya yetkili mahkeme Yargıtayca belirlenir." hükmü yer almaktadır....