Ölüm ise gerçekleşmesi mutlak, ancak ne zaman gerçekleşeceği bilinmeyen tipik bir sosyal güvenlik riskidir (K. Arıcı, ... Sosyal Güvenlik Hukuku, ... 2015, s.386). Bu risk hak sahibi konumunda olan dul eş ve yetim çocuk yönünden etkili olacaktır. Sigortalının ölümü ile birlikte sağ kalan hak sahibi aile bireyleri gelir kaybına uğrayacak bu nedenle sosyal güvenlik yönünden bir korumaya gereksinim duyacaklardır. İşte bu noktada ölüm sigortası ile risk altında olan hak sahiplerinin sosyal güvenlik hakları koruma altına alınmıştır. Ancak sosyal güvenlik hakkının kullanımı yasa ile sınırlanmış ve belirli koşulların varlığına bağlanmıştır. Sigortalının ölümü ile birlikte sosyal güvenlik hakları koruma altına alınan hak sahiplerinin de ölüm sigortasından yararlanabilmeleri için kanun koyucu tarafından belirli sınırlamalar getirilmiştir....
Önemle vurgulamak gerekir ki, kanunda da menfi tespit davası açılmasını yasaklayan bir hüküm de bulunmamaktadır (Halil Özdemir; Sosyal Güvenlik Kurumunun 6183 Sayılı Yasaya Göre Ödeme Emri Ve İptali Davaları, Sicil İş Hukuku Dergisi, S:31, Yıl:2014, s. 101-102). 6183 sayılı Kanun'da menfi tespit davasına, "Üçüncü şahıslardaki menkul malların, alacak ve hakların haczini" düzenleyen 6183 sayılı Kanun'un 30.3.2006 tarihli ve 5479 sayılı Kanun ile değişik 79. maddesinde "...Herhangi bir nedenle itiraz süresinin geçirilmesi hâlinde üçüncü şahıs, haciz bildirisinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde genel mahkemelerde menfi tespit davası açmak ve haciz bildirisinin tebliğ edildiği tarih itibarıyla amme borçlusuna borçlu olmadığını veya malın elinde bulunmadığını ispat etmek zorunda..." olduğuna ilişkin düzenleme ile üçüncü şahıslar yönünden yer verilmiş ise de, bu olanak, kamu alacağı borçluları yönünden öngörülmemiştir....
Mahkemesi DAVA TÜRÜ : TESPİT 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, sosyal güvenlik mevzuatı kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumu aleyhine açılan alacak ve tespit davası sonucu verilen karara yönelik olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin ... bölümüne ilişkin 26.01.2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 10. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili Daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 10.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
Madde hükmünü, karşılıklılık esasına dayalı uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmış yabancı ülke vatandaşlarına, hiçbir şekilde Türk sosyal güvenlik sisteminin uygulanamayacağı şeklinde değil, bunlara öncelikle ilgili sosyal güvenlik sözleşmesi hükümlerinin uygulanacağı, burada hüküm yoksa 5510 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanacağı şeklinde anlamak gerekir.(Prof. Dr. A. Can Tuncay,/ Prof Dr. Ömer Ekmekçi, Sosyal Güvenlik Hukuku Dersleri,15. Bası, Beta Yayınevi, sh.243; Prof. Dr. Ali Güzel , Prof. Dr.Ali Rıza Okur / Doç. Dr....
Ülkemiz ile uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmamış ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçilerinden isteğe bağlı sigortalılık talebinde bulunanlardan Türkiye’de ikamet şartı aranmamaktadır. 5754 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikle, 5510 sayılı Kanun'un 5. maddesinin (g) bendi gereğince 2008 yılı Ekim ayı başından itibaren Ülkemiz ile uluslararası sosyal güvenlik sözleşmesi bulunmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçileri hakkında kısa vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası hükümleri uygulanacaktır. Bölge Adliye Mahkemesince bu hususlar gözetilmeden davacı işçinin yurt içinde çalışan işçiler gibi brüt ücretinin tespit edilmesi hatalı olmuştur....
Hınıs Asliye Hukuk (İş Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesi ise, davanın Hınıs İlçe Özel İdaresine karşı açıldığını, Sosyal Güvenlik Kurumu’na karşı açılmadığını ve davada emekli olma hakkının doğduğunun tespitinin istenilmediğini bildirerek tespit davası niteliğindeki davanın çekişmesiz yargı işlerinden sayıldığını belirtip görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı, Bağ-Kur’dan emekli olmak için özel idare nezdinde tutulan muhtarlık sicil defterinde muhtar isminde yapılan yanlışlığın düzeltilerek muhtarlık seçimlerini kazananın ve muhtarlık görevini yapan şahsın kendisi olduğunun tesbitini istemiş, muhtarlık sicil defterin- de kendisi yerine ölen kardeşinin yazılmış bulunmasından dolayı prim borçlarını Bağ-Kur’a ödediği halde Bağ-Kur’dan emekli olamadığını bildirmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : TESPİT (SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU İLE İLGİLİ TESPİT DAVALARI) Y A R G I T A Y K A R A R I Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Yargıtay iş bölümüne ilişkin 23.01.2020 tarih, 2020/1 sayılı kararı uyarınca yeniden düzenlenen iş bölümüne göre; 506 yasalı yasadan kaynaklanan hizmet tespit davaları sonucu verilen hüküm ve kararların temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 10. Hukuk Dairesilerine aittir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre, inceleme konusu karar, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu kararı uyarınca belirgin şekilde Dairemizin işbölümü alanı içine girmemekte,Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin görev alanı içerisine girmektedir. SONUÇ: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliğine, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun anılan kararına göre dosyanın YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 07/12/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 08/01/2021 NUMARASI : 2021/1 ESAS 2021/1 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : HÜKÜM ÖZETİ : İlk derece mahkemesi tarafından; Gerekçesi, gerekçeli kararda açıklanacağı üzere; 1)6100 sayılı HMK'nın 114/1- h maddesi ile HMK'nın 115/2 maddeleri gereğince "hukuki yarar yokluğu" nedeniyle; açılan işbu davanın Usulden REDDİNE karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili özetle, talep ve istinaf sebebi belirtmeksizin kararın incelenerek kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. UYUŞMAZLIK KONUSU : SGK işten çıkış kodunun ne olduğu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. G E R E K Ç E : Dosyadaki bilgi ve belgelerin tetkikinde; Davacının davasında taraf olarak SGK'yı göstermediği, davcının Bakırköy 13....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU İLE İLGİLİ TESPİT DAVALARI Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacılar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine, 03/05/2018 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları K A R A R Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin İş Bölümü alanı, özel Kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı taktirde, "Yargıtay Kanunu" nun 14'ncü maddesiyle sınırlıdır. Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. İnceleme konusu karar, işçilik haklarından doğan alacağa ait takibe itirazın iptali davasına ilişkin olup belirgin şekilde 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 9. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 19.10.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....