-K A R A R- Davacı vekili, davalının davacı kooperatifin faaliyet halinde olduğu yerleşkede yer alan 153 ada 6 parselde kayıtlı taşınmazı önceki malik ve feshedilmiş S.S....den satın aldığını, ...’in müvekkili kooperatife verdiği taahhütname olup, bunun taşınmazı devralan davacıyıda bağlayacağı, bu iki kooperatifin üyelerinin aynı yerleşkede dağınık ve iç içe yaşıyor olmalarından ötürü davalının bütün sakinlerle birlikte su ihtiyacı, atık hizmeti, çevre temizliği ve düzeni, tamir bakım işleri gibi davacı kooperatiçe verilen hizmetlerden yararlandığını, dolayısıyla ortak giderlere de katılması gerektiğini, başlatılan ilamsız icra takibi ile davalıdan katılım payının talep edildiğini, davalı borçlunun haksız olarak borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek, davalının icra takibine ve borca yapmış olduğu haksız itirazının iptali ile %20 icra inkâr tazminatı ödemesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, icra takibine itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, site aidatı ve bahçıvan ücreti için yürütülen icra takibine itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; 1.200 TL aidat alacağı ile 850 TL bahçıvan ücreti olmak üzere toplam 2.050 TL alacağın tahsili için icra takibinde bulunulduğu, icra müdürlüğünde bulunan nüshasının da aynı şekilde düzenlendiği, ancak davalıya gönderilen ödeme emrinde 850 TL bahçıvan ücretinin işlemiş faiz olarak gösterildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, icra takibine itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, site aidatı ve bahçıvan ücreti için yürütülen icra takibine itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; 1.200 TL aidat alacağı ile 850 TL bahçıvan ücreti olmak üzere toplam 2.050 TL alacağın tahsili için icra takibinde bulunulduğu, icra müdürlüğünde bulunan nüshasının da aynı şekilde düzenlendiği, ancak davalıya gönderilen ödeme emrinde 850 TL bahçıvan ücretinin işlemiş faiz olarak gösterildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, icra takibine itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde, site aidatı ve bahçıvan ücreti için yürütülen icra takibine itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; 1.200 TL aidat alacağı ile 850 TL bahçıvan ücreti olmak üzere toplam 2.050 TL alacağın tahsili için icra takibinde bulunulduğu, icra müdürlüğünde bulunan nüshasının da aynı şekilde düzenlendiği, ancak davalıya gönderilen ödeme emrinde 850 TL bahçıvan ücretinin işlemiş faiz olarak gösterildiği anlaşılmaktadır....
Sulh Hukuk Hakimliğince verilen 23.03.2012 gün ve 2011/994-2012/430 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık Kat Mülkiyeti Kanunu’ndan kaynaklanmış olup, ödenmeyen site aidat bedelinin tahsili istemiyle başlatılan ilâmsız icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptâli ile takibin devamı istemine ilişkin bulunduğundan, kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 18.Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 18.Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 10.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Sayılı icra dosyası üzerinden takip başlatıldığını, borçlunun borca süresinde itiraz etmesi nedeni ile icra takibinin durduğunu ancak borçlunun itirazlarının yasal dayanaktan yoksun ve gerçek dışı olduğunu, apartman ve ısınma giderlerinin kiracı tarafından ödeneceğinin kira sözleşmesinde açıkça belirtildiğini, borçlunun ödeme yaptığına ilişkin icra dosyasına sunulan makbuzların geçmiş dönemlere ait olup icra takibinin dayanağını oluşturan makbuzlara yönelik olmadığını, zaten borçlunun da takibe konu olan dönemdeki aidat ve ısınma bedellerini ödemediğini kabul ederek borcun varlığını ikrar ettiğini belirterek ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2012/2218 E. Sayılı icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, dava konusu kiralanan daireyi 2012 yılının Şubat ayında boşalttığını ve kiracı olarak bulunduğu döneme ilişkin tüm aidat ve yakıt bedellerini ödediğini belirterek davanın reddini dilemiştir....
Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır. Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir. Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı kooperatif tarafından davalıdan aidat alacağının tahsili için başlattığı icra takibine davalının itirazı üzerine itirazın iptali istemli huzurda görülen dava açılmıştır. Davalının kooperatif üyesi olduğu ve aidat ödeme yükümlülüğünün olduğu konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı hakkında itiraz edilen icra takibine dayanak oluşturan alacağın konusunun kooperatif aidat borcuna ilişkin olduğunu, bu sebeple takibe ilişkin açılacak itirazın iptali davasının uyuşmazlık noktalarının; davalının, davacı kooperatifle olan ilişkisi, kooperatifin hukuki yapısı/statüsü, davalının Kooperatife karşı yükümlülükleri ve bu yükümlülükleri yerine getirip getirmediği noktalarında toplanması gerektiğini, dosyaya sunulan emsal bilirkişi raporunun dikkate alınmadığını, davalının kooperatife üye olmadığı, aidat ödeme borcunun bulunmadığı, ödeme dekontlarının borcunun bittiğine ilişkin kanaat oluşturması gerektiği hususları, kooperatifle hukuki ve fiili ilişkisinin olmadığı iddialarının gerçeği yansıtmadığı gibi asılsız, haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, istinaf talebine konu kararın hatalı, haksız ve hukuka aykırı olduğunun en net göstergesinin ise 30/11/2008 tarihli Genel Kurul kararının 4....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE : Dava, kooperatif aidat borcundan kaynaklanan borç nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında, ödenmeyen kooperatif aidat bedellerinin tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı vekili, müvekkili kooperatifin üyesi olan davalının, birikmiş toplam 1.535,00-YTL aidat borcu ve bunun faizinin tahsili için başlatılan icra takibine haksız olarak itiraz etmiş olduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkâr tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin yaptığı ödemelerin dikkate alınmadığını, borcun 506-YTL olduğunu savunmuştur....