Güvenlik Bakanlığından yetki tespiti dosyasının getirtilmediği, bu hususta sendikanın cevabi yazısı ile yetinildiği; sendikanın cevabi yazısına göre yetki başvurusunun 28.08.2013 tarihinde yapıldığı, davalı işverenin yetki tespitine itiraz davası açtığı, İş Mahkemesi’nin 2014/264 E ve 2014/552 K sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İş Mahkemesi’nin sözü edilen kararının UYAP ortamında yapılan sorgulamasında, davanın reddine ilişkin bu kararın Yargıtay 9. HD’nin 2015/3126 E- 2015/6377 K sayılı ilamı ile onandığı görülmüştür. Her ne kadar, mahkemece sendikaya yazılan müzekkerede, istifa edenlerden çalışan olup olmadığı da sorulmuş ise de, sendikanın bu hususta bir cevap vermediği, mahkemece bu hususun araştırılmadığı görülmektedir. Öte yandan, mahkemece SGK’dan fesihten önce ve sonraki işçi hareketleri de getirtilmemiştir....
Mahkemece, ... ...yetki tespiti dosyasının getirtilmediği, bu hususta sendikanın cevabi yazısı ile yetinildiği; sendikanın cevabi yazısına göre yetki başvurusunun 28.08.2013 tarihinde yapıldığı, davalı işverenin yetki tespitine itiraz davası açtığı, İş Mahkemesi’nin 2014/264 E ve 2014/552 K sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İş Mahkemesi’nin sözü edilen kararının UYAP ortamında yapılan sorgulamasında, davanın reddine ilişkin bu kararın Yargıtay 9. HD’nin 2015/3126 E- 2015/6377 K sayılı ilamı ile onandığı görülmüştür. Her ne kadar, mahkemece sendikaya yazılan müzekkerede, istifa edenlerden çalışan olup olmadığı da sorulmuş ise de, sendikanın bu hususta bir cevap vermediği, mahkemece bu hususun araştırılmadığı görülmektedir....
Mahkemece, ... yetki tespiti dosyasının getirtilmediği, bu hususta sendikanın cevabi yazısı ile yetinildiği; sendikanın cevabi yazısına göre yetki başvurusunun 28.08.2013 tarihinde yapıldığı, davalı işverenin yetki tespitine itiraz davası açtığı, İş Mahkemesi’nin 2014/264 E ve 2014/552 K sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İş Mahkemesi’nin sözü edilen kararının UYAP ortamında yapılan sorgulamasında, davanın reddine ilişkin bu kararın Yargıtay 9. HD’nin 2015/3126 E- 2015/6377 K sayılı ilamı ile onandığı görülmüştür. Her ne kadar, mahkemece sendikaya yazılan müzekkerede, istifa edenlerden çalışan olup olmadığı da sorulmuş ise de, sendikanın bu hususta bir cevap vermediği, mahkemece bu hususun araştırılmadığı görülmektedir....
yetki tespiti dosyasının getirtilmediği, bu hususta sendikanın cevabi yazısı ile yetinildiği; sendikanın cevabi yazısına göre yetki başvurusunun 28.08.2013 tarihinde yapıldığı, davalı işverenin yetki tespitine itiraz davası açtığı, Kocaeli 2. İş Mahkemesi’nin 2014/264 E ve 2014/552 K sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Kocaeli 2. İş Mahkemesi’nin sözü edilen kararının UYAP ortamında yapılan sorgulamasında, davanın reddine ilişkin bu kararın Yargıtay 9. HD’nin 2015/3126 E- 2015/6377 K sayılı ilamı ile onandığı görülmüştür. Her ne kadar, mahkemece sendikaya yazılan müzekkerede, istifa edenlerden çalışan olup olmadığı da sorulmuş ise de, sendikanın bu hususta bir cevap vermediği, mahkemece bu hususun araştırılmadığı görülmektedir. Öte yandan, mahkemece SGK’dan fesihten önce ve sonraki işçi hareketleri de getirtilmemiştir....
-Fabrika baskınında greve katılmadığı destek vermediği için darp edilen işçilerden biri olan Hasan Davulcu sendikanın yapmış olduğu baskı ve tehditler neticesinde evden çıkamaz, işe gelemez hale gelmesine rağmen, sonrasında sendikanın tehdit ve baskılarına boyun eğmiş, feci şekilde darp edildiği halde kendisini darp eden işçilerden şikayetini geri almak zorunda kalmıştır. -Yine sendikanın baskı ve tehditlerine maruz kaldığı için şikayette bulunan Muhammet Yasin Balıkçı sendikanın baskı ve tehditlerinden dışarıya çıkamaz halde iken , sendikanın baskısı ile ifade değiştirmiş şikayetini geri almıştır. -Bu her iki durumda Sendika tarafından işveren aleyhine her platformda yasal sendikal faaliyetlerde bulunmadığı iddiasıyla kullanılmıştır. -6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun grev hakkının kötüye kullanımını düzenleyen 72.maddesi ve Anayasanın 54....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/2019 KARAR NO : 2022/402 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR 1. İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2019 NUMARASI : 2018/576 E. - 2019/889 K. DAVA KONUSU : Sendikalara İlişkin Mevzuattan Kaynaklanan) KARAR : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının tüm alacaklarının ödendiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. İlk derece Mahkemesi tarafından kararda belirtilen gerekçelerle “Davanın Kabulüne” karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili yasal süresi içinde istinaf yoluna başvurmuştur....
Hukuk Dairesi 2012/26755 E. , 2012/26457 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili talebiyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava------ dosyasından verilen yetkisizlik kararı sonbrası Mahkememize tevzi edilmiştir. Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılır. Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalar olup, TTK'nın 4/1. maddesinde sayılmışlardır. Ayrıca, Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır....
TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava hâline getirmez.Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır. Yukarıda açıklandığı üzere bir davanın ticari dava sayılması için kural olarak ya mutlak ticari davalar arasında yer alması ya da her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunması gerekirken havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davaların ticari nitelikte sayılması için yalnızca bir yanın ticari işletmesiyle ilgili olması TTK'da yeterli görülmüştür.5846 sayılı FSEK.'in 76. maddesi gereğince, adı geçen Kanunun düzenlediği hukukî ilişkilerden doğan davalarda, görevli mahkemenin ihtisas mahkemeleri olduğu açıktır. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6769 sayılı SMK.'...
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalar olup, TTK'nın 4/1. maddesinde sayılmışlardır.------ belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Bu guruptaki davaların ticari dava sayılabilmesi için taraflarının tacir olması veya ticari işletmeleriyle ilgili olması gibi şartlar aranmaz. TTK'nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır. Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalar olup, iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi ve iki tarafın tacir olması gereklidir....