"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Simav Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) TARİHİ : 12/02/2015 NUMARASI : 2014/222-2015/70 Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, davalı kooperatifin 31.05.2014 tarihinde yapılan genel kurul toplantısına gittiğinde kendisine üyelikten çıkarıldığının bildirildiğini, hazirun cetvelini imzalamasına ve toplantıya katılmasına izin verilmediğini, ana sözleşmede gösterilen çıkarma sebeplerinden hiçbirinin hakkında gerçekleşmediğini ileri sürerek, yönetim kurulunun 15.08.2013 tarih ve 182 no'lu ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir....
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Bu durumda dosya içeriğine, temyiz isteminin kapsamına göre, uyuşmazlık, birlik üyeliğinden çıkarma kararının iptali ve tazminat istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın özel yasadan kaynaklanmasına göre; temyiz itirazlarını inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 24.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... aralarındaki vakıf üyeliğinden çıkarma kararının iptali ve vakıf üyeliğinin devakm ettiğinin tespiti davasına dair İzmir 8.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 08/03/2007 günlü ve 2006/503-2007/80 sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 09/07/2007 günlü ve 2007/6196-6576 sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere göre düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK.nun 440. maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından vaki düzeltme isteğinin REDDİNE, takdiren 160,00 YTL para cezası ile 27,00 YTL karar düzeltme red harcının düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydettirilmesine, 03.12.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, ihraç kararının iptali istemine ilişkin olup, 1163 sayılı Yasa’nın 16. maddesinde çıkarma kararının, ortağa tebliğinden itibaren üç ay içinde iptali için dava açılmaması halinde kesinleşeceği hükme bağlanmıştır. Dava açmaya ilişkin bu süre hak düşürücü nitelikte olup mahkemece, re'sen dikkate alınması gerekmektedir. Somut olayda davacının araç maliki olmadığı gerekçesiyle 09.02.2007 tarihinde kooperatif üyeliğinden ihracına kararı verildiği ve bu kararın 23.02.2007 tarihinde birlikte sakin eşi aracılığı ile davacıya tebliğ edildiği noter ihtarnamesinin onaylı örneğinden anlaşılmaktadır. Bu tebligat davacının da kabulünde olup, ihraç kararının tebliğine dair bir itiraz da yoktur. Dava 13.8.2007’de açılmıştır....
Davalı vekili öğretim üyesinden alınan hukuki mütalaayı da ekleyerek bu kez 14.11.2008 tarihinde 320 işçinin 15.12.2008 tarihinden başlamak üzere peyder pey işten çıkarılacağının 4857 sayılı İş Kanunu’nun 29. maddesi uyarınca kurumlara ve sendikaya bildirildiğini, toplu işçi çıkarma kuralına uyulduğunu, ayrıca Dairenin uygulaması gereği toplu işçi çıkarma kuralına uymamanın yaptırımının idari para cezası olduğunu, feshi geçersiz kılmadığını, keza davacının sendika üyesi olmadığını, dayanışma aidatı vermemesi nedeni ile de Toplu İş Sözleşmesi hükümlerinin hakkında uygulanamayacağını, bu nedenle Dairemiz kararının maddi hataya dayandığını, bozma kararının kaldırılarak yerel mahkeme kararının onanmasını talep etmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosya içeriğine göre, davalı tarafın savunmasında...
İş Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen sendika yönetim kurulu kararı ile disiplin kurulu kararının iptali ve alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın asıl dava ve birleşen dava yönünden kısmen kabulü ile; davacı tarafın 05.03.2021 günlü Disiplin Kurulu kararının iptaline ilişkin talebinin kabulü ile bu kararın iptaline, davacı tarafın 22.02.2021 tarihli Yönetim Kurulu kararının iptaline ilişkin talebinin reddine, davacı tarafın 26.02.2021 tarihli Genel Yönetim Kurulu kararının iptaline ilişkin talebinin reddine, davacı tarafın mahrum kalınan hakların tahsiline ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Dairemizce ikinci kez bozulmasına karar verilmiştir....
Olağan Genel Kurulunda 200 delegenin 190'ının oyunu alarak Şube başkanı seçildiğini, ancak müvekkili hakkında Sendika Genel Disiplin Kurulunun 27.09.2019 tarihli kararının denetimden geçmediğini, Lastik-İş Sendikası Genel Disiplin Kurulu, 30.09.2020 tarihinde yeniden müvekkilin 1 yıl süre ile görevden el çektirilmesine karar verdiğini, Halbuki üyelikten çıkarma ve görevden el çektirmenin Sendika Olağan veya Olağanüstü Genel Kurullarına tanınmış münhasır bir yetki olduğunu, Normal görev süresi bitinceye kadar görevden uzaklaştırma kararı üyelikten çıkarma niteliğinde olduğunu, Her iki karar karşı müvekkilinin açtığı davaların halen derdest olduğunu, Lastik-İş Kocaeli Şubesi'nin alelacele delege seçimi kararı almasının nedenin müvekkilinin göreve başlayamadan kendi belirlediği kişileri delege yapmasının olduğunu, -Delege seçimlerinin usulüne uygun olarak ilan edilmediği ve yapılmadığını, işyerlerinden seçilecek delege sayılarının Anatüzüğe uygun olarak belirlenmediğini, Bu usulsüzlükler...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken, mali yükümlülüklerini yerine getirmediğinden bahisle ihraç edildiğini, çıkarma kararının haksız olduğunu, ihtarlarda borcun açık olarak kalem kalem gösterilmediğini, aynı durumdaki başka üyeler hakkında işlem yapılmadığını, yönetim kurulu üyelerinin kooperatifi zarara uğratmalarından dolayı yargılanıp ceza aldıklarını ileri sürerek, müvekkilinin ihracına ilişkin yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVACILAR : Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacılar vekilleri, müvekkillerinin davalı kooperatifte ortak olduklarını, kamyonları ile kooperatife bağlı olarak nakliye işi yaptıklarını, 09.12.2005 tarih ve 332 sayılı davacıların ihracına ilişkin kooperatif yönetim kurulu kararının afaki olduğunu, gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek, kararın iptaline karar verilmesini talep etmişlerdir . Davalı vekili, ihraç kararının yerinde olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....