Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme; bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade borcunun kapsamı ve yapılmış olan giderlerden hangilerinin geri istenebileceği, giderlerin niteliğine ve zenginleşen kimsenin iyiniyetli ya da kötü niyetli oluşuna göre farklılık göstermektedir. "Geri vermenin kapsamı" başlığı altında düzenlenen TBK'nun 79.ve 80.maddeleri uyarınca "sebepsiz zenginleşen, zenginleşmenin geri istenmesi sırasında elinden çıkmış olduğunu ispat ettiği kısmın dışında kalanı geri vermekle yükümlüdür."...
nin dava konusu taşınmaza yapmış olduğu masrafların sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince diğer hissedarlardan isteyebileceği hususunun hatırlatılmasına karar verildiği, taşınmazın açık artırma yoluyla 11.06.2012 tarihinde ...'ye satıldığı, davacı ...'nin eldeki sebepsiz zenginleşme davasını 03.02.2011 tarihinde açtığı anlaşılmıştır. Sebepsiz zenginleşme kurallarına göre alacak talebinde bulunabilmek için fakirleşme ve zenginleşme anının gerçekleşmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme, ortaklığın giderilmesi yoluyla satışın yapıldığı ve bina dahil satış bedelinin ödendiği tarihte gerçekleşir. Kural olarak davacı, davalılardan taşınmaz üzerinde yaptığı muhtesat ve faydalı giderler nedeniyle taşınmazın satış bedelinde bir artış olmuş ise, bu artan değeri davalılardan paylarına isabet eden miktarı haksız iktisap kuralları uyarınca isteyebilir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm temyiz itirazları ile davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.Dava sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak istemine ilişkin olup, mahkemece ödeme tarihlerinden faize hükmolunmuştur.Ancak, para alacaklarında borçlunun temerrüdü gerçekleşmeden faize hükmedilemeyeceği kuralı yerleşmiş bir ilkedir. Sebepsiz zenginleşmede de iade borcu para borcu şeklinde ise, iade isteminde bulunulmasından itibaren temerrüt faizi işleyebilecektir. Nitekim, sebepsiz zenginleşen ister iyi niyetli ister kötü niyetli olsun kendisinden iade talep edilmeden önce, temerrüde düşmüş sayılması mümkün değildir....
Hemen belirtilmelidir ki, sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmfemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hat$ $en verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsıiın, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borfcu altındadır. Sebepsiz zenginleşmede iade borcunun kapsamını ve iade sırasında haıjıgi masrafların istenebileceğini düzenleyen Borçlar Kanunu'nun 63. ve 64. maddeleri, zenginleşenin iyiniyetli sayılıp sayılmamasına göre farklı hükümler içermektedir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, davalı vekillerince temyizi üzerine; Dairemizin, 13.06.2012 gün ve 2012/3713 E.-2012/15104 K.sayılı kararı ile özetle "...binanın dava tarihinden önce davalılara fiilen teslim edilip edilmediğinin belirgin olmadığı, binanın fiilen teslimiyle sebepsiz zenginleşme oluşacağından belirtilen hukuki olgunun araştırılarak belirlenmesi, teslim varsa yapılan giderlerin sebepsiz zenginleşme nedeniyle istenebilmesi, teslim yoksa sebepsiz zenginleşme bulunmadığından davanın reddedilmesi gerektiği, mahkemece teslim edilip edilmediği araştırılmadan eksik inceleme ile davalıların sorumluluğuna karar verilmesi doğru görülmemiştir, gerekçesiyle" bozulmuştur....
Borçlar Kanununun sebepsiz zenginleşmeyi düzenleyen 61 ( TBK 77md.) ve devamı maddelerine göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene yada borçlu bulunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen , aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Sebepsiz zenginleşmede iade borcunun kapsamını düzenleyen BK'nin 63/1 maddesine (TBK 79.md) göre iyiniyetli zenginleşen geri verme anında elinde kalanla sorumlu olacağı halde, aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca kötü niyetli zenginleşen kural olarak zenginleşmenin tamamını geri vermekle yükümlüdür....
YHGK'nın 06.04.2011 tarih ve 2010/3-727 E., 2011/75 K., Dairemizin 12.03.2014 tarih ve 2013/8037 E., 2014/1827 K; 11.03.2015 tarih ve 718 E., 1542 K. sayılı ilamında açıklandığı üzere; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 818 sayılı Borçlar Kanunu'ndaki sebepsiz zenginleşmeye ilişkin maddelerdeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Öte yandan, hukuki işlemin borç doğurmasının nedeni irade açıklamasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir....
Sebepsiz zenginleşme davasında aynı davacının aynı davalı alacaklıya karşı açtığı yine haciz sırasında ödenen aynı paranın istirdadına dair husumetten reddedilen ve kesinleşen dava açısından,davacının sebepsiz zenginleşmeye yönelik işbu davasında, önceki davanın kesinleşme tarihi ifanın imkansız hale geldiği tarih olarak kabul edilmelidir. 6098 sayılı TBK. m.77/1'e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı; TBK. m. 79 ve 80'de "aynen geri verme ilkesi"ne göre düzenlenmiştir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....
Sebepsiz zenginleşme davasında aynı davacının aynı davalı alacaklıya karşı açtığı yine haciz sırasında ödenen aynı paranın istirdadına dair husumetten reddedilen ve kesinleşen dava açısından,davacının sebepsiz zenginleşmeye yönelik işbu davasında, önceki davanın kesinleşme tarihi ifanın imkansız hale geldiği tarih olarak kabul edilmelidir. 6098 sayılı TBK. m.77/1'e göre; zenginleşen başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Geri verme borcunun konusu ve kapsamı; TBK. m. 79 ve 80'de "aynen geri verme ilkesi"ne göre düzenlenmiştir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır....
Bu durumda dosya kapsamına göre, davacının çekin meşru hamili olduğu ve keşidecinin davacı aleyhine sebepsiz zenginleşmediğini ispatlayamadığı gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir." şeklinde açıklamalara yer verildiği görülmüştür. Somut olay bakımından, davacı yan, davalı keşideciden alacaklı olduğunu beyan etmiştir. Bu durumda, 6102 sayılı TTK'nın 732. maddesine dayalı sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, davalı keşidecinin sebepsiz zenginleşmediğini ispat etmesi gerektiği, davalının davada cevap dilekçesi sunmadığı gibi keşideci olarak sebepsiz zenginleşmediğine dair her hangi bir ispat aracını mahkememize sunmadığı anlaşılmıştır....