Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tazminat isteminde bulunmuş, mahkemece de sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalının sorumluluğuna karar verilmiştir. Uyuşmazlığın belirlenen bu niteliğine göre ve yanlar arasında sözleşme ilişkisi de bulunmadığından, kararın temyizen incelenmesi görevi ... Yüksek 3. Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: Açıklanan nedenlerle dosyanın ... Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 14.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Davacı, davalı ile nişanlı olduğu dönemde, davalı ile evlenecekleri ve birlikte oturacakları düşüncesi ile davalı adına kayıtlı ev ile ilgili harcamalarda kullanılmak üzere bankadan havale yoluyla davalıya gönderdiği paraların, nişanın bozulması nedeniyle iadesini istemiş, mahkemece davanın sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayandığı kabul edilerek uyuşmazlık çözümlenmiştir. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmamaktadır. Dava, mahkemenin nitelendirmesine göre, sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak isteğine ilişkindir. Başkanlar Kurulunun 23.2.2004 günlü ve 3 sayılı kararı ile bu tür davalara ilişkin hüküm ve kararların temyizen incelenmesi görevi 1.3.2004 tarihinden itibaren Yargıtay 3.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, tapu iptali ve tescil, bu talebin yerinde görülmemesi halinde ise sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı tazminat isteğine ilişkin olmakla birlikte, Mahkemenin önceki tarihli ret kararı Dairemizce, davacı yanın tapu iptali ve tescil isteği yönünden temyiz itirazları reddedilerek yalnızca tazminat isteği yönünden bozulmuş, bozmaya uyularak sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı tazminat talebi yönünden verilen ret kararı, bu istek yönünden temyiz edilmiştir. Davanın belirtilen niteliğine göre; temyiz inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümüne ilişkin 23.1.2020 tarih 1 sayılı kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.01.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki (TBK'nın 77 ve ardından gelen maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme; bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Dosyanın incelenmesinde; davacı tarafından ilk olarak 22/12/1989 tarihinde dava konusu taşınmazın 600/2400 hissesi, ardından 15/8/1990 tarihinde 60/2400 hissesinin satın alındığı, ......

          ın, ihalede bir bedel ödemediği kuyu ve tesisatı yönünden (½ oranında) sebepsiz zenginleştiği kabul edilmelidir. Mahkemece, bu husus gözardı edilerek, davalı ... yönünden de davanın reddine dair, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir...." gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozmaya uyulmuş, bozma kararından önce gidilen keşfe dayanarak hazırlanan bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kısmen kabulüne, 7.707.50.-TL alacağın dava tarihinden yasal faizi ile davalı ...'dan alınmasına, davalı ... bakımından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir .Sebepsiz zenginleşme kurallarına göre, alacak talebinde bulunabilmek için fakirleşme ve zenginleşme anının gerçekleşmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme, ortaklığın giderilmesi yoluyla satışın yapıldığı ve satış bedelinin ödendiği tarihte gerçekleşir....

            Dava, sebepsiz zenginleşme iddiasına dayalı alacak talebine ilişkindir. Borçlar Kanunu'nun 61.maddesinin 1.cümlesine göre, haklı bir neden olmaksızın başkasının zararına zenginleşen kimse, onu geri vermek zorundadır. Sebepsiz zenginleşmeden sözedilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....

              Yani zenginleşme fakirleşmenin karşılığı olmalıdır. Başka bir anlatımla aralarında illiyet bağı bulunmalıdır. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tesbit edilmesi gerekir. Ekonomik yönden zenginleşmenin ve fakirleşmenin, taşınmazın şuyunun satış ücretiyle giderildiği anda gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Davacının, dava açtığı tarihte ortaklığın giderilmesi davası sonuçlanmamış, dava konusu taşınmaz satılıp davacının elinden alınmamıştır. Diğer bir anlatımla bu aşamada sebepsiz zenginleşme oluşmamıştır.Bu durumda, mahkemece; sebepsiz zenginleşme olgusu henüz gerçekleşmediğinden, davacının davasının temyiz eden davalı yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde davanın kabulüne ilişkin hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                Paydaşlığın giderilmesine konu olan taşınmaza, paydaşlar tarafından faydalı ve zaruri masraf yapılmış ise; bu masraf, diğer paydaşlardan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istenebilir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülemez. Ekonomik yönden zenginleşme ve fakirleşmenin, satış suretiyle taşınmazdaki ortaklığın giderildiği anda gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Daha açık deyişle, sebepsiz zenginleşme; satışın yapılıp bedelinin ödendiği tarihte gerçekleşir. İyileştirmeden doğan sebepsiz zenginleşme nedeniyle hükmedilecek miktar, iyileştirmenin satış tarihinde taşınmazın değerinde meydana getirdiği artış oranında olmalıdır....

                  DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava; sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen adi yazılı araç satış sözleşmesinin geçersiz olduğundan bahisle ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi için açılan iş bu davada, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı para borcunun Türk Borçlar Kanunun 89. Maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, sebepsiz zenginleşmeye dayalı davalarda 6100 Sayılı HMK'nın 6. maddesi uyarınca davanın açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu, davanın açıldığı tarihte davalının yerleşim yerinin de Bursa olduğu anlaşılmakla, davaya bakmakla yetkili mahkeme Bursa Mahkemeleri'dir....

                  DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava; sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen adi yazılı araç satış sözleşmesinin geçersiz olduğundan bahisle ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi için açılan iş bu davada, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı para borcunun Türk Borçlar Kanunun 89. Maddesi kapsamında değerlendirilemeyeceği, sebepsiz zenginleşmeye dayalı davalarda 6100 Sayılı HMK'nın 6. maddesi uyarınca davanın açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu, davanın açıldığı tarihte davalının yerleşim yerinin de Bursa olduğu anlaşılmakla, davaya bakmakla yetkili mahkeme Bursa Mahkemeleri'dir....

                  UYAP Entegrasyonu