Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki Sebepsiz Zenginleşmeye nedeniyle alacak istemine ilişkin davada Kocaeli Asliye 2. Hukuk ve Kocaeli 3. Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın evli oldukları ve aralarında yaptıkları satış vaadi sözleşmesinin yerine getirilmemesi nedeniyle haksız zenginleşmeye ilişkin olduğu, tarafların halen evli oldukları ve bu haliyle taraflar arasındaki ihtilafın Aile Mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

    Davalı ... adına kayıtlı ve diğer davalı ... tarafından sigortalanan aracın kaza geçirmesi nedeniyle önce dava dışı ...'e, sonra da davacıya haricen satıldığı ve aracın davacının elinde bulunduğu sırada davalı ...'ün borcundan dolayı haczedilerek davacıdan alındığı anlaşılmaktadır. Davada, dava konusu araca davacı tarafından yapılan zorunlu ve faydalı masraf bedeli talep edilmektedir. Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının sebebi zarar değil, alacaklının (davacının) malvarlığında meydana gelen eksilmedir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır....

      Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Yapılan bu açıklamalara göre zenginleşmenin; dava konusu taşınmazın, davacı tarafından davalıya teslim edildiği tarihte gerçekleştiğinin kabulü zorunludur. Somut olayda ise; taşınmazda zilyet olduğunu açıklayan davacı, zilyetliğinin sona erdiğini ileri sürmediği gibi bu yönde bir delilde sunmamıştır....

        in sebepsiz zenginleştiği ileri sürülerek, talepte bulunulmuştur. Sebepsiz zenginleşme BK.nun 61-66.maddeleri (TBK.nun 72-82.maddeleri) gereğince, bir kimsenin malvarlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin malvarlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun malvarlığından bir başkasının aleyhine olarak zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme kurumunun en temel özelliği şahsilik prensibi gereğince kime karşı zenginleşme olduysa ona karşı talepte bulunulması gerekir. Somut olayda; davalı ..., ... kızı ... hissesine bedel ödemeden sahip olmak suretiyle sebepsiz zenginleşmiştir....

          Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplanan delillere göre; davacı bu davayı, davalının sebepsiz yere zenginleştiğinden bahisle açmış olup, bono tüm unsurları ile kambiyo senedi vasfında olduğundan üç yıllık zamanaşımı süresi dolmuş ise de takip tarihi itibarı ile TTK'nın 644. maddesine göre işbu davanın dinlenebileceği, bu durumda sebepsiz zenginleşmediğini ispat külfeti kendisine düşen davalının bu senet sebebiyle, sebepsiz zenginleşmediğini ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulü ile icra takip dosyasında davalının vaki itirazının iptaline, takibin devamına, asıl alacak üzerinden % 40 icra inkar tazminatı yürütülmesine, karar verilmiş, hüküm davalı şirketçe temyiz edilmiştir. Dava, icra takibine konu bono lehdarı ve meşru hamili olan davacının davalı-keşideciye karşı zamanaşımına uğramış bono nedeniyle sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre başlattığı ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir....

            Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Davacı, davalı ile nişanlı olduğu dönemde, davalı ile evlenecekleri ve birlikte oturacakları düşüncesi ile davalı adına kayıtlı ev ile ilgili harcamalarda kullanılmak üzere bankadan havale yoluyla davalıya gönderdiği paraların, nişanın bozulması nedeniyle iadesini istemiş, mahkemece davanın sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayandığı kabul edilerek uyuşmazlık çözümlenmiştir. Taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmamaktadır. Dava, mahkemenin nitelendirmesine göre, sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak isteğine ilişkindir. Başkanlar Kurulunun 23.2.2004 günlü ve 3 sayılı kararı ile bu tür davalara ilişkin hüküm ve kararların temyizen incelenmesi görevi 1.3.2004 tarihinden itibaren Yargıtay 3.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ:Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 29.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. Türk Borçlar Kanunu'nun 77. ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için, borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Bu kurumun amacı, borçlunun malvarlığında meydana gelen zenginleşmenin iadesidir....

                Mahkemece, davacının fazla ödeme yapıldığını müfettiş raporu ile öğrendiğini ... sürmesinin iyiniyet kuralları ile bağdaşmayacağı; davacı idarenin limit fazlası vekalet ücreti ödeme işlemini 2007 yılında durdurduğu ve bu nedenle bu tarihte sebepsiz zenginleşmeyi öğrendiğinin kabulünün gerektiği bu tarihe göre de B.K.’nun 66. maddesinde düzenlenen bir yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesi ile davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm, süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davada, BK.nun 61vd maddeleri gereğince fazla ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme koşullarına göre davalıdan tahsili talep edilmektedir. BK.nun 66.maddesine göre, sebepsiz zenginleşmeden ... alacak haklarının, iade alacaklısının talep ... olduğunu öğrenmesinden itibaren 1 yıl ve herhalde bu hakkın doğduğu tarihten itibaren 10 yıl geçmekle iadeyi isteme ... zamanaşımına uğrar....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Dava, kira alacağı ve sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak isteğine ilişkin olup, mahkemece sebepsiz zenginleşme alacağına hükmedilmiş olup hüküm davalı tarafından sebepsiz zenginleşme alacağına hasren temyiz edilmiştir. Davanın açıklanan bu nitelendirilmesine göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının inceleme görevi Yüksek 3.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan Dairece daha önce görevsizlik kararı verilmiş olduğundan Daireler arasında temyiz incelemesi yönünden ortaya çıkan uyuşmazlığın Hukuk Başkanlar Kurulunca giderilmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa sunulmasına,25.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    Davacı vekilinin dava dilekçesindeki açıklamalarına göre, kesinleşen ortaklığın giderilmesi davası sonrası açılan bu davanın muhdesatın tespiti niteliğinde olmadığı,muhdesat bedeli sebebiyle davalıların hisselerine düşen miktarın fazla kısmı bakımından sebepsiz zenginleştikleri iddiasına dayalı olarak eda nitelikli alacak davası açıldığının kabulü gerekir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülmez. Zira, vücuda getiren tarafından kullanılan muhdesatın taşınmaz maliklerine herhangi bir katkısı bulunmamaktadır. Ekonomik yönden zenginleşme ve fakirleşmenin, satış suretiyle taşınmazdaki ortaklığın giderildiği anda gerçekleştiğinin kabulü gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu