Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davayı açabilmek için gerekli sıfat, dava konusu şey üzerinde hak sahibi olan kişiye aittir.Davacı Hazine davasını sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayandırmıştır. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan ve tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Somut olayda; dosyadaki bilgi ve belgelerden davaya konu taşınmazın Hamtoprak-Arsa-Tarla vasfıyla Maliye Hazinesi adına kayıtlı olduğu, davalı belediyenin hiç bir hakka dayalı olmaksızın hazinenin taşınmazını davalı ...'...

    İcra konusu borç üçüncü kişi tarafından ödenmiş olsa bile, davacı sıfatı borçluya aittir.Borcu ödemiş olan kişi,(alacaklıya karşı) istirdat davası açamaz.(Baki KURU, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.344, ikinci tıpkı bası,) Kural olarak, istirdat davasını, ancak kendisine karşı icra takibi yapılmış ve takipte süresinde ödeme emrine itiraz etmemiş veya itirazı İTM tarafından kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı (cebri icra tehdidi altında) icra dairesine ödemiş olan borçlu açabilir. Kendisine karşı icra takibi yapılmamış olan kişi (borçlu) İİK. m. 72/VII hükmüne göre istirdat davası açamaz, ancak (şartları varsa) BK. m. 62’ ye göre sebepsiz iktisap davası açabilir. ( Yargıtay 3. HD 2007/1356 E. 2007/1785K) Sebepsiz zenginleşme davasının ise ödeme nedeniyle borcu azalan borçluya karşı açılması gerekmektedir. Sebepsiz zenginleşme davası da alacaklıya karşı açılamaz. Yargıtay 19.HD 2016/17351 E. 2018/2172 K. sayılı kararında da "......

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki dava, sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı olarak yoksun kalınan kazancın tahsili istemine ilişkin olup, davalının zamanaşımı def'i mahkeme sebepsiz zenginleşme zaman aşımının bir yıl olduğu gerekçesiyle kabul edildiği gibi, aynı ilişki nedeniyle verilen teminatın iadesi davası da 3. Hukuk Dairesi'nce 03.04.2014 tarihinde esastan incelenerek sonuçlandırılmıştır. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. Evvela 3. Hukuk Dairesi de görevsizlik kararı vermiş olduğundan dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığı'na gönderilmesine karar verilmiştir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay Birinci Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 03.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/621 Esas KARAR NO : 2022/186 DAVA : İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz Zenginleşme Nedeniyle) DAVA TARİHİ : 11/10/2021 KARAR TARİHİ : 24/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz Zenginleşme Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi....

          Davacı, davalı tarafça aleyhine girişilen icra takibi nedeniyle takibe konu çekten dolayı davalıya ödeme yapmış ancak bu davada davalının meşru hamil olmadığını iddia ederek ödediği bedelin iadesi için davalı aleyhine giriştiği ilamsız icra takibine itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamak amacıyla itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Her ne kadar mahkemece sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine göre bir değerlendirme yapılmış ise de somut olayda İİK.'nun 72/7 maddesinde düzenlenen istirdat hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Belirtilen yasa hükmüne göre; “Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yönünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını isteyebilir.”...

            Uyuşmazlık konusu olayda olduğu gibi; dava tarihinden önce yapılan imalatlar nedeniyle sebepsiz zenginleşme borçlusunun (davalının) bu imalatın yapıldığı tarihte ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği kabul edilemez. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle iade isteminde bulunabilmek için bir tarafın mal varlığının diğer tarafın mal varlığı aleyhine çoğalması gerekir. Bu azalma ve çoğalma davacının, dava konusu taşınmazdan ayrılması sonucunda el çektirildiği tarihte gerçekleşir....

              Somut olayda; mirasçılık belgesinin iptali istemi ile sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacağın tahsili davaları arasında HMK'nın 166. maddesinde ifade edilen şekilde bir ilişki bulunmadığından HMK'nın 167. maddesi hükmü de gözetilerek birlikte açılan davaların ayrılmasına karar verilerek, ayrı ayrı esaslara kaydedilip, inceleme ve araştırmanın her dosya bakımından ayrı ayrı yapılması gerekirken bu husus göz ardı edilerek bekletici mesele sayılması gereken mirasçılık belgesinin iptali davası ile sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacağın tahsili davası birlikte görülmek suretiyle her iki davanın esasının karara bağlanması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

                Sebepsiz zenginleşmeye dayalı ... talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığında bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Somut olayda, her ne kadar davacı bu davasında sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak ... talebinde bulunmuş, mahkemece davacının müsnet suçu işlediği gerekçesi ile reddine karar verilmişse de, davacı, davaya konu edilen parayı belediye başkanı olması nedeni ile kendi aleyhine açılan ... davasında hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinden faydalanmak için yatırdığı, ... dosyasının dava zamanaşımı dolduğundan bahisle düşürüldüğü, bu hali ile ... dosyasının sonuçsuz kaldığı, davacının kendi açısından ödediği paranın sebepsiz kaldığı, ... dosyasında davacının şahsi kusurundan söz edilmediği ve ... dosyasının tüm sonuçlarıyla ortadan kalktığı anlaşılmıştır....

                  Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki (TBK'nın 77 ve ardından gelen maddelerindeki) düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....

                    Dava; murisin kredi borcunun tahsili amacıyla başlatılan icra takibi sırasında davacının, davalıların miras paylarını da kapsar şekilde ödemiş olması nedeniyle, sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca, davalıların payına düşen ödemelerin rücuen tahsili istemine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşmeden sözedilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Borçlar Kanunu'nun konuya ilişkin 61 ve ardından gelen maddelerindeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır....

                      UYAP Entegrasyonu