Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sebepsiz zenginleşme, bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı geri verme borcu altındadır. Taraflar arasında akdedilen adi yazılı satış vaadi sözleşmesi kanununun aradığı resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir. Hukuken geçersiz olan sözleşmeden doğan bu uyuşmazlık sebepsiz zenginleşme ilkelerine göre çözülecektir. Bu sebeple taraflar, geçersiz sözleşme gereğince karşılıklı olarak verdiklerini iade ile yükümlüdürler. Kural olarak, alıcı satışa konu taşınmazı iade edip satıcıyı temerrüde düşürmedikçe, satış bedeli için faiz isteyemez. Sebepsiz zenginleşme nedeniyle gecikme faizi istenebilmesi için BK'nun 101.madde hükmü gereğince borçlunun (haksız zenginleşenin) ya bir ihtar ile ya da aleyhine bir dava açılmak suretiyle temerrüde düşürülmesi gerekir. Buna göre hüküm altına alınan asıl alacak için faize, borçlu davalının temerrüde düştüğü tarihten itibaren hükmedilmesi gerekir....

    Zararın varlığının kabulü için, hamile ait ve tahsili mümkün olan bir alacak hakkının düşmesi veya zamanaşımına uğraması sonucu borçlu nezdinde oluşan zenginleşmenin, bundan başka bir sebebinin bulunmaması, yani sebepsiz olması yeterlidir (Bozgeyik, H.: Kambiyo Senetlerinde Sebepsiz Zenginleşme, Cilt: VII, Atatürk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Haziran 2003, s. 589 vd.). Davacı tarafça sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanarak keşideci hakkında alacak talebinde bulunması durumunda ispat külfeti keşidecinin olup keşideci sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlamakla yükümlüdür. Davalı keşideci keşide ettiği çekin ödendiğini veya bedelsiz olarak düzenlendiğini usule uygun delillerle kanıtlamalıdır (Yargıtay 19. HD'nin 2014/7009 E., 2014/10412 K.,2015/9503 E.-2016/1489 K. sayılı kararları)....

      İcra Müdürlüğünün 2012/11008 esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın 6.753,06 TL asıl alacak ile bu alacağa 16.01.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz yönünden iptaline, takibin bu miktar ile sınırlı olacak şekilde devamına karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. Davalı tarafın temyiz itirazları yönünden ise; Dava, hukuksal nitelikçe sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı alacak istemine ilişkindir. Davacı taraf, davalı tarafa yapılan ödemenin sebepsiz olduğunun anlaşıldığı iddiasıyla yapılan ödemeyi faizi ile birlikte istemekte; davalı taraf ise işleminin idare mahkemesi kararı ile iptal edilmesi nedeniyle sebepsiz zenginleşmeden söz edilemeyeceğinden talebin reddini savunmaktadır....

        Mahkemece; idari işlemin geçersiz olduğu, zamanında geri alınmaması nedeniyle sıhhat kazandığı, idarenin işlemin geri alınması için gereken süre geçtikten sonra davalıya fazla ödemelerin iadesi için yazı yazıldığı, idarenin fazla ödenen parayı istirdat etmek için idare hukuku prensiplerine göre takip başlatması, yahut idari yargıda süresi içinde dava açması gerektiği, sebepsiz zenginleşme hükümlerinin alacaklıyla ikinci derece bir dava hakkı temin ettiği, mal varlığındaki azalmanın başka asli nitelikteki dava ve yollarla önlenmesi mümkünken sebepsiz zenginleşme davasının gündeme gelemeyeceği, sebepsiz zenginleşme şartlarının tüm bu nedenlerle yerine gelmediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yersiz ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi istemine ilişkindir....

          Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. ... 28. İş Mahkemesince, davanın şirket adına açılmadığı, davacının sebepsiz zenginleşmeye dayalı açtığı alacak davasında taraflar işci - işveren ilişkisi olmadığı gibi, uyuşmazlığın çözümünde İş Kanunu hükümlerinin uygulanamayacağı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. ...1. Asliye Hukuk Mahkemesi ise dosyanın yargı yeri belirlenmesi için Yargıtaya gönderilmesi gerektiği gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiştir. İş mahkemeleri, 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş olan istisnai nitelikte özel mahkemelerdir. 5510 sayılı Kanunun 101. maddesi bu kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceğini hükme bağlamıştır....

            Müdürlüğünde ... olarak çalışan davalıya limit fazlası ödenen 18.619,46 TL fazla vekalet ücretinin sebepsiz zenginleşme kurallarına göre ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili cevabında, zamanaşımı def’inde bulunmuştur. Mahkemece, davacının fazla ödeme yapıldığını müfettiş raporu ile öğrendiğini ... sürmesinin iyiniyet kuralları ile bağdaşmayacağı; davacı idarenin limit fazlası vekalet ücreti ödeme işlemini 2007 yılında durdurduğu ve bu nedenle bu tarihte sebepsiz zenginleşmeyi öğrendiğinin kabulünün gerektiği bu tarihe göre de B.K.’nun 66. maddesinde düzenlenen bir yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesi ile davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm, süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davada, BK.nun 61vd maddeleri gereğince fazla ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme koşullarına göre davalıdan tahsili talep edilmektedir....

              Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-YHGK'nın 06.04.2011 tarih ve 2010/3-727 E. ve 2011/75 K; Dairemizin 12.03.2014 tarih ve 2013/8037 E., 2014/1827 K. sayılı ilamında açıklandığı üzere; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 818 sayılı Borçlar Kanunu'ndaki sebepsiz zenginleşmeye ilişkin maddelerdeki düzenlemelere göre, sebepsiz zenginleşme; geçerli olmayan veya tahakkuk etmemiş yahut varlığı sona ermiş bir nedene ya da borçlu olunmayan şeyin hataen verilmesine dayalı olarak gerçekleşebilir. Sebepsiz zenginleşme bunlardan hangisi yoluyla gerçekleşmiş olursa olsun, sebepsiz zenginleşen, aleyhine zenginleştiği tarafa karşı, geri verme borcu altındadır. Öte yandan, hukuki işlemin borç doğurmasının nedeni irade açıklamasıdır. Sebepsiz zenginleşmenin borç doğurmasının nedeni kişinin iradesi dışında malvarlığında bir eksilmenin meydana gelmesidir....

                Belirtilen -----kararı ışığında ecrimisil talep hakkının zilyet olmayan malike ait olması, davacının dava tarihi itibariyle ve alacak talep ettiği dönemler itibariyle malik olmadığı ve talebinin de haksız işgal tazminatına ilişkin olmadığı anlaşılmaktadır. Dava sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talebine ilişkin olduğundan, HMK. 6. maddesine göre genel yetkili mahkeme davalının ikametgahı mahkemesidir. Davalılar --- dava arkadaşlığı da bulunmamaktadır. Davacı aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayan davalılar hakkında birlikte dava açmıştır. Bu sebeple mahkememizce davalı -- mahkememizin -- tarihli celsesinde davanın tefriki ile ayrı esasa kaydedilmesine ve işbu davaya diğer davalılar --devamına karar verilmiştir. Dava konu olaya, 6098 sayılı TBK'nın 77 ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanması gerekir....

                  Belirtilen -----kararı ışığında ecrimisil talep hakkının zilyet olmayan malike ait olması, davacının dava tarihi itibariyle ve alacak talep ettiği dönemler itibariyle malik olmadığı ve talebinin de haksız işgal tazminatına ilişkin olmadığı anlaşılmaktadır. Dava sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talebine ilişkin olduğundan, HMK. 6. maddesine göre genel yetkili mahkeme davalının ikametgahı mahkemesidir. Davalılar --- dava arkadaşlığı da bulunmamaktadır. Davacı aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmayan davalılar hakkında birlikte dava açmıştır. Bu sebeple mahkememizce davalı -- mahkememizin -- tarihli celsesinde davanın tefriki ile ayrı esasa kaydedilmesine ve işbu davaya diğer davalılar --devamına karar verilmiştir. Dava konu olaya, 6098 sayılı TBK'nın 77 ve devamı maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümlerinin uygulanması gerekir....

                    Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun mal varlığından bir başkasının aleyhine olarak bir zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Yapılan bu açıklamalara göre zenginleşmenin; dava konusu taşınmazın, davacı tarafından davalıya teslim edildiği tarihte gerçekleştiğinin kabulü zorunludur. Somut olayda ise; taşınmazda zilyet olduğunu açıklayan davacı, zilyetliğinin sona erdiğini ileri sürmediği gibi bu yönde bir delilde sunmamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu