Uyuşmazlık Hakem Heyetince davacı lehine toplam 69.493,22 TL hüküm altına alınmış, bu karara karşı sadece davalı vekili itiraz yoluna başvurmuş, İtiraz Hakem Heyetince davalının itirazlarının kısmen kabulüne, davanın kısmen kabulü ile, davacı lehine toplam 45.932,73 TL tazminata karar verilmiş, karara karşı davacı vekili temyiz yoluna başvurmuştur. Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davacı vekilinin itiraz yoluna başvurmadığı, davalının itiraz yoluna başvurduğu, bunun sonucunda İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen karar gözetildiğinde davacı aleyhine reddedilen ve temyize konu edilen miktar 23.560,49 TL olup İtiraz Hakem Heyeti kararı kesinlik sınırı olan 40.000,00 TL’nin altında kalmaktadır. KARAR Açıklanan sebeple; Davacı vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE, Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, Dosyanın mahkemeye gönderilmesine, 05.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU İTİRAZ HAKEM HEYETİ SAYISI : KIT/2023-2138 HÜKÜM/KARAR : Davanın kısmen kabulü SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ SAYISI : 2020/11596 Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kabulüne karar verilmiştir. Karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiştir. İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Daire'nin 01.11.2022 tarih ve 2022/8911 Esas -2022/13536 Karar sayılı ilamı ile kararın bozulmasına karar verilmiştir. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının kabulüne, Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
İhtiyati hacze itiraz İİK’nun 265. maddesinde düzenlenmiş olup, borçlu ya da etkilenen 3. şahsın itiraz haklarının şekli ve tahdidi olarak sayıldığı, itiraz eden borçlunun ancak ihtiyati haczin sebebi ile teminata ve yetkiye itiraz edebileceği, bunun dışında menfi tespit davası, istihkak davası veya itirazın iptali davasında ileri sürülebilecek hususların, ihtiyati haciz kararına itiraz olarak ileri sürülemeyeceği, itiraz eden vekili her ne kadar ihtiyati hacze dayanak yapılan senedin ödendiğini ileri sürmüş ise de bu hususun ancak açılacak menfi tespit davasında ileri sürülebileceği açıktır. İhtiyati haciz kararı vadesi geçmiş üzerinde nakden kaydı bulunan senede dayalı olarak verilmiş olup;ilk derece mahkemesinin itirazın reddine yönelik ek kararında hukuka aykırılık bulunmadığından,ihtiyati hacze itiraz eden borçlular vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
CMK’nın 231. maddesinin 12. fıkrasına göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı itiraz yoluna başvurulabilecektir. Olağan kanun yollarından olan itiraz, 5271 sayılı CMK’nun 267 ila 271. maddeleri, arasında düzenlenmiş olup "İtiraz olunabilecek kararlar" başlıklı 267. maddesinde; "Hâkim kararları ile kanunun gösterdiği hâllerde, mahkeme kararlarına karşı itiraz yoluna gidilebilir" şeklindeki düzenlemeye göre, kural olarak sadece hakim kararlarına karşı gidilebilecek olan itiraz yoluna, kanunlarda açıkça gösterilmiş olunması kaydıyla mahkeme kararlarına karşı da başvurulması mümkündür. CMK’nın 270 ve 271. maddelerine göre, itiraz incelemesi kural olarak duruşmasız ve dosya üzerinden yapılacak, merci gerekli görürse Cumhuriyet savcısı, müdafii veya vekili de dinleyebilecektir....
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvuru sahibinin talebinin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından itiraz hakem heyetine itiraz başvurusunda bulunulmuştur. Davacı vekilinin 16/01/2017 tarih ve 2017/1691 sayılı kararına yapmış olduğu itirazı hakkında, komisyon müdürü ve itiraz yetkilisi imzalı 21/02/2017 tarihli yazı ile; hakem kararının davacı tarafa 30/01/2017 tarihinde tebliğ edildiği, itiraz başvurusunun ise komisyona 10/02/2017 tarihinde yasal 10 günlük süre geçtikten sonra yapıldığı gerekçesiyle davacı vekilinin itiraz başvurusunun değerlendirmeye alınmamasına karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekilince; Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen 16/01/2017 günlü red kararının taraflarına 30/01/2017 tarihinde tebliğ olunduğu, itiraz başvurusunun Sigorta Tahkim Komisyonuna gönderilmek üzere 09/02/2017 tarihinde ......
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; her ne kadar mahkeme gerekçesinde itiraz edilen kısım belirtilmediği gerekçesiyle itirazın kısmi olmadığına varılmış ise de borca itiraz dilekçesinin içeriği itibari ile kısmi itiraz niteliğinde olduğunu, kısmi itirazda cihet ve miktarın açıkça gösterilmediğinden geçersiz olduğunu, bu şartlara uymayan borçlu itirazları üzerine takibin durdurulmasına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; borca itiraz dilekçelerinde borcun tamamına ve bütün ferilerine itiraz ettikleri hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça belirtildiğinden haksız bir şekilde istinaf yoluna başvurulduğunu beyan ederek davacının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
İTİRAZ: İhtiyati hacze itiraz eden üçüncü kişi vekili 22.06.2020 tarihli itiraz dilekçesiyle; müvekkilinin icra dosyasında borçlu olmadığı, borçlu şirketlerden ayrı bir tüzel kişilik olup, Osmaniye'de kurulu olduğu, ihtiyati haczin yetkisiz mahkemece verildiği, borçlu olmayan üçüncü kişi müvekkili aleyhine ihtiyati haczin uygulanmasının hatalı ve hukuka aykırı olduğunu belirterek ihtiyati haczin kaldırılmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARARI: Mahkemece, üçüncü kişinin mahkemenin yetkisine itiraz edemeyeceği, ihtiyati hacze itiraz nedenlerinin sınırlı olduğu gibi icra dosyasında talimatla yapılan hacizlerin infaz aşaması ile ilgili olup, buna karşı istihkak başvurularının ilgili icra mahkemesince değerlendirilebileceği, ihtiyati haczin dayanağının bononun yaklaşık ispat koşulunu sağladığı gerekçesiyle 06.10.2020 tarihli kararla ,üçüncü kişinin ihtiyati hacze itirazının reddine karar verilmiştir....
Beş bin Türk Lirası ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebilir. İtiraz talebinde bulunmak için bu madde uyarınca belirlenen başvuru ücretinin Komisyona yatırılması şarttır. İtiraz üzerine hakem kararının icrası durur. İtiraz talebi münhasıran bu talepleri incelemek üzere Komisyon tarafından teşkil edilen hakem heyetlerince incelenir. İtiraz talebi hakkında işin heyete intikalinden itibaren iki ay içinde karar verilir….” hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda, Sigorta Tahkim Komisyonu tarafından verilen 11/05/2015 gün, 2014/H.10143.32 E, 2015/3864 K. sayılı karara davacı tarafından itiraz edilmiştir....
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile ilgili bu genel açıklamalardan sonra olağan kanun yollarından olan itiraz müessesesi üzerinde de durulması gerekir. Olağan kanun yollarından olan itiraz, 5271 sayılı CMK’nın 267 ila 271. maddeleri, arasında düzenlenmiş olup "İtiraz olunabilecek kararlar" başlıklı 267. maddesinde; "Hâkim kararları ile kanunun gösterdiği hâllerde, mahkeme kararlarına karşı itiraz yoluna gidilebilir" şeklindeki düzenlemeye göre, kural olarak sadece hâkim kararlarına karşı gidilebilecek olan itiraz yoluna, kanunlarda açıkça gösterilmiş olunması kaydıyla mahkeme kararlarına karşı da başvurulması mümkündür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -KARAR- Temyiz isteminde bulunan müdahil SGK vekilinin itiraz ettiği 26.08.2011 tarihli müteferrik kararın tebliğine ve itiraz tarihine ilişkin dosyada herhangi bir belge veya kayda rastlanılmamıştır. İtiraz edilen ihtiyati tedbir kararının itiraz edenin yüzüne karşı verilip verilmediği, yokluğunda verilmişse, tebliğ edilip edilmediği, tebliğ edilmişse, tebliğ belgesinin ve ayrıca verilen ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz tarihini gösterir belgenin eklenmesi bilirkişi raporu, varsa kayyum raporunun eklenmesi bakımından dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....