"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalılar ... vd. tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizce temyiz incelemesi yapıldıktan sonra mahal mahkemesine gönderilen dosyanın sehven Dairemize gönderilmesi sonucu dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili tarafından, davalı ... aleyhine 08.08.2003 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil, birleşen davada ise 30.12.2003 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen 27.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı (k.davacı) vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 08.08.2000 günlü taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Birleşen davada, davacı ... 08.08.2000 günlü satış vaadi sözleşmesinin hile nedeniyle iptalini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNDE İLERİ SÜRÜLEN DELİLLER: Satış vaadi sözleşmesi, tapu kayıtları, keşif, bilirkişi, tanık. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ:Ç sayılı kararında: Dava taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil davasıdır. Satış vaadi sözleşmeleri TMK 706 maddesi ile 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 60. Maddesinde belirtildiği üzere resmi şekle uygun yapılması şartı ile geçerli sözleşmelerdir. Taşınmaz satış vaadinde vaad edenin borcu, devrini vaad ettiği taşınmazları ifa imkanı doğduğu takdirde devir etmek, devir alanın borcu ise taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile kararlaştırılan sözleşme bedelini ödemektir. Somut olayda davacı ile davalının Bafra 2....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.11.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 17.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasıdır. Davacı vekili davalıların murisi ...'ın Beşiktaş Noterliği'nin 01.05.1991 tarih ve 17379 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi ile ... İli, ... Mahallesi, 290 konutları .... Blok ... adresinde bulunan taşınmazı müvekkiline sattığını, müvekkilinin bedelin tamamını peşin olarak ödediğini, dava konusu taşınmazın ...'...
Taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin, Türk Medeni Kanununun 1009. maddesi uyarınca tapunun şerhler sütununa kaydedilmesi mümkündür. Böylece, sözleşme alacaklısı sözleşmeden kaynaklanan kişisel hakkını kuvvetlendirmiş olur ve üçüncü kişilere karşı ileri sürme olanağı kazanır. Tapu Kanununun 26/6 maddesi uyarınca bu şerh beş yıl için geçerli olup beş yılın dolmasıyla kayıttan silinir ve anılan gücünü yitirir. Satış vaadi sözleşmesinin tapuya şerhinden sonra beş yıl içinde kayda işlenen her türlü haciz, ipotek ve benzeri sözleşme alacaklısının haklarını kısıtlayacak nitelikteki şerhler de sözleşme alacaklısını bağlamaz. Somut olayda; davacı, davalı Ezgi Gıda Tur. Tıbbi Ürünler Paz. İml. San ve Tic. Ltd. Şti. ile arasında imzalanan 27.04.2012 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayalı tescil isteminde bulunmuştur. Sözleşmede satış vaadine konu taşınmaz ile karşılıklı edimler belli olduğundan ve resmi şekilde yapılmış olduğundan satış vaadi sözleşmesi geçerlidir. Davalı Ezgi Gıda Ltd....
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 25.07.2003 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile davalının murisi ...tarafından dava konusu inşaattan 1. katta 1/4 arsa paylı (1) no'lu meskenin tamamının davacıya satışının vaat edildiği, satışın bedelinin ödendiği anlaşılmaktadır. Ancak dava konusu taşınmazda 3 adet daire inşa edildiğinden bilirkişi raporunda satış vaadine konu dairenin özellikleri gözetilerek arsa payına oranı 68/216 olarak belirlenmesi sebebiyle mahkemece bu payın iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir. Satış vaadi sözleşmesinde, açıkça satıma konu taşınmazın arsa payı oranı belirtildiğine göre, talep aşılarak 54/216 (1/4) payın üzerinde davacı adına 62/216 payın tesciline karar verilmesi doğru görülmemiş bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....
Asıl davada, 04.11.1985 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile 403 sayılı parselin muris muvazaası suretiyle davalıların murisi ...’ya satışının vaat edildiği ileri sürülerek satış vaadi sözleşmesinin iptali dava edilmiştir. Birleşen davada ise, ... mirasçıları 04.11.1985 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur. Mahkemece asıl dava kabul edilmiş, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası reddedilmiştir. Görüldüğü üzere, asıl davada muris muvazaasına dayanıldığından ve sözleşmenin bu nedenle iptaline karar verildiğinden hükme yöneltilen temyiz itirazlarını inceleme görevi Dairemize değil, 1.Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki, anılan dairece de görevsizlik kararı verildiğinden, ortaya çıkan görev itirazların incelmek üzere dosyanın yüksek 1.Başkanlığa gönderilmesine, 28.09.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece davanın reddine dair verilen karar Dairemizin 18.10.2005 tarih 2005/7682 Esas 9159 K. sayılı ilamı ile görev yönünden bozulmuştur. bozma kararı üzerine yapılan yargılama sonucunda, satış vaadi sözleşmesine konu olan 48 m2 lik kısmın ifrazının olanaklı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacının tescil isteğinin dayanağını oluşturan satış vaadi sözleşmesi noterde usulüne uygun olarak düzenlenmiş olup geçerlidir. Anılan sözleşme 10.12.1962 tarihinde tapuya şerh edilmiş olup, sözleşmeye konu olan davacı tarafından depo olunarak kullanıldığından bir başka deyişle davacı fiilen zilyet bulunduğundan zamanaşımından da sözedilemez. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil davalarının kabulü için aranacak ilk husus sözleşmenin ifa olanağının bulunmasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar-birleştirilen dava davalıları vekili tarafından, davalılar-birleştirilen dava davacıları aleyhine 12.06.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptal ve tescil, birleştirilen davada satış vaadi sözleşmesinin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, birleştirilen davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine dair verilen 02.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar-karşı davalılar ... vd. vekili ile davalı-birleştirilen dava davacısı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava satış vaadi sözleşmesinin iptali istemlerine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.08.2014 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın pasif husumetten reddine dair verilen 13.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....