"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.07.2006 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 25.01.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.03.2004 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen 01.12.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmazlar halen tapuda satış vaadinde bulunan Fatma Doğan'ın eşi kök muris Hüseyin Doğan adına paylı olarak kayıtlıdır....
Davalı satış vaadi sözleşmesinin davacıdan aldığı borcun teminatı olarak tanzim edildiğini, gerçek amacın taşınmaz satışı olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile önceki Medeni Kanunun 634. ve yürürlükteki Medeni Kanunun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddeleri hükmü uyarınca, noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan ve tam iki tarafa borç yükleyen kişisel hak veren sözleşmelerdendir....
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.02.2010 ve 06.04.2010 günlerinde verilen dilekçeler ile asıl davada satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat; birleştirilen davada satış vaadi sözleşmesine dayalı tazminat talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 14.03.2018 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 04.01.2021 günü için yapılan tebligat üzerine gelen olmadı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Asıl dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat; birleştirilen dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tazminat istemlerine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ile tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya içerisinde rastlanamadığından, davanın dayanağı olan satış vaadi sözleşmesine konu 271 parsel sayılı taşınmazın ilk tesis tarihinden itibaren tüm geldi-gitti kayıtları ile kamulaştırma ve tüm şerhleri gösterir şekilde tapu kütük sayfasının tüm dayanakları ile birlikte ilgili Tapu Müdürlüğünden getirtilerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 04.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
den gelen ve satış vaadi sözleşmesine konu edilen payı dışında tapulama ile 09.11.1968 tarihinde adına tescil edilen 3 /27 payının mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece sadece satış vaadi sözleşmesine konu olan murisi ........'den kendisine intikal eden pay belirlenerek bu payın değeri üzerinden hesaplanacak tazminatın tahsiline karar vermekle yetinilmesi gerekirken satış vaadi borçlusu ............'in satış vaadi sözleşmesine konu olmayan payının bedelini de içerir şekilde tazminatın tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davada ... 8. Sulh Hukuk ve 9. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 31.05.2005 tarihinde 6.000.- YTL. değer gösterilerek asliye hukuk mahkemesinde açılan taşınmazın satış vaadi sözleşmesine dayalı tescil istemine ilişkindir. Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmeleri mülkiyeti geçirim borcunu doğuran akitlerden (T.M.Y.’nın 706. m.) olup, sözleşmede belirtilen miktar ve değerin hayatın ve günün olağan koşullarına uygun olmadığı gibi kamu düzenine ilişkin görev konusu taraf iradesine bırakılmakla sözleşmede belirtilen değerin harç kaybına neden olacağı da gözetilerek, Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmelerine dayalı uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin dava tarihindeki değere göre belirlenmesi gerekir. Yargıtay H.G.K.'...
.- TL. değer gösterilerek açılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil istemi niteliğindedir. Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmeleri mülkiyeti geçirim borcunu doğuran akitlerden (T.M.Y.’nın 706. m.) olup, sözleşmede belirtilen miktar ve değerin hayatın ve günün olağan koşullarına uygun olmadığı gibi kamu düzenine ilişkin görev konusu taraf iradesine bırakılmakla sözleşmede belirtilen değerin harç kaybına neden olacağı da gözetilerek, Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmelerine dayalı uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin dava tarihindeki değere göre belirlenmesi gerekir. Yargıtay H.G.K.'nun 29.03.2006 gün 2006/14-91-2006/115 sayılı kararında da taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil davaları ile benzer nitelikteki şufa ve tenkis davalarında da dava tarihindeki değerin esas alınması gerektiği kabul edilmiştir. Somut olayda; taşınmazın dava tarihindeki değerinin 36.384.00.- YTL. olduğunun anlaşılmasına göre, H.Y.U.Y.'...
-YTL değer gösterilerek asliye hukuk mahkemesinde açılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemidir. Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmeleri mülkiyeti geçirim borcunu doğuran akitlerden (T.M.Y.’nın 706. m.) olup, sözleşmede belirtilen miktar ve değerin hayatın ve günün olağan koşullarına uygun olmadığı gibi kamu düzenine ilişkin görev konusu taraf iradesine bırakılmakla sözleşmede belirtilen değerin harç kaybına neden olacağı da gözetilerek, Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmelerine dayalı uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin dava tarihindeki değere göre belirlenmesi gerekir. Yargıtay H.G.K.'nun 29.03.2006 gün 2006/14-91-2006/115 sayılı kararında da taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali, tescil davaları ile benzer nitelikteki şufa ve tenkis davalarında da dava tarihindeki değerin esas alınması gerektiği kabul edilmiştir. Somut olayda, dava konusu taşınmazın değerinin 33.100.000.000....
Mahkemece taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesinin yapıldığı 31.07.1986 tarihinden, dava tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyize getirmiştir. Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 12.04.2007 tarihinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Davada 07.01.1993 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Gerçekten, bu sözleşmede satımı vaad edilen dava konusu taşınmazların 100.000 TL değerinde olduğu yazılıdır. Az yukarıda söylendiği üzere dava 12.04.2007 tarihinde açılmış, mahkemeden hukuki himaye bu tarihte talep edilmiştir. 492 sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesince “müdahalenin men’i, tescil, tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda, gayrimenkulün değeri nazara alınarak” harç alınır....