Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Somut uyuşmazlıkta, davacılar ... 2.Noterliği’nde düzenlenen 25.06.1986 günlü satış vaadi sözleşmesine dayanarak mülkiyet aktarımı isteminde bulunmuşlardır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.03.2006 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleşen dosya davacısı ise elatmanın önlenmesi ve tahliye istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine, birleşen dosyadaki istemin kabulüne dair verilen 07.03.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve birleşen dosya davalısı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 07.11.1995 günlü taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Birleştirilen davada mülkiyet hakkına dayalı olarak H blok 13 numaralı taşınmaza yersiz elatmanın önlenmesi talebinde bulunulmuştur....

      Bağlı olduğu taşınmazla beraber satış vaadi sözleşmesine konu teşkil ederlerse de yalnız başına satış vaadi sözleşmesinin konusu olamazlar. Bu tür malların bağlı olduğu esas taşınmaz ile birlikte taşınmaz satış vaadi sözleşmesine konu olabilmeleri bir zorunluluk değil yasal bir sonuçtur. Somut olaya gelince; dava konusu 736 parsel sayılı taşınmaz tapuda kargir ahır ve ev müştemilatı vasfı ile dava dışı kişler adına kayıtlıdır. Talep, 736 parsel sayılı taşınmazda bulunduğu belirtilen kargir ahır ve ev vasfındaki binalara yöneliktir. Satış vaadi sözleşmesine konu olamayacak bir muhdesatın temliki geçersiz olduğundan, muhdesattan kaynaklanan şahsi hakkın temlikine dayanılarak elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talep edilmesi mümkün değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.08.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.12.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı ..., satış vaadi sözleşmesinin gerçek olduğunu ancak satım bedelinin alıcı tarafından ödenmediğini, davanın reddini savunmuştur. Diğer davalı ... ise satış vaadi sözleşmesinin şerhi işleminin kaldırılacağının söylendiğini, tapuyu bu koşulla aldığını, davanın reddini bildirmiştir. Mahkemece, satış vaadi sözleşmesine rağmen tapuda satış yapılabileceğinden bahisle dava reddedilmiştir....

          Dava noter satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacılar murisinin 16.08.1967 tarihli noter satış vaadi sözleşmesiyle satım ve teslim aldığı 26 Mart 1339 tarih 56-57-58 nolu tapu kayıtlarının dosyaya getirtilen kadastro tutanağına göre 15.08.1974 tarihinde 61 ada 16 sayılı parsel olarak tespit ve revizyon görüp kadastro tutanağını 05.11.1975 tarihinde kesinleşmiş olduğu görülmektedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.05.2009 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.11.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 02.11.2009 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve pay tescili istemine ilişkindir. Davalı, satış vaadi sözleşmesinin vekalet görevinin kötüye kullanılması sonucu düzenlendiğini ve satış vaadi sözleşmesinin iptali istemiyle dava açtığını savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 8.6.2005 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.12.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 8.6.2005 tarihinde Sulh Hukuk mahkemesinde açılmıştır. Davalılar satış vaadi sözleşmesine konu taşınmaz hissesinin dava tarihindeki değerinin Asliye Hukuk Mahkemesinin görev sınırları içinde kaldığından davanın görevsizlik nedeniyle reddini savunmuşlardır. Mahkemece işin esası incelenerek davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü bir kısım davalılar temyiz etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.07.2009 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 24.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 28.04.2015 günü için yapılan tebligat üzerine gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil kabul edilmediği takdirde rayiç değerin tahsili isteğine ilişkindir. Davalılar, sözleşmede belirlenen bakiye bedelin ödenmediği gerekçesiyle davanın reddini savunmuşlardır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.06.1990 gününde verilen dilekçe ile kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.09.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili ve davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 20.05.1966 tarihli 140 yevmiye numaralı 29.03.1971 tarihli 1900 yevmiye numaralı ve 28.06.1972 tarihli, 2962 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmelerine dayanarak davaya konu taşınmazların satış vaadi borçluları ...ve ... adlarına paylı olarak tescil edilen tapu kayıtlarının iptali ile tescilini istemiştir. Davalılardan ... mirasçılarından bir kısmı, davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir....

                    Mahkemece, satış vaadi sözleşmesinde belirlenen değer dikkate alınarak sulh hukuk mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 06.02.2008 tarihinde 10.000YTL değer esas alınarak asliye hukuk mahkemesinde açılmıştır. Davada 28.03.1997 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Bu sözleşmede satımı vaat edilen dava konusu taşınmazların 300.000.000TL değerinde olduğu yazılıdır. 492 sayılı Harçlar Kanununun 16. maddesi gereğince “müdahalenin men’i, tescil, tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda, gayrimenkulün değeri nazara alınarak” harç alınır....

                      UYAP Entegrasyonu