Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller, yargılama sırasında İTÜ'den alınan rapora göre, davacının sipariş üzerine dava dışı firmaya ördüğü kumaşlarda iğne/platin izleri ile birlikte yağ izi taşıdığından ayıplı olduğu, ancak kumaşta oluşan bu ayıbın kullanılan yağın niteliğinden değil, yapılan işe uygun yağ seçilmemiş olmasından kaynaklandığı, davacının bunun aksini kanıtlayamadığının anlaşılmasına göre ayıp ihbarının süresinde olup olmadığı hususundaki tartışmalara girilmesine gerek olmadığı, davalının 140 kg yağı iade almasının satılan malın ayıplı olduğunun kabulü anlamında değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle davacının yerinde görülmeyen davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
arızalandığını ileri sürerek araç bedelinin iadesi ile maddi tazminat istemi ile eldeki davayı açmıştır....
nin üzerinde gerekli bilgileri olmayan, test yapıldığına dair belgesi bulunmayan, montajının nasıl yapılacağına dair plan ve döküman bulunmayan basınç kabı satmış olmasından dolayı %10 oranında kusurlu olduğu, davacının ise hidrofor tankının yetkili teknik eleman denetimi ve gözetiminde bu konuda tecrübeli ustalar tarafından tesisat projesine uygun olarak yaptırılmamış olması sebebiyle %60 oranında kusurlu olduğu, davacının satın aldığı hidroforun ayıplı olması sebebiyle uğradığı maddi zarardan davalı şirketlerin kusurları oranında sorumlu oldukları, bunun yanında satın alınan hidroforun ayıplı çıkması ve montajı sırasında patlaması nedeniyle, davacının kişisel haklarının zarara uğradığının kabul edilemeyeceği, somut olayda manevi tazminat koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davacının maddi tazminata ilişkin davasının kısmen kabulü ile 14.617,36 TL'nin davalı şirketlerden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının manevi tazminata ilişkin davasının reddine karar...
Mahkememizce davacı tarafa ayıplı malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebi bakımından dava değerini ve bildirilen değer üzerinden harcını yatırmak üzere süre verilmiş, davacı vekili tarafından mahkememize ibraz edilen ... tarihli dilekçesi ile; ayıplı malın misli ile değiştirilmesi talebi bakımından dava değeri; ...-TL olduğunu, dava konusu yapılan imalatın ayıplı olduğu, dosya kapsamında ispat edildiğini, bu hususun bilirkişi raporları ile de tespit edildiğini, davanın talepleri doğrultusunda kabulü ile; ayıplı malın misli ile değiştirilmesine ve davalı aleyhine maddi manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiş, harcını yatırdığı anlaşılmıştır. Dava, ayıplı imalattan kaynaklanan zararın tahsili amacıyla açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır....
reddi gerekeceği sonuç ve kanaatine davanın maddi tazminat davasının kısmen kabulüne, 8.898,53.tl nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair talebin reddine, manevi tazminat davasının koşulları oluşmadığından reddine dair karar verilmiştir....
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Lehlerine hükmedilen vekalet ücreti, Mahkeme masrafı ve manevi tazminat miktarının düşük olması sebebiyle Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İnceleme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 355. maddesi gereğince istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava; Davacı tarafından davalıdan satın alınan Aura marka 101Y model su arıtma cihazından kaynaklanan yangın sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davacı şirketin arasında ticari ilişkiden kaynaklanan cari hesap ve mutabakatı olduğunu, davacı şirketin davalı şirlete ------ ----- borcu olduğunu, davalı şirket tarafından davacı şirkete ----- kesildiğini, ------- olduğunu ve davacı şirkete gönderildiğini, davacının bu faturalara itiraz etmediğini, bu faturaların toplam bedelinin --- alacağa istinaden toplam----- ödeme yapıldığını, bakiye alacak için davacı ile görüşmeler yapılmasına rağmen bir sonuç alınamadığını, davacı şirket aleyhine 4.216.25-TL için icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, malın ayıplı olduğunu kabul etmemekle birlikte, davalı müvekkili şirket ile davacı şirket arasındaki görüşmelerde davacı------tedarik ettiği mallara göre daha ucuz olmasından---getirileceği konusunda anlaştıklarını, davacının malların ithal olduğunu bildiğini, ------- davacı ----gerektiğini, davacının ayıp ihbar süresine uymadığını, malın tesliminden----sonra,...
İlk derece mahkemesince; " Manevi tazminat talepleri yönünden davanın reddine, Maddi tazminat talepleri yönünden davanın kabulüne, 6.565,15 TL tazminatın davadan itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline," karar verilmiş, bu karara karşı Davalı istinaf dilekçesinde aynen'' Yukarıda dosya ve karar numarasını belirtmiş olduğum dosyayı istinaf etmek istiyorum. Gereğini saygılarımla arz ederim. '' şeklinde beyanda bulunmuştur. İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava; ayıplı ikinci el araç satışından kaynaklanan değer kaybı bedelinin tahsili talebine ilişkindir. 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nun 207. maddesine göre; Satış sözleşmesi, satıcının, satılanın zilyetlik ve mülkiyetini alıcıya devretme, alıcının ise buna karşılık bir bedel ödeme borcunu üstlendiği sözleşmedir....
Öte yandan 4822 sayılı Kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesinin 3. fıkrasında da, “İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10. maddenin beşinci fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. Ayıplı malın neden olduğu zarardan dolayı birden fazla kimse sorumlu olduğu takdirde bunlar müteselsilen sorumludurlar. Satılan malın ayıplı olduğunun bilinmemesi bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz.” Hükmü bulunmaktadır....
TAZMİNAT DAVASI"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Silivri Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 15.06.2004 gün ve 2002/295 E-2004/1125 K. Sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 05.06.2006 gün ve 2006/1222-5999 sayılı ilamı ile; (“ “...Davacı vekili, müvekkili şirketin 30.07.2001 ile 18.01.2002 tarihleri arasında davalıdan satın alınan kalorifer yakıtının ayıplı olduğunu malın ayıplı olduğunun yapılan tahlil sonucu tesbit edildiğini ayıplı mal nedeniyle davalıya fazla ödemede bulunduklarım ve kalorifer sisteminde malın ayıbından dolayı arıza meydana geldiğini ve bunun için de masraf yaptıklarını iddia ederek fazlaya dair haklar saklı kalarak 40.000.000.000.TL. nin tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....