Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, asıl davanın kabulü ile sözleşmenin devamına, sözleşmenin geçerli olduğuna karar verildiği için teminatın iadesi ile ilgili isteğin reddine ve sözkonusu teminatın davalı uhdesinde bırakılmasına, birleşen davanın reddine dair verilen karar davalı-birleşen dosya davacısı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı-birleşen dosya davacısı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Yanlar arasında imzalanan 10.12.1998 tarihli sözleşme ile davacı Vakıf davalı kuruma ait taşınmaz üzerinde bulunan yalı köşkü binasının inşa, iç dekorasyon ve çevre düzeni işlerini yapmayı üstlenmiş, bedel olarak da bu yerin sosyal ve kültürel kullanımı esas olmak üzere genel ahlaka, kanun ve yönetmeliklere aykırı olmamak kaydıyla çok amaçlı salon olarak kullanılması, 25 yıl sonra yapılan...

    - K A R A R - Asıl ve birleşen davalar, ayıplı araç nedeniyle sözleşmenin feshi ile bedelin iadesi veya tenzili ve uğranılan zararın tazmini istemlerine ilişkindir. Davalı vekili, zamanaşımı süresinin geçtiğini, ayıp ihbar sürelerine uyulmadığını, dava konusu araçta üretim hatasından kaynaklanan bir ayıbın bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; davacının TTK’nun 25/4. maddesinde öngörülen 6 aylık zamanaşımı süresi ile iki ve sekiz günlük ayıp muayene ve ihbar yükümlülüklerine uymadığı, ancak aracın motor kaputunda meydana gelen boya kusurunun, üretim aşamasında ya da aracın tesliminden önce gerçekleşmiş olduğu, davalının bu ayıbı aracın ilgili kısmını boyamak suretiyle gizlediği ve aracı bu şekilde davacıya teslim ettiği, ayıp hile ile gizlendiğinden 818 sy....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, yanlar arasında imzalanan sözleşmenin feshi nedeniyle davalıya verilen teminat mektubunun ve masraflarının iadesi, 2.000.000.000 TL maddi ve 2.000.000.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili, birleşen dava ise, sözleşmenin haklı feshi nedeniyle işin başkasına ihale edilmesi nedeniyle oluşan bedel farkının ve davalıya ödenen avansın iadesi istemine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen kararın Dairemizce bozulmasından sonra bozmaya uyan mahkemece her iki davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince...

        -TL bedel karşılığında davalıdan satın aldığını, müvekkilinin 2013 yılının Nisan aylarında bu daireyi satmak istediğini, kendilerine satılan dairelerin 130 m² olduğu belirtilmiş ise de dairenin aslında 57 m² olduğunu öğrendiğini, müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını bildirerek ayıplı ev satışı nedeniyle sözleşmenin feshi ve ödenen bedelinin iadesi ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir. HSYK genel kurulunun 19/03/2014 tarih ve 129 sayılı kararı ile ... Tüketici Mahkemelerinin yargı alanı ... Ağır Ceza Mahkemesi yargı çevresi ile aynı olarak belirlenmiştir. Buna göre; ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... ilçelerinin ... Tüketici Mahkemelerinin yetki alanında bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, ... Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ......

          "İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl davada ... sahibi, 25.07.2005 tarihli sözleşmenin feshi ve davalıya ödenen bedel ile cezai şart alacağının tahsilini istemiş, karşı dava ise 10.000,00 TL kâr kaybının tahsili istemiyle açılmış, mahkemece akdin feshedilemeyeceği yürürlükte bulunduğu gerekçesiyle her iki davanın da reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, BK'nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Tapu da pay devri içerdiğinden kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshi ancak taraf iradelerinin birleşmesi veya mahkeme kararları ile mümkündür....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi:Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Asıl davada ... sahibi, 25.07.2005 tarihli sözleşmenin feshi ve davalıya ödenen bedel ile cezai şart alacağının tahsilini istemiş, karşı dava ise 10.000,00 TL kâr kaybının tahsili istemiyle açılmış, mahkemece akdin feshedilemeyeceği yürürlükte bulunduğu gerekçesiyle her iki davanın da reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, BK'nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Tapu da pay devri içerdiğinden kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshi ancak taraf iradelerinin birleşmesi veya mahkeme kararları ile mümkündür....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı şirket ile 12.03.2006 tarihinde 8.955 EURO bedel ile devre tatil sözleşmesi imzalandığını, tesisin yapı kullanım izninin bulunmadığından fesih koşullarının oluştuğunu ileri sürerek sözleşmenin feshi ile ödediği 6 yıllık bedelin davalı üzerinde bırakılarak 8.411,85Euro sözleşme bedelinin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının tesisi görerek sozleşmeyi imzaladığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını, süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, sözleşmenin tarihinden 6 yıla yakın süre geçtikten sonra fesih isteminin TMK'nın 2....

                TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 08/01/2020 NUMARASI : 2018/569 ESAS - 2020/6 KARAR DAVA KONUSU : MALIN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN ALACAK KARAR : Antalya 3....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının davalı yüklenici aleyhine temlik (satış) sözleşmesi gereğince ödenen bedelin iadesi için ilamsız icra takibi yaptığı, takibin kesinleştiği, yapılan bu icra takibi dikkate alındığında, artık davacının seçimlik hakkını sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesi yönünde kullandığının kabulü gerektiği, bu aşamadan sonra davacının kullanmış olduğu seçimlik haktan dönerek bir diğer seçimlik hak olan tapu iptâl ve tescil talebinde bulunmasının mümkün olmaması gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

                  Davacı taraf açıkça sözleşmenin yüklenicinin kusuru nedeniyle feshedilip ikinci ihaleye çıkarıldığını, iki ihale arasındaki farkı, sözleşme uyarınca kararlaştırılan cezalar ile teminat mektubunun güncellenmesi nedeniyle aradaki farkı ve hastanenin gelir kaybına uğradığını ileri sürmüş ve tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece istem dışına çıkılarak bedel iadesi yönünde hüküm kurulmuş olup, taleple bağlılık ilkesine aykırı karar verilmesi hatalı olmuştur. Bu nedenlerle mahkemece yapılacak iş, davacının dava dilekçesindeki istem kalemleriyle ilgili olarak araştırma ve inceleme yapılmalı, yüklenicinin kusurunun varlığı halinde istek kalemleri değerlendirilmeli ve bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak hüküm kurulmalıdır. Karar bu nedenle bozulmalıdır....

                    UYAP Entegrasyonu