Şti. aralarındaki tüketici tarafından açılan devre tatil sözleşmesinden kaynaklı davasına dair Afyonkarahisar 1. Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesinden verilen 10/12/2019 tarihli ve 2019/364 E. - 2019/986 K. sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 08/12/2021 tarihli ve 2021/3947 E. - 2021/12646 K. sayılı karara karşı, davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2018 NUMARASI : 2015/1192 ESAS - 2018/202 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan|Tazminat KARAR : İstanbul 8. Tüketici Mahkemesinin 22/02/2018 tarihli, 2015/1192 Esas, 2018/202 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 18/10/2018 NUMARASI : 2018/32 ESAS, 2018/1007 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : İSTANBUL ANADOLU 1. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 18/10/2018 tarihli ve 2018/32 Esas, 2018/1007 Karar sayılı dosyasında verilen karar; T3 Şirketi tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılardan Şifa Tur Ltd. Şti adlı firma, 01/09/2014 tarihinde hediye tatil bahanesi ile müvekkili ücrtsiz geziye ve yemeğe davet edip daha sonra aldatıcı vaat ve taahhütler ve psikolojik baskı aldında sözleşmede belirtildiği üzere diğer davalı T3 ......
Mahkemece, taraflar arasında 20/11/2015 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, cayma hakkına ilişkin sürenin tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak ve bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği, 6502 tüketicinin korunması hakkında kanunun 47/4 ve 5 maddelerine göre satıcı veya sağlayıcı, sözleşmeyi tüketicinin imzalamayı ve sözleşme tarihi ile sözleşmenin bir nüshasını elden aldım ve 14 gün içinde satıştan vazgeçme hakkımın olduğu konusunda bilgilendirildim ibaresini tüketicinin el yazısı ile yazmasının gerektiği, böyle bir ibarenin yazılı olmadığı ve süresinde cayma hakkının kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 28/06/2018 NUMARASI : 2017/782 ESAS 2018/496 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil KARAR : İSTANBUL 11. TÜKETİCİ MAHKEMESİnin 28/06/2018 tarihli ve 2017/782E. 2018/496K. sayılı dosyasında verilen karar; davalı tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/11/2020 NUMARASI : 2020/106 2020/281 DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : TEKİRDAĞ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ 26/11/2020 tarihli ve 2020/106 Esas, 2020/281 Karar sayılı dosyasında verilen karar istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi....
Bir işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için tüketici ile satıcı-sağlayıcı arasındaki uyuşmazlığın mal ve hizmet piyasalarında bir malın mesleki ve ticari olmayan amaçla edinilmesi veya kullanılmasından doğması aranmaktadır. Somut olay değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklanmakta olup davacının Yasada tanımlanan şekilde "tüketici" ve davalının "satıcı" olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davaya bakmaya genel mahkeme değil Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. O halde mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir....
K A R A R Davacı, davalı ile aralarında 10.5.1995 tarihli devre tatil sözleşmesi yapıldığının davalının naturland tesisleri içindeki devre tatil ünitelerinden ,naturhaus ... dönemi 17.devre 33 ve 34. hafta nın kullanım hakkına sahip olduğunu,davalının devre tatil sisteminde aidat ödeme yükümlülüğünün Kullanım Yönetmeliği ile belirlendiğini, davalının 2005 yılına ait devre tatil ile ilgili işletme aidatını ödemediğini ileri sürerek başlatılan icra takibine davalının itirazının iptali ile icra inkar tazminatı istemiştir....
Dava, devre mülk sözleşmelerinin iptaliyle ödenen toplam bedelin iadesi talebini içermektedir. 6100 s.HMK.nun 50.m.sinde devre tatil sözleşmeleri ve sözleşmenin usul ve esasları,tüketicinin yasal hakları ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.Bu yasal düzenlemey göre,devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir.Tüketici, on dört gün içinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayma hakkına sahiptir.Devre tatile konu taşınmazın ön ödemeli satılması durumunda, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır. Sözleşmeden dönülmesi durumunda satıcı, sözleşme bedelinin yüzde ikisine kadar tazminat talep edebilir. Satıcı, yükümlülüklerini hiç ya da gereği gibi yerine getirmezse tüketiciden herhangi bir bedel talep edemez....
Mahkemece, davalı ... ...Aş aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle reddine, davalı ti aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiş hüküm davalılardan ... ..A.ş tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davalılardan ... ...A.ş aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davalı bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğine ve mahkemece de, davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiğine göre, davalı lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesi hükmü gereğince, 750 TL vekalet ücretinin takdiri gerekir.Davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK 370 maddesi hükmü uyarınca mahkeme kararının aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....