Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava konusu 119 ada 24 ve 61 parsel sayılı taşınmazlarda müşterek malik olan ... kendi adına asaleten ..., ... ..., ..., ...’a ( ... ) vekaleten noterde 7.10.2004 tarihinde düzenlenen satış vaadi sözleşmesi ile paylarını davalı ...’a satmışlar, Davacı da ...’dan noterde 27.4.2007 tarihinde düzenlenen sözleşme ile temlik almıştır. Borçlar Kanunun 162 ve devamı maddeleri uyarınca alacaklı Kanun veya akit ile ya da işin mahiyeti icabı olarak men edilmiş olmadıkça borçlunun rızasını aramaksızın yazılı olmak koşulu ile alacağını üçüncü kişilere temlik edebilir. Somut olayda da, davacı davalının 7.10 2004 tarihli satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan alacağını 27.4.2007 tarihli sözleşme ile temlik aldığından davasının dinlenmesi olanağı bulunmaktadır. Mahkemece, satış vaadi borçlusu tapu kayıt maliklerinin usulünce davaya dahil edilmeleri sağlandıktan sonra taraf delilleri değerlendirilip hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir....

    Yargılamalar sırasında, davaya müdahil olarak katılan ... tarafından davalı ... aleyhine açılan tapu iptali ve tescil davası sonucunda, 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/730 Esas, 2004/190 Karar sayılı ilamı ile eldeki davaya konu olan bağımsız bölümlerin ... adına tesciline karar verilmiştir. Anılan hükmün 18.05.2004 tarihinde kesinleşmesinden sonra ... tarafından 25.05.2005 tarihinde açılan karşı davada ise; Davacı-karşı davalı ...’ın, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan bakiye satış bedelini süresinde ödememesi nedeniyle çekişme konusu büro niteliğindeki bağımsız bölümlerin davacıya verilmemesi gerektiğinin tespiti ile satış bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan 25.000 YTL. tazminat ve 250.000 YTL. ecrimisilin tahsili isteğinde bulunulmuştur. Mahkemece, davacı ... tarafından açılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil isteğinin kabulü ile; çekişme konusu büro niteliğindeki bağımsız bölümlerin vaad alacaklısı davacı ......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescile ilişkin davada ... 1. Asliye Hukuk ile ... Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 22.09.2004 tarihinde açılan tarafların noterde yapmış oldukları düzenleme şeklindeki gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescile ilişkindir. Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmeleri mülkiyeti geçirim borcunu doğuran akitlerden (T.M.Y.’nın 706. m.) olup, sözleşmede belirtilen miktar ve değerin hayatın ve günün olağan koşullarına uygun olmadığı gibi kamu düzenine ilişkin görev konusu taraf iradesine bırakılmakla sözleşmede belirtilen değerin harç kaybına neden olacağı da gözetilerek, Taşınmaz Mal Satış Vaadi Sözleşmelerine dayalı uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin dava tarihindeki değere göre belirlenmesi gerekir....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2017/1121 Esas KARAR NO : 2021/868 DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 19/10/2017 KARAR TARİHİ : 01/07/2021 İş bu davanın tarihinde işlemden kaldırıldığı anlaşılmakla, dosya ele alınıp, incelendi GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava hukuki niteliği itibariyle Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır. Mahkememizde görülmekte olan davada dosyanın 03/02/2021 tarihinde işlemden kaldırıldığı görülmüştür. HMK. m. 150'de dava dosyasının işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 ay içinde yenilenmemesi halinde mahkemece re'sen davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği düzenlenmiştir. Dava dosyasının işlemden kaldırıldığı 03/02/2021 tarihinden itibaren 3 aylık süre içinde yenilenmediği anlaşılmakla davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 04/10/2016 KARAR TARİHİ : 17/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, Dosya incelendi....

            Davacının vaad alacaklısı sıfatıyla tarafı olduğu 16.10.1991 tarih, 17392 yevmiye numaralı noterde re’sen düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde vaad borçlusu, bir kısım davalılar ..., ..., ..., ... ve ...’in murisi ...’dir. Bu durumda mahkemece tapu iptal ve tescil talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yok ise de; hükmedilen tazminatın gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde vaad borçlusu konumunda bulunan ...’in mirasçılarından tahsiline karar verilmesi gerekirken davacı ile sözleşme ilişkisi bulunmayan davalı ...’ndan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

              Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 19.12.2006 gün ve 566-1123 sayılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık şahsî hakka dayalı tapu iptâli ve tescil istemine ilişkin olup davanın devamı sırasında tapu iptâl ve tescil isteminden vazgeçilmiş, satılanın teslim edilmemesi sebebiyle tazminat istenmiştir. Davacı ile davalı arsa sahibi ve davalı yüklenici arasında doğrudan bir sözleşme ilişkisi yoktur. Davacı davalı yüklenicinin taşeronu olduğunu iddia ettiği davalı ile yaptığı satış vaadi sözleşmesine dayanarak eldeki davayı açmıştır. Bu haliyle ortada eser sözleşmesinden kaynaklanan bir şahsî haktan sözedilmesi mümkün olmayıp uyuşmazlık satış vaadi sözleşmesinden kaynaklandığından hükme yönelik temyiz itirazları Yüksek 13. Hukuk Dairesi’nce incelenmelidir....

                DELİLLER : Tapu kaydı, düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi, düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, vekaletname, delil listeleri, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dava dışı Murat Aydın'a vekaleten davacı vekil T1 ile davalı arasında noterde düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesi akdedilmiş olup dava T1 adına açılmış olup HMK'nun 114/1- d maddesi uyarınca davacının dayanak satış vaadi sözleşmesinde alıcı olmadığı, satın almayı vaat eden Murat Aydın'ın vekili olduğu ve satış vaadi sözleşmesini vekil sıfatıyla imzaladığı, temsilci niteliğine sahip bulunmadığını ve davayı takip yetkisine sahip olmadığı anlaşılmakla yerel mahkemenin kararı ve gerekçesi usul ve yasaya uygun olup doğru görülmüştür....

                Dava, satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....

                  Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706 ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re'sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....

                    UYAP Entegrasyonu