Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Somut olayda konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve ipoteklerden arındırılmış şekilde ve borçsuz olarak tescil, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç bedelinin tahsili istemine konu terditli davada dava konusu 392 bağımsız bölüm nolu konut niteliğindeki taşınmazın dava açıldıktan sonra 25/08/2020 tarihinde satış edinme sebebine istinaden davacı adına tapuya tescil edildiği, taşınmazın tapu kaydında çok sayıda icrai haciz, ihtiyati haciz şerhi ve davalılar T5ve T3'nin alacaklı, davalı T10 Koza ..A.Ş.'...
Tüketici Mahkemesi’nin 2021/1018 esas sayılı dosyasının 16/07/2020 tarihli tensip tutanağı ara kararı ile tesis edilen 09/02/2021 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılması ve ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Tapu kaydı Konut satım sözleşmesi ve ekleri, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan arındırılmış şekilde tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin terkini, eksik ifa nedeniyle tazminat istemine ilişkindir....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklısı ile ipotek borçlusu ve alacaklılarının işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
Genel nitelikte yasaklama ile alacaklıların takip haklarının engellenmesinin hak ve yarar dengesini bozacağı ortadadır. Ancak somut olayda ipotek alacaklısı ile ipotek borçlusu ve alacaklılarının işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin konut satım sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve takyidatlardan arındırılmış tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece verilen tedbir kararının tüm icra işlemlerini değil sadece cebri icra yoluyla satış işlemini engeller nitelikte olduğu dolayısı ile icranın diğer yönlerden satış aşamasına kadar devamında yasal bir engel bulunmadığı, davalı aleyhine hak ve yarar dengesinin bozulmayacağı değerlendirilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil olmasza tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 11.09.2012 gün ve 2012/8683-9943 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Geçerli bir sözleşmenin ifa olanağı bulunmadığında 818 sayılı BK’nin 96 ve 106. maddeleri dikkate alınması gerekir. Somut olayda; davacılar noterden yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu payların satın alındığını iddia ederek tapu iptal ve tescil ikinci kademede tazminat talebinde bulunmuştur. Taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesi geçerlidir. Davacıların murisi Sebahat Budak ve davacı ... ile davalı ... Sezar arasında yapılan biçimine uygun satış vaadi sözleşmesi ile belirlenen bedelin davacılar tarafından nakten ve tamamen ödendiği sözleşmede belirtilmiştir....
Tüketici Mahkemesi’nin 2021/385 E. 2021/34 K. sayılı ve 11.02.2021 tarihli kararının ortadan kaldırılmasına ve davanın öncelikli talebi yönünden kabulü ile takyidatlardan ari şekilde tapu iptal ve davacı adına tesciline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Tapu kaydı, konut satım sözleşmesi ve ekleri, konut satış sözleşmesinin devir ve temlik sözleşmesi ve ekleri, keşif, bilirkişi raporu, delil listeleri, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satım sözleşmesi ile konut satım sözleşmesinin devir ve temlik sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ile tüm takyidatlardan (ipotek, haciz) arındırılmış tescil, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
Noterliğinin "düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesine konu bağımsız bölümün ve sözleşmenin devrine ilişkin protokol" ile sözleşmenin davacıya devredildiği, dava konusu bağımsız bölümün rezidans daire niteliği ile davalı Teknik Yapı ....A.Ş.adına tapuda kayıtlı bulunduğu, taşınmazın tapu kaydında davalı T3 A.Ş.'nin alacaklı, davalı Teknik Yapı ...A.Ş.nin borçlu olduğu ipotek şerhi sabittir. İpotek alacaklısı ile ipotek borçlusunun işbu dava dosyasında davalı olduğu, davacının işbu dava dosyasındaki talebinin düzenleme şeklinde satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve her türlü ipotek, takyidatlardan ari tescil, ipotek ve takyidatların fekki istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık taşınmazın aynına ilişkindir....
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Merzifon 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/392 esas, 2021/260 karar sayılı dava dosyasında verilen tapu iptali ve tescil (satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan) talebinin kabulüne karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; tapu iptali ve tescil (satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "...-Davanın KABULÜ ile, -Amasya ili, Merzifon ilçesi, Ortaova köyü, Barajaltı mevkii, -160 ada, 7 parsel, -163 ada ,1 parsel ve -165 ada, 1 parsel sayılı taşınmazlarda davalı T3 adına kayıtlı bulunan hisselerin tapu kaydının İPTALİ ile davacı T1 adına KAYIT VE TESCİLİNE, " karar verilmiştir....