Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; satışa konu araçla ilgili olarak satıcının ikametgahı noterliğinde yapılarak alıcının ikametgahı noterliğinde tescil edilen mülkiyeti muhafaza kaydıyla satış sözleşmesinin TMK.nun764.maddesi hükmüne göre geçerli olduğu,malın satış bedelinden, kalan satış bedeli alacağını rehin alacaklısı gibi rüçhanlı olarak alacağı, davacının istihkak iddiasının reddi üzerine istihkak davası açmayarak aracın satış bedeli üzerinde rüçhan hakkını muhafaza ettiği, satıcının satış bedeli alacağı için alıcıya karşı icra takibi yapabileceği ve bu icra takibi ile mülkiyetin saklı tutulmasından feragat etmiş sayılamayacağı ve netice olarak davacı satıcının bu şekilde haczettirmiş olduğu mülkiyetin saklı tutulması kaydı ile satmış olduğu mal satıldığında, alıcının şimdiye kadar ödemiş olduğu taksitler toplamı için olan hapis hakkının satışta ve paraların paylaştırılmasında öncelikli olarak nazara alınması gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.12.2004 gününde verilen dilekçe ile mirasçılar arasındaki iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi, tapu iptali, tescil ve satış vaadi sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, toplam 24 adet tapu kaydında davalı ...'a ait hisselerin 13.09.1994 günlü düzenleme gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca iptali ile adına tescilini, bu 24 adet taşınmaz tapusundan bazılarının davalı ... tarafından davalı ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.12.2004 gününde verilen dilekçe ile mirasçılar arasındaki iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi, tapu iptali, tescil ve satış vaadi sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 09.06.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, toplam 24 adet tapu kaydında davalı ...'a ait hisselerin 13.09.1994 günlü düzenleme gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca iptali ile adına tescilini, bu 24 adet taşınmaz tapusundan bazılarının davalı ... tarafından davalı ...'...
Noterliği'nin 20/08/2018 tarih ve 11292 yevmiye numaralı mülkiyetin saklı tutulması kaydı ile satış sözleşmesinin iptaline, Sözleşme konusu aracın trafik tescil kaydının iptali ile davacı adına tescil talebinin, talebin idari işlem mahiyetinde olması nedeniyle reddine, Dava konusu 34 XX 355 plakalı aracın davalıdan alınarak davacıya teslimine, dair karar verilmiştir....
Noterliği'nin 18.05.2004 tarih ve 14703 yevmiye sayılı düzenleme şeklinde gayrimenkul satış sözleşmesinin düzenlendiği, sözleşmeye konu taşınmaz satış bedelinin tamamının çeklerle davalıya ödendiği, taşınmazlar üzerinde iştirak halinde mülkiyetin bulunduğu, bu nedenle taşınmazların davacı adına tescil edilemediği, davacı tarafından, çek bedellerinin faizi ile birlikte tahsili amacıyla davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, davalı tarafından takibe itiraz edildiği, davacının fazlaya dair haklarını saklı tutarak eldeki davayı açtığı , davacının dava tarihi itibariyle ifa imkansızlığı nedeniyle müspet zararını isteyebileceği, buna rağmen ısrarla ödenen paranın faiziyle birlikte iadesinin talep edildiği, takip öncesine ait faiz isteminde bulunulamayacağı, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatının da talep edilemeyeceği, fazlaya dair kısmın ek bir dava ile istenebileceği gerekçesiyle; davacının fazlaya dair istem hakkı saklı kalmak üzere, davanın kısmen kabulüne, davalının Adana 1...
O halde, mahkemece tescil isteminin içerisinde mülkiyetin tespiti isteminin de bulunduğu gözetilerek dava dilekçesinde yevmiye numarası belirtilen kati satış sözleşmesinin bir sureti ilgili noterlikten istenerek, ileri sürüldüğü gibi dava konusu aracın noter satışı sözleşmesi ile satıldığının tespiti halinde araç mülkiyetinin davalıda olduğunun tespiti yönünde karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ileistemin tümden reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 22.2.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, mülkiyet hakkına dayanarak satış vaadi sözleşmesinin iptali ile mülkiyetin kendisine iadesi istemine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine,10.12. 2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Bu nedenle mahkemece, araç satış sözleşmesinin iptaline ve mülkiyetin tespitine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, davacının talebini de aşar şekilde trafik tescil kaydının iptali ile yeni kayıt ve tescile de karar verilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) no’lu bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) no’lu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, davalının davayı kabul ettiği, aracın trafik kaydı üzerindeki şerhlerin mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla satış sözleşmesinin tescilinden sonra konulduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, mülkiyetin saklı tutulması kaydı ile satış sözleşmesinin feshine, araç üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına, aracın davalı adına olan kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş, karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiş, mahkemenin 03/06/2015 tarihli ek karar ile, hüküm fıkrasının 2. bendindeki ''hacizlerin'' kelimesinin ''tedbirin'' olarak tashih ve tavzihine karar verilmiş, bu ek karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yerel mahkemenin 01/04/2015 tarihli kısa kararında ve gerekçeli kararında “...araç üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına,“ hükmedilmiş, karar kesinleşmiş, ancak daha sonra 03/06/2015 tarihli tashih ve tavzih ek kararı ile hüküm fıkrasındaki ''hacizlerin'' kelimesi ''tedbirin'' şeklinde değiştirilmiştir....
Mahkemece, taşınmazda iştirak halnde mülkiyet bulunması nedeni ile sözleşmenin ifa olanağının bulunmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne, 19/12/2003 tarihli Gayri Menkul Satış Vaadi sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile ilgili şerhin terkinine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, taraflar arasında imzalanan 19/12/2003 tarihli Gayri Menkul Satış Vaadi sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile ilgili şerhin tapudan terkini istemine ilişkindir. Davalı davanın reddini dilemiş, mahkemece, taşınmazda elbirliği ortaklığı bulunduğundan sözleşmenin ifasının imkansız olduğu belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Nevar ki, ... 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/257 Esas sayılı dosyasında, taşınmazın dava dışı hissedarı tarafından İştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi hususunda 03/12/2014 tarihinde dava açılmış olup, dava kabul edilmiş ve İlgili Dairesince onanarak 08/11/2016 tarihinde kesinleşmiştir....