Davalı vekili, müvekkilinin ikametgahı olan Mahkemelerinin yetkili olduğu belirtilerek yetki ilk itirazında bulunmuş, esas savunmasında, alıcı dava dışı Abdurrahman Kamiloğlu ile müvekkili arasında davacı aracılığı ile komisyon sözleşmesi düzenlendiğini, ancak satış işleminin yerine getirilmediğini, çektikleri ihtarnameyi dikkate almadıklarını, müvekkilinin sözleşmeden caymasının mümkün olmadığını satış işleminin davacı ile alıcı yüzünden gerçekleştirilmediğini, davacının tellallık ücretine hak kazanmadığını bildirmiştir....
Davacıların beyanlarından; ilerleyen süreçte oluşabilecek ve telafisi mümkün olmayan zararın önlenmesi amacıyla henüz gerçekleşmemiş, ancak gerçekleşmesi muhtemel satış işleminin iptalinin hedeflendiğinin anlaşıldığı, ancak henüz hukuk aleminde meydana gelmemiş bir işlemin iptalinin istenilmesine hukuken olanak bulunmamaktadır. Bu durumda; ortada yargılamaya konu edilebilecek herhangi bir satış işleminin bulunmaması nedeniyle, uygulama (satış) işlemi yönünden davanın incelenmeksizin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin 3. maddesinde belirtilen dayanak satış işlemi iptali için hazineye dava açıldığı dikkate alınmadan yalnızca bu işleme taraf olan diğer davalı T3 yönünden değerlendirilmesinin usule, yasa ve hükümlere aykırı olduğunu, ihtiyati tedbir kararının davalı T3'a 26.11.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı vekilinin itirazı 08.12.2021 tarihinde yaptığını, davalıya karar 26.11.2021 tarihinde tebliğ olunduğu ve bu sürenin 03.12.2021 tarihinde dolduğu açık olup yasa gereği süreye riayet edilmediğini, davacının eldeki davayı 6292 sayılı yasa uyarınca yapılan satış işleminden sonra açtığına, davalılara ait tapu kaydı idarece yapılan satış işlemi neticesinde oluştuğuna göre, dayanak satış işlemi iptal edilmedikçe tapu kaydının iptali ve tescil istemli dava açılamayacağından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulduğunu, dayanak satış işlemi iptal edilmedikçe tapu kaydının iptali ve tescil istemli dava açılamayacağının istinaf incelenmesinde...
nin aktifinde iken davalıya genel kurulda satışa izin alınmadan satışı yapılan Ankara ili Çankaya ilçesinde kain ... ada ... parseldeki iş merkezinin % 25 hissesi yönünden satış işleminin batıl olduğunun ve satış işleminin geçersiz olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. e-imza e-imza e-imza e-imza Davacı mahkememize sunmuş olduğu ıslah dilekçesi ile dava konusunu tapu iptali ve tescil olarak ıslah etmiş, dava konusu Ankara ili Çankaya ilçesinde kain ... ada ... parseldeki iş merkezinin %25 hissesinin davalı adına olan tapu kaydının iptali ile ... Turizm A.Ş. adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir....
nin aktifinde iken davalıya genel kurulda satışa izin alınmadan satışı yapılan Ankara ili ... ilçesinde kain ... ada ... parseldeki iş merkezinin %75 hissesi yönünden satış işleminin batıl olduğunun ve satış işleminin geçersiz olduğunun tespitini talep etmiş, 27.06.2019 tarihli dilekçesi ile de; dava konusunun tapu iptali ve tescil olarak ıslah etmiştir. ... Tapu Müdürlüğünden verilen cevabi yazıda; dava konusu taşınmazın ... Tapu Müdürlüğünde kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 12. maddesinde; "Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir." denmektedir. Bu düzenlemeye göre, dava konusu taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir. Yargıtay 11....
Davacının bu davadaki amacı, yaptığı icra takibi nedeniyle alacağını tahsil edebilmek için yapılan taşınmaz satışının kendisi yönünden geçersizliğini sağlamak olduğu, davacının bu hakkının ayni değil şahsi sonuç doğurduğu, davada tasarrufun iptali sebeplerinin olması halinde İİK'nun 283/1. maddesi uyarınca iptal ve tescil olmaksızın, taşınmazın haciz ve satışına karar verilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece dava konusu taşınmazın davalılar arasındaki satış işlemine ilişkin tasarrufun iptali ile davacı alacaklıya ... 23. İcra Müdürlüğü'nün 2013/18541 ve ... 25....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL VE TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, davalı ...'yi ... 1. Noterliğinin 01/04/2005 tarih 3604 sayılı vekaletnamesi ile vekil olarak atadığını, ancak davalının vekalet görevini kötüye kullanarak bilgisi dışında 269, 243, 1389, 1337, 1255, 185 ve 956 parsel sayılı taşınmazlardaki paylarını eşi olan diğer davalı ...'a satış suretiyle devrettiğini, temlikler nedeniyle kendisine para ödenmediğini, aradaki satış işleminin de muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde ise tazminat isteğinde bulunmuştur. Davalılar, vekaletname içeriğine uygun işlem yapıldığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakan ...'nin kayden maliki olduğu 30 parselde yeralan 13 numaralı bağımsız bölümü, intifa hakkını üzerinde bırakarak kızı olan davalıya satış yoluyla devrettiğini, satış işleminin diğer mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, satışın gerçek bir satış olduğunu, muvazaa olgusunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, satış işleminde muvazaa bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Antalya ili, Aksu ilçesi, … Mahallesi, … ada, … sayılı parselin 6292 sayılı Kanun kapsamında … ve … adlı kişilere yapılan satış işleminin iptali istemiyle 08.07.2022 tarihli başvurunun reddine vakî … tarih ve … sayılı işlemin ve taşınmazın anılan kişilere satışının yapılmasına ilişkin … sayılı işlemin iptali istenilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 7.2.2003 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 7.6.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 31.7.1985 günlü biçimine uygun düzenlenen taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Mahkemece, satış vaadi sözleşmenin tapuya şerhinden itibaren 5 yıl geçmesi ve satışın yapılmamış olması sebebiyle dava reddedilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. 31.7.1985 tarihli satış vaadi sözleşmesinde davalı ...'in davacı ...'...