Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır. 3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığının anlaşılmasına nazaran davacı kadın yararına hükmolunan manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanununun 52. ve 58. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK m. 174/2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise, tazminatlar ve nafakaların miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ortak çocuk 02.07.1999 doğumlu ....'...

      Talep eden tarafça ayrıca ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuştur. İhtiyati tedbirin şartları HMK'nun 389. Maddesinde düzenlenmiş olup; "Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." hükmü mevcuttur. Talep eden taraf, tedbir istemini TTK'nun 61/1 maddesine dayandırmıştır. Talep edenin tedbir istemi, karşı tarafça yapıldığı iddia edilen saldırının durdurulması ve talep edenin Biyokütle Enerji Santrallerindeki enerji üretim faaliyetlerine devam etmesi yönündedir. Tedbir isteyenin benzer nitelikteki talebine ilişkin ihtiyati tedbir kararı Manisa 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/ 329 Esas, 06/08/2020 tarihli kararıyla kaldırılmıştır....

        İlk Derece Mahkemesince; "Davacı vekilinin ihtiyati tedbir isteminin yargılamayı gerektirdiğinden reddine," karar verilmiştir. Verilen karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; ihtiyati tedbir koşullarının bulunduğunu ileri sürmüştür....

          Şti. aleyhine 08/11/2012 gününde verilen dilekçe ile ihtiyati tedbir kararı istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 09/11/2012 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne kararın niteliğine göre duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Davacı, internet sitesindeki yayın nedeniyle kişilik haklarının zarara uğradığını belirterek, sitedeki yayının tedbiren durdurulmasını istemiştir. Davalı, haksız ve yersiz açılan tedbir isteminin reddini savunmuştur. Yerel mahkemece, 09/11/2012 tensip kararıyla uyuşmazlığın esası hakkında verilecek sonuca tedbir kararı ile ulaşılamayacağından “tedbir yoluyla yayından çıkarılması” isteminin reddine karar verilmiş, karar, davacılar tarafından temyiz edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/12/2012 gününde verilen dilekçe ile isim hakkına yapılan saldırının hukuka aykırılığının tespiti, saldırının önlenmesi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/10/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA 12/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 15/03/2021 NUMARASI: 2021/179 D.İş 2021/173 Karar TALEP: İhtiyati Tedbir İhtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın talep eden vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü. TALEP: İhtiyati tedbir talep eden vekili, ...'in Youtube adlı sosyal medya platformunda https://youtube.com/... linki üzerinden paylaştığı video ile müvekkili şirketlerin tescili markası ve ürününü karalamak suretiyle haksız rekabet teşkil eden açıklamalar yaptığını, bu sebebiyle haksız saldırının bir an evvel önlenmesi ve yayının durdurulması, bu bağlamda SMK'nun 159/1. TTK'nun 61. Ve HMK'nun 389.maddeleri uyarınca ilgili URL adresine tedbiren erişimin engellenmesini talep etmiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 13/11/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile kişilik haklarına yapılan saldırının kınanmasına dair verilen 11/06/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle kişilik haklarının ihlalinden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile davalının davacının kişilik hakkına yapmış olduğu saldırının Borçlar Kanunu’nun 58/2 maddesine göre kınanmasına karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  Kararın, davalı-davacı kadın vekili tarafından maddî ve manevî tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası ile tedbir ve iştirak nafakası miktarları yönünden istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı-davacı kadın vekili tarafından maddî ve manevî tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası ile tedbir ve iştirak nafakası miktarları yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

                    Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanununun 50 ve 51 inci maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevî tazminat (TMK m. 174/2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre, tarafların ortak çocukları 2004 doğumlu Ahmet Yusuf'un ihtiyaçlarına nazaran takdir edilen tedbir ve iştirak nafakaları azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu