Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Dava, TBK 561. maddesi kapsamındaki saklama sözleşmesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir, mahkemenin kabulü de bu şekildedir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre temyiz incelemesi dairemizin görevi dâhilinde olmayıp Yargıtay 13. Hukuk Dairesine aittir. Ancak Yargıtay 13. Hukuk Dairesince de görevsizlik kararı verildiğinden görevli Dairenin belirlenmesi bakımından dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulu’na gönderilmek üzere Yargıtay Yüksek Birinci Başkanlığı’na sunulmasına, 24.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) Her ne kadar istinaf incelemesi için dosya Dairemize gönderilmiş ise de, inceleme konusu ilk derece mahkemesi kararına konu uyuşmazlık, saklama sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davasıdır. İş bölümü kararına göre her ne kadar saklama sözleşmesinden kaynaklanan alacak davaları Dairemizin görevinde ise de itirazın iptali davası görev alanımızda değildir. Dava, bu haliyle, ticari dava niteliğinde itirazın iptali davası olduğundan; Hakimler ve Savcılar Kurulunun 25.06.2020 gün ve 564-586 sayılı iş bölümü kararına göre istinaf talebini inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16-44. Hukuk Dairesine ait olduğundan, dava dosyasının görevli daireye gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Dosyanın istinaf incelemesi bakımından görevli İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 44....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 23/10/2020 NUMARASI: 2018/1046 Esas - 2020/591 Karar DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/04/2021 İstinafa konu uyuşmazlığın, saklama sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davası olup iş bölümü kararına göre saklama sözleşmesinden kaynaklanan alacak davaları dairemizin görevinde ise de itirazın iptali davası görev alanımızda değildir. Dava bu haliyle ticari dava niteliğindeki itirazın iptali davası olduğundan; Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Daireleri ve Ceza Daireleri arasındaki iş bölümüne ilişkin; 02/09/2020 tarihli ve 36826 sayılı kararına göre; "İİK'nın 67. maddesine göre açılan ticari dava niteliğindeki itirazın iptali davaları sonunda verilen hüküm ve kararlar" ile ilgili istinaf incelemesi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16.-44....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 15/12/2020 NUMARASI : 2019/703 2020/659 DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) Her ne kadar istinaf incelemesi için dosya Dairemize gönderilmiş ise de, inceleme konusu ilk derece mahkemesi kararına konu uyuşmazlık, saklama sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davasıdır. İş bölümü kararına göre her ne kadar saklama sözleşmesinden kaynaklanan alacak davaları Dairemizin görevinde ise de itirazın iptali davası görev alanımızda değildir.Dava, bu haliyle, ticari dava niteliğinde itirazın iptali davası olduğundan; Hakimler ve Savcılar Kurulunun 25.06.2020 gün ve 564-586 sayılı iş bölümü kararına göre istinaf talebini inceleme görevi İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16-44. Hukuk Dairesine ait olduğundan, dava dosyasının görevli daireye gönderilmesine dair aşağıdaki karar verilmiştir. KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;Dosyanın istinaf incelemesi bakımından görevli İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 16....

          GEREKÇE: Dava; saklama sözleşmesinden kaynaklı tazminat davasıdır. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilmelidir. Buna göre; davacı ile davalı ... arasındaki ilişkinin saklama sözleşmesinden kaynaklandığı, söz konusu işlemin 6502 sayılı kanunun 3-1/1 bendi uyarınca tüketici işlemi mahiyetinde olduğu, 6502 sayılı kanunun 73/1 fıkrası uyarınca tüketici işleminden kaynaklı uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde çözümleneceği ve aynı kanunun 83/2 fıkrası uyarınca görev hususuna ilişkin düzenlemelerin çatışması halinde tüketici mahkemesinin görevli olacağının açıkça belirtildiği hususları birlikte değerlendirildiğinde davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

            GEREKÇE: Dava; saklama sözleşmesinden kaynaklı tazminat davasıdır. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilmelidir. Buna göre; davacı ile davalı ... arasındaki ilişkinin saklama sözleşmesinden kaynaklandığı, söz konusu işlemin 6502 sayılı kanunun 3-1/1 bendi uyarınca tüketici işlemi mahiyetinde olduğu, 6502 sayılı kanunun 73/1 fıkrası uyarınca tüketici işleminden kaynaklı uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde çözümleneceği ve aynı kanunun 83/2 fıkrası uyarınca görev hususuna ilişkin düzenlemelerin çatışması halinde tüketici mahkemesinin görevli olacağının açıkça belirtildiği hususları birlikte değerlendirildiğinde davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

              Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasındaki saklama sözleşmesinden kaynaklı olarak davacının davalıya saklama hizmeti verdiği; benimsenen bilirkişi raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere, usulüne uygun tutulan davacı taraf ticari defter ve kayıtlarına göre, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 531.249,00 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın HMK'nın 222/3.maddesi gereği defter ibrazından kaçındığı, bu durumda davacı defterlerinin sahibi lehine kesin delil olarak kabulü gerektiği ve bu nedenle ticari defterlerdeki asıl alacak talebinin yerinde olduğu; davacı tarafın ise takipten önce davalının temerrüde düşürüldüğünün davacı tarafça ispatlanamadığı; bu durumda davalının takip tarihi itibariyle temürrüde düşürüldüğünden işlemiş faiz isteminin yerinde olmadığı anlaşıldığından benimsenen bilirkişi raporu ile tespit edilen toplam 531.249,00 TL asıl...

                DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; kiralık kasa sözleşmesinden (saklama sözleşmesinden) kaynaklanan zararın tazmini istemine ilişkindir. ( Emsal Yargıtay 11. HD'nin 10/11/2015 tarih, 2015/4801 Esas ve 2015/11778 Karar sayılı ilamı) Davacı dava dilekçesinde özetle davalı bankanın Kulu Şubesinden kasa kiralıyarak içerisine ziynet eşyalarını davalı banka tarafından saklanmak üzere koyduğunu ancak bankanın saklama yükümlülüğüne aykırı davranarak ziynet eşyalarını bir başkasına teslim ettiğini bildirerek alacak talebinde bulunmuştur. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi tarafından davanın bankacılık sözleşmesinden kaynaklandığı ve bu tür davalarda dairemizin görevli olduğu gerekçesiyle aidiyet kararı verilmiştir....

                DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, saklama sözleşmesinden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. Uyuşmazlık, saklama sözleşmesinin kurulup kurulmadığı, zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı noktasında toplanmaktadır. Saklama (vedia) sözleşmesinin tanımı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 561/1. maddesinde; “Saklama sözleşmesi, saklayanın, saklatanın kendisine bıraktığı bir taşınırı güvenli bir yerde koruma altına almayı üstlendiği sözleşmedir.” şeklinde tanımlanmıştır. Saklama sözleşmesinin konusu taşınır bir mal olup bu mal misli bir mal olabileceği gibi misli olmayan bir mal da olabilir....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Asıl dava taraflar arasında depolama sözleşmesinden kaynaklı davacı tarafça 11.04.2019 tarihli noter ihtaratına ek yapılan ve kayıp olduğu iddia edilen ürünlerin saklama sözleşmesinden kaynaklı olarak davacıya teslim edilip edilmediği, davalının deposunda iken kaybolup kaybolmadığı, bu ürünler içerisinde ekonomik değeri olmayan son kullanım tarihi geçmiş ürün olup olmadığı, icra takibine itirazın iptalini gerekip gerekmediği, iptali gerekiyor ise davacının asıl alacağının ve temerrüt varsa işlemiş faiz istemine ilişkin olduğu, birleşen davadaki uyuşmazlığın ise taraflar arasında imzalanmış olan depolama sözleşmesinden kaynaklı olarak sözleşmenin---- maddelerinde belirlenen gecikme bedeli ile sözleşmenin ----- maddesinde belirlenen elektrik zammı artış bedeli olarak tanımlanan alacaklar için sözleşme hizmet bedelinin geç ödenmesinden kaynaklı bir gecikme bedeli alacağı olup olmadığı, sözleşme sürecinde elektrik bedeline zam yapılıp yapılmadığı, yapılmış...

                  UYAP Entegrasyonu