WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti. unvanlı işyerindeki sigortalı bildirimlerinin sahte çalışmaya dayandığının, Kurum denetmenince tanzim edilen 12.06.2017 tarih 2017/BT/008 sayılı rapor ile saptandığını, sahte sigortalılık kapsamında olduğu gerekçesiyle yaşlılık aylığının iptal edildiğini ve yersiz ödenen yaşlılık aylaklarının geri istendiğini, denetmen raporu, rapor içeriğindeki belgeler, işyeri kayıtları ve tanık ifadeleri bir arada değerlendirildiğinde; söz konusu işyerinden yapılmış olan tüm sigortalı hizmet bildirimlerinin fiili çalışmaya dayanmayan ve hizmet akdinin unsurlarını taşımayan sigortalılık bildirimleri olduklarının açıkça anlaşıldığını, bu nedenle davacının talebinin, iddia ettiği çalışmasının 5510 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin 1 inci fıkrasının (a) bendi uyarınca sigortalılık kapsamında sayılmasının hukuken mümkün olamayacağını beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. C....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : TCK’nın 158/1-e, 35, 62/1, 52/2, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet TCK’nın 204/1, 62/1, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü; Hakkında verilen mahkumiyet hükmü kesinleşen sanık ....’nın, sanık ...’a yersiz sigortalılık hizmet süresi kazandırıp, emekli etmek maksadıyla Maltepe Vergi Dairesi adına sahte mühür yaptırıp, gerçek mükellefiyet içermeyen giriş bildirgesi ve sigortalılık belgesi düzenlediği, bahse konu belgelerin Ankara Bağ-Kur İl Müdürlüğü'ne ibrazı ile ...’ın belirtilen tarihlerde sigortalı göründükleri, daha sonra yapılan incelemede, vergi kayıtlarının sahte olduğu anlaşılarak sanık ...’in sigortasının iptal edildiği, sanığın bu şekilde atılı suçları işlediği...

      Davacı Kurumun, sahte sigortalılık bildirimi olduğundan bahisle sigortalılık süresini iptal ettiği sigortalılara ve hak sahiplerine yaptığı yersiz sağlık yardımlarının yasal faiziyle tahsili için sağlık yardımı yaptığı sigortalılara ve Kuruma sahte sigortalılık bildirimi yaptığını iddia ettiği işveren ve muhasebecilere eldeki davayı açtığı, Mahkemece bir kısım davalılar hakkında davanın kabulü şeklinde hüküm kurulmuş ise de bir kısım davalı hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmaktadır. Hukuk Muhakemesi Kanunu'nun “Hükmün kapsamı” başlıklı 297.maddesinin 2. bendinde “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” düzenlenmesi gereği davacının talebini yönelttiği tüm davalılar hakkında, kabul veya red yönünde verilen kararın ne olduğu belirtilmelidir....

        Dosya kapsamından, davacı Kurumca, sahte işyeri ve sahte sigortalılık incelemesi kapsamında yapılan müfettiş tahkikatı sonucu, sahte bildirim nedeniyle sigortalı ... ve hak sahiplerine yaptığı yersiz sağlık ödemelerinin, sigortalı ..., işveren ... ve serbest muhasebeci-mali müşavir davalı ...’tan tahsili amacıyla, 35.356,53 TL asıl alacak üzerinden taraflar aleyhine ilamsız icra takibi açıldığı, takibin itiraz üzerine durduğu, eldeki dava ile itirazın iptali ile takibin devamının talep edildiği, Mahkemece davanın görev yönünden reddedildiği görülmektedir. Görev konusu kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemelerce resen gözetilmesi gerekir....

          a yersiz sigortalılık hizmet süresi kazandırıp, emekli etmek maksadıyla ... Vergi Dairesi adına sahte mühür yaptırıp, gerçek mükellefiyet kaydı içermeyen giriş bildirgesi ve sigortalılık belgesi düzenlediği, bahse konu belgelerin ... Bağ-Kur İl Müdürlüğü'ne ibrazı ile F.. Ç.. ve P.. Ç..'ın belirtilen tarihlerde sigortalı göründükleri, daha sonra yapılan incelemede, vergi kayıtlarının sahte olduğu anlaşılarak temyiz dışı sanıkların sigortalarının iptal edildiği anlaşılmakla, eyleminin zincirleme şeklinde teşebbüs aşamasında kalan nitelikli dolandırıcılık ve zincirleme şeklinde resmi evrakta sahtecilik suçlarını oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir....

            yi, yeni çıkan yasanın getirdiği olumsuzlukları bertaraf etmek amacıyla, eczanede çalışıyormuş gibi göstererek içeriği itibari ile sahte işe giriş bildirgesi düzenlenmesinden ibaret eylemin, kamu kurumu aleyhine dolandırıcılık ve resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu oluşturacağı iddia olunan somut olayda, Hakkında sahte olarak işe giriş çıkış bildirimi yapılmak suretiyle sigortalılık kaydı oluşturulan D... G...'...

              Şti. 15/04/2009- 30/12/2013 tarihleri arasında sahte sigortalılık araştırması kapsamında yapılan incelemelerde 26/01/2013 tarihli 2013/o.ü/235 Sayılı denetmen raporunda davalı T3'nun sigortalılığının sahte olduğunun tespit edildiğini, -Bu tespitlerin bir çok kişinin beyanına ve evraklarına istinaden düzenlendiğini, -Eksik inceleme neticesinde verilen kararın hatalı olduğunu, -Yerel mahkemece verilen kararın kaldırılmasını talep ederek istinaf talebinde bulunmuştur. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava itirazın iptaline ilişkindir. İşbu dava feshin geçersizliğinin tespiti ve işe iade istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve resen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucunda; Davacı tarafından sahte sigortalılık araştırması kapsamında yapılan incelemelerde SGK Bartın İl Müdürlüğü'nün 26/01/2013 tarih ve 2013/O.Ü/235 sayılı raporu ile davacının Teksür-Pa Teks. Ürn. İth. İhr. Ltd. Şti.'...

              Dosya kapsamından, davacının, 01.01.1989 – 30.06.1994 tarihleri arasındaki 1479 sayılı Kanuna tabi zorunlu sigortalılığının, sahte vergi kaydına dayandığı ve 1479 sayılı Kanuna tabi zorunlu sigortalılığının 26.10.1999 varide tarihli giriş bildirgesi ile tescil edildiği anlaşıldığından, davacı hakkında 4721 sayılı Medeni Kanunun 2 ve 3'üncü maddelerinde ifadesini bulan iyiniyet hükümlerinin uygulanamayacaktır. Bu nedenle davacının 01.01.1989 – 30.06.1994 tarihleri arasında isteğe bağlı sigortalılığı kabul edilemez. Mahkemece, davacının prim ödemeleri araştırılarak, prim ödemelerine istinaden geriye dönük sigortalılık kazanılamayacağı ancak; davacının prim ödemeye başladığı tarih yazılı talep olmasa bile, isteğe bağlı sigortalılık iradesi yerine geçeceği dikkate alınıp, isteğe bağlı sigortalılıkta prim ve her türlü borçların ödenmesi halinde bu sürelerin sigortalık süresi olarak değerlendirilmesi 1479 sayılı Kanunun isteğe bağlı sigortalılığı düzenleyen 79'uncu maddesi ile ......

                a ait 1081378 sicil numaralı işyerinden 16.03.2010 – 07.03.2012 dönemlerinde davalı Kuruma sigortalılık bildirimleri gerçekleştirilen davacıya 506, 3201 ve 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalılıkları üzerinden, 2829 sayılı Kanun uygulanıp hizmet birleştirmesi yapılarak, 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince 01.11.2014 günü itibarıyla 8793 gün üzerinden yaşlılık aylığı bağlandığı, bildirimlerin gerçekleştirildiği anılan işverene ait işyeri hakkında Kurumca yapılan denetim ve araştırma sonrasında düzenlenen 07.08.2015 tarihli denetmen raporuna dayanılarak davacının söz konusu hizmetlerinin sahte işyeri üzerinden fiili çalışmaya dayanmayıp gerçeğe aykırı olduğu belirlenerek, bildirimlerinin ve tahsis koşullarını yitirmesi nedeniyle de aylığının iptal edildiği, Mahkemece aylık bağlama koşulları irdelenmeksizin haksız sigortalılık nedeniyle kurum işleminin yerinde olduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

                  Somut olayda, muris adına sahte vergi kaydı oluşturulduğu,buna dayanılarak gerçekte sigortalılık koşulları taşımayan muris adına giriş bildirgesi düzenlendiği ve Bağ-kur kaydının yapıldığı açıkça ortadadır. Sigortalılık koşullarının olmadığı durumda prim ödemek sureti ile hak sahibi sıfatı olmak da mümkün değildir. Buna göre; hak sahibi olmadığı anlaşılan davalının, 5510 sayılı Yasa'nın 96.maddesine göre iade ile yükümlü olduğu tutar ve faizi saptayarak sonuca göre karar vermek gerekirken hükümde yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuştur. O halde davacı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküım bozulmalıdır. Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu