Hukuk Dairesi) 15.11.2018 tarih ve 2016/3939 E., 2018/5326 K. sayılı kararıyla, bedeli paylaşıma konu taşınmaza, davacı ile senedin keşidecisi eski eşi arasındaki süregelen uyuşmazlıklar nedeniyle, 18.10.2007 tarihinde aile konutu şerhi konulduğu, davalının alacağının dayanağı olan bonoya dayalı olarak girişilen icra takibinin tarihinin ise 12.03.2008 tarihi olduğu, bu itibarla, davacının davalıya karşı muvazaa iddiasında bulunabileceği, bu durumda, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü davalı alacaklıda olduğundan, davalı temlik alacaklısı ...'e, temlikinin gerçek bir borç ilişkisine dayalı olduğunu ispat etmesi için imkan tanınması, bu husustaki savunma ve delilleri araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, tanık beyanlarına göre, borç ilişkisinin gerçek bir alacağa ilişkin olduğunun ispat edildiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....
iddiasına dayalı olarak açılan sıra cetvelinin iptali ve sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün davalıda olduğunu, ayrıca Ordu 2....
Mahkemece, iddia, savunma, deliller ve tüm dosya kapsamına göre; Muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün alacağına itiraz edilen alacaklıda olduğu, alacağın gerçek bir hukuki ilişkiye dayandığının takipten önce düzenlenmiş ve birbirini teyit eden usulüne uygun delillerle ispatlanması gerektiği, her zaman düzenlenmesi mümkün olan bononun alacağın varlığını ispatlamaya tek başına yeterli olmadığı, ispat yükü altında olan davalıların yukarıdaki ilkelere göre ispat vasıtası olabilecek herhangi bir belge sunmadıkları gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili ve davalı S.....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, satışın kesinleşmiş icra takibi üzerine yapılan ilanlar neticesinde yapılmış olması nedeniyle usulüne uygun olduğu, muvazaa iddiasına ilişkin olarak dosyada herhangi bir kayıt ve belge bulunmadığı, haciz tarihi daha önce olan davalı ile, davacının takibine dayanak davayı açma tarihi önce olduğundan, davacı arasında satış bedelinin alacak oranı nazara alınarak garameten paylaştırılması gerektiği belirtilerek, davanın kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili ve davalı ... vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraza ilişkindir. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih : 10.12.2007 No : 175-453 Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı vekili müvekkili ile dava dışı borçlunun aynı iş çevresinde olduklarını, sürekli biçimde alış veriş yaptıklarını ve 2.953.000,-YTL alacaklı bulunduklarını; takip dayanağı bononun ticari kayıtlarında yer aldığını ve takiplerinin davacı yanca girişilen takipten önceki tarihli olduğunu ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih :11.03.2010 No :136-66 Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı vekili borçlunun emlak komisyoncusu olduğunu, müvekkiline ait evi 43.000,-TL’ye harici sözleşme ile satın aldığını, işlemler için müvekkilinin vekaletname verdiğini ve doğabilecek zararlar için teminat bonosu aldığını, borçlunun satış bedelini ödememesi üzerine elindeki bonoyu takibe koyduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Tarih : 10.02.2010 No : 228-48 Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı vekili davacının iddialarının yersiz ve bir kısmının kıymet takdiriyle ilgili bulunduğunu, takibe dayanak kıldıkları bononun da illetten mücerret bir kıymetli evrak niteliğinde olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Tarih :07.04.2009 Nosu : 545-127 Taraflar araSındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuluP düşünüldü. -KARAR- Dava, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davasıdır. Davalı vekili müvekkili ile dava dışı borçlu arasında araç satımı ile ilgili sözleşme yapıldığını ve bedel bakımından alacaklı konuma geldiklerini; düzenlenen bonoya dayalı olarak da icra takibi yaptıklarını ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün şikayet olunan alacaklı üzerinde olduğu, şikayet olunanın alacağı varlığını ve miktarını usulüne uygun delillerle kanıtlaması gerektiği, her zaman düzenlenmesi mümkün olan bononun alacağın varlığını ispatlamaya yeterli olmadığı, şikayet olunanın yapmış olduğu icra takibinde sadece dava dışı borçlunun ... Gıda San.Tic. A.Ş de bulunan alacağına haciz işlemi başlattığı ve icra dosyasında başkaca bir işlem yapmadığı, buna göre alacağın muvaazalı olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararı, şikayet olunan temyiz etmiştir. 1- İcra ve İflâs Kanunu'nun 142 nci maddesine göre sıra cetveline itiraz davaları kural olarak genel mahkemelerde görülür. İtiraz yalnız sıraya ilişkin ise, görev İcra Mahkemesi'nindir....
Dava, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasındadır. Bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşır. Muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerekir. Takip işlemlerinin hızlandırılması, İİK’nın .... maddesi uyarınca sürelerden feragat ve haczin borçlunun beyanı üzerine konulması, tek başına muvazaayı gösteren vakıalar değildir. Muvazaa hukuki nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü, davalı alacaklıda olup, somut olayda davalı, alacağının gerçek bir alacak olduğunu, birbirini teyit eden ve takipten önce düzenlenmiş usulüne uygun delillerle ispatlamalıdır....