Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Göğüs Hastalıkları Hastanesinin 11.04.2006 tarihli raporlarına itiraz edildiğine göre, davacının meslek hastalığı nedeniyle 28.02.2001 tarihinde % 0 olarak belirlenen sürekli göremezlik oranının 5 yıl içerisinde % 10.1 artışla % 10.1 oranına ulaşmasının tıbben mümkün bulunup bulunmadığı da dikkate alınarak 506 sayılı Yasanın 109. maddesi çerçevesinde Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulundan rapor alınması, ilgililerce buna itiraz olunması halinde, Adli Tıp Kurumu yada Tıp Fakültelerinin ilgili akademik tıp konseyinden rapor alınarak hiçbir kuşku ve duraksamaya yol açmayacak biçimde meslekte güç kayıp oranının saptanmasından sonra davacının tazminatının belirlenmesi gerektiği açıktır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde ve özellikle davalı vekilinin sürekli göremezlik oranına ilişkin itirazları usulünce araştırılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

    GEREKÇE Dava, sürekli göremezlik oranının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir....

    Bozma ilamında da belirtildiği üzere 09.12.2005 tarihinde yapılan kemik ölçümünde, davacıda osteopeni olduğu, kırık riskini azaltmak için tedaviye başlanılması gerektiği dosya içerisindeki kemik ölçüm raporunda belirtilmiş ve davalı tarafça davacıda belirlenen göremezlik oranında bunun etkisinin bulunduğu ileri sürülerek sürekli göremezlik oranına itiraz edilmiştir. Mahkemece uyulan bozma sonrasında sürekli göremezlik oranının incelenmesinin istendiği Adli Tıp 3. İhtisas kurulu davalının sürekli göremezlik oranının % 42,00 olduğunu bildirmiştir. Ancak raporda davacıda tespit edilen osteopeninin mevcut göremezlik oranına etkisinin bulunup bulunmadığı varsa oranı hakkında bir açıklama ve inceleme yoktur. Hal böyle olunca da davacıdaki osteopeninin kırığa giderek göremezliğe etkisinin olup olmadığının incelenmediği rapor ile belirlenen sürekli göremezlik oranı esas alınarak tazminatın belirlenmesi hatalı olmuştur....

      İhtisas Kurulundan alınacak rapor ile Yüksek Sağlık Kurulu Kararı arasında sürekli göremezlik oranına yönelik görüş ayrılığı bulunduğu takdirde çelişkinin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp Genel Kurulu'na gönderilerek çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekir. Yapılacak ; olayın Kurumca kazası kabul edilmesi nedeniyle davacının gelir bağlanması amacıyla Kurumu başvurusu, sürekli göremezlik oranını belirleyen Kurum kararı veya rapor olup olmadığını sormak, varsa gelir bağlama kararı ile sürekli göremezlik oranını belirleyen tüm karar ve raporları istemek, sürekli göremezlik oranına itiraz edilmesi halinde yukarıda yazılı prosedür doğrultusunda inceleme yapılarak davacıda oluşan sürekli göremezlik oranını kesin olarak belirlemek, davacının maddi tazminat istemiyle açtığı bir dava varsa dosyayı getirtmek ve sonucuna göre karar vermekten ibarettir....

        in kazası sebebiyle sürekli göremezlik oranına itiraz ile davalının sürekli göremezlik oranının tespiti istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

          Sigortalıya göremezlik geliri bağlanmış ise işveren konumundaki davacının, göremezlik oranına itiraz etmesinde hukuki yararı vardır ancak, maluliyet sigortasından aylık bağlanması halinde Kurumca işverene rücu imkanı veren yasal düzenleme bulunmadığından maluliyet oranına itirazda davacının hukuki yararı yoktur. Mahkemece, sigortalının hangi koldan gelir/aylık talebi olduğu Kurumdan sorularak belirlendikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.  O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 03.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Sürekli göremezlik oranındaki artışa bağlı olarak değişime uğrayan gelir, düşük göremezlik oranı nedeniyle bağlanmış olan başlangıçtaki gelir olup; gelir hesabındaki unsurlardan biri olan göremezlik oranındaki değişim karşısında, başlangıçtaki gelirin, değişen göremezlik oranına uyarlanması zorunluluğu bulunmaktadır. Bu durumda, peşin sermaye değerli gelirin, gelir başlangıç tarihi(01.07.2009) itibarıyla, artan göremezlik oranına(%44,2) göre belirlenmesi; yeni oran üzerinden belirlenmiş olan bu peşin sermaye değerli gelirden, gelir başlangıç(01.07.2009) tarihinden sürekli göremezlik derecesinin yükseldiği (02.04.2013) tarihe kadar ödenen gelirin, düşük göremezlik oranı ile artan göremezlik oranı arasındaki fark göremezlik oranına(%13) karşılık gelen miktarının mahsubu gerekecektir. Öte yandan başlangıçtaki gelir onay tarihinin esas alınması gereği de dikkate alınmalıdır....

              Mahkemesinin 2006/1373 Esas sayılı dosyasında davalı sigortalı tarafından davacı işveren aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açıldığı, davalı Kurumca işçinin sürekli ... göremezlik oranının % 35 olarak belirlenmesi üzerine işverenin bu orana itiraz ettiği ve mahkemece 3.12.2008 tarihli oturumda davalı işveren vekiline sürekli ... göremezlik oranına itiraz açısından dava açmak üzere kesin mehil verildiği,davalı ... veren vekilince 24.12.2008 tarihinde eldeki bu davanın açıldığı derdest olan tazminat davasında sürekli ... göremezlik oranına itiraza ilişkin bu davanın sonucunun beklendiği anlaşılmaktadır. Davalı sigortalının sürekli ... göremezlik oranının tespitinin tazminat davasında yapılması mümkün olmadığından davacı işverenin bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu ortadadır. Yapılacak ......

                DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...Ş. tarafından düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında sorumluluğu temin edilen araç ile yaya küçük başvuranın 02.06.2019 tarihinde karıştığı trafik kazasında yaralanması nedeni ile 15.10.2019 tarihinde ödenen 3.441,39 TL sürekli göremezlik tazminatının yeterli olmadığını, bakiye sürekli göremezlik tazminatı, geçici bakıcı gideri alacağı ve adli kurul rapor ücretinin ödenmediğini beyanla 5.500,00 TL geçici bakıcı gideri ve bakiye sürekli göremezlik tazminatının ve 600,00 TL rapor ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, bilirkişi raporu sonrasında talebini bedel artırım dilekçesiyle toplam 44.561,70 TL'ye artırmıştır. II....

                  Bu durumda, peşin sermaye değerli gelirin, gelir başlangıç tarihi itibariyle, düşen göremezlik oranına göre belirlenmesi; yeni oran üzerinden belirlenmiş olan peşin sermaye değerli gelire, gelir başlangıç tarihinden sürekli göremezlik derecesinin düştüğü tarihe kadar ödenen gelirin, yüksek göremezlik oranı ile düşen göremezlik oranı arasındaki fark göremezlik oranına karşılık gelen miktarının ilavesi gerekecektir. Öte yandan, faiz başlangıç tarihi olarak başlangıçtaki gelir onay tarihinin esas alınması gereği de sürecektir....

                    UYAP Entegrasyonu