Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVANIN KONUSU: Marka (Marka Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) İSTİNAF KARAR TARİHİ: 17/06/2021 6100 sayılı HMK'nın 352.maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İlk Derece Mahkemesinin 2020/28 Esas sayılı dosyasında marka hükümsüzlüğüne ilişkin olarak açılan davaya, karşı dava olarak açılan sözleşmenin haksız olarak feshi nedeniyle maddi ve haksız suç isnadı nedeniyle manevi tazminat davasının asıl davadan tefrikine karar verildiği, istinaf başvurusuna konu eldeki davanın, marka kullanımına ilişkin sözleşmeden kaynaklanan tazminat talebine ilişkin olduğu anlaşılmıştır....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, kira sözleşmesinin haksız feshinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 6.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 14.4.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Taraflar arasında, 01/12/2015 tarihli 5 yıl süreli "LPG ile Çalışan Karayolu Taşıtları İçin İkmal İstasyonu Bayiliği Sözleşmesi" akdedildiği, sözleşmenin 32.maddesinde Bayi'nin süresinden önce sözleşmeyi haksız olarak feshetmesi halinde mahrum kalınan kâr ile cezai şart talep edebileceğinin kararlaştırıldığı, kararlaştırılan cezai şartın (ifa yerine cezai şart) dönme cezası niteliğinde olduğu, TBK 179/3. maddesine göre, borçlunun, borcu ifa yerine bizzat cezai şart ödemek suretiyle borçtan kurtulma olanağına sahip olduğu, ancak sözleşmede dönme cezası ile birlikte mahrum kalınan kâr tutarının da talep ediebileceğinin kararlaştırıldığı, sözleşmenin haksız surette feshi halinde davacı alacaklının cezai şart ile birlikte tazminat talep edebileceği anlaşılmaktadır....

        Taraflar arasında, 01/12/2015 tarihli 5 yıl süreli "LPG ile Çalışan Karayolu Taşıtları İçin İkmal İstasyonu Bayiliği Sözleşmesi" akdedildiği, sözleşmenin 32.maddesinde Bayi'nin süresinden önce sözleşmeyi haksız olarak feshetmesi halinde mahrum kalınan kâr ile cezai şart talep edebileceğinin kararlaştırıldığı, kararlaştırılan cezai şartın (ifa yerine cezai şart) dönme cezası niteliğinde olduğu, TBK 179/3. maddesine göre, borçlunun, borcu ifa yerine bizzat cezai şart ödemek suretiyle borçtan kurtulma olanağına sahip olduğu, ancak sözleşmede dönme cezası ile birlikte mahrum kalınan kâr tutarının da talep ediebileceğinin kararlaştırıldığı, sözleşmenin haksız surette feshi halinde davacı alacaklının cezai şart ile birlikte tazminat talep edebileceği anlaşılmaktadır....

          Davalı vekili, sözleşmenin davacı tarafından haksız olarak feshinden itibaren 1 yıl geçtiğini, davacının talebinin zamanaşamına uğradığını, davacının malı kabul etmemesi üzerine malların bozulmaması için iade alındığını, müvekkilinin davacının sözleşmeyi haksız feshinden kaynaklanan zararına karşılık davacının parasının iade edilmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davalının taraflar arasındaki elektronik yazışmaları inkar etmediği, bu yazışmalara göre davalının davacıya sattığı mercimeğin taraflar arasındaki anlaşmaya uygun evsafta olmadığı, davalının edimini ayıplı olarak ifa ettiği, BK 202. ve yeri TBK 227. maddeleri gereğince davacının ayıplı ifadan dolayı seçimlik hakkını kullanıp akitten dönme yolunu seçtiği, davacının ödediği bedelin iadesini talep edebileceği gerekçesiyle davanın kabulüne, 24.000 USD'nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hükmü davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            -K A R A R- Davacı vekili, taraflar arasında düzenlenen, çamaşır yıkama, ütüleme ve dağıtım işini konu alan sözleşmenin, davalı işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini, yapılan iş karşılığı 14.333,00 TL’nin ödenmediğini ayrıca, müvekkilinin haksız fesih nedeniyle 54.132,00 TL zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 14.333,00 TL ücret alacağının, 3.088,00 TL haksız fesih nedeniyle tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah yoluyla tazminat talebini 42.546,04 TL’ye arttırmıştır. Davalı vekili, sözleşmenin davacının kusurlu davranışları nedeniyle feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 22.10.2014 tarih ve 5028 E., 6533 K. sayılı ilamıyla, davacı tarafın haksız feshe dayalı tazminat alacağı hesabında 818 sayılı BK’nın 325....

              ye husumet düşmeyeceği, TTK 122. maddeye dayalı portföy tazminatı talebi yönünden ise davacı ile davalı ....... arasındaki sözleşme ilişkisinin sona erdiği, sözleşmenin haklı bir neden haricinde sona erdirilmesi durumunda tek satıcıya münasip bir tazminat ödenmesi hakkaniyet gereği ise de, somut olayda sözleşmenin haksız feshedildiğinin söylenemeyeceği, sözleşmenin feshinden 6 ay sonra davalı .........'nın başka bir şirketle aynı mahiyette sözleşme yapmasında yasal engel bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir....

                DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Eldeki dava, acentelik sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasıdır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Mahkemenin kabulüne göre, dava, iş akdinin feshinden sonra taraflar arasında işçi-işveren ilişkisi olmayan dönemdeki haksız fiilden kaynaklanan tazminat isteğine ilişkin olup, kararın temyizen incelenme görevi 01.02.2014 tarihinden itibaren Yargıtay 4.Hukuk Dairesine verilmiştir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 4.9.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    "İçtihat Metni" Dava, taraflar arasındaki 11/02/2008 tarihli gayrimenkul satış ve takas protokolünün feshinden kaynaklanmakta olup, asıl davada talep, sözleşmenin feshi nedeni ile daire içerisine yapılan imalatlar ile ve gayrimenkullerin devir giderleri ile takas edilen tarlanın değer kaybından kaynaklanan tazminat isteğine ilişkin olup, birleşen karşı davada ise talep, feshedilen sözleşme gereğince devri yapılan taşınmazın davalı-Karşı davacı adına olan tapusunun iptali ile davacı ... adına adına tapuya kayıt ve teciline karar verilmesine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; tazminat isteğinin kısmen kabulüne, birleşen dosyadan açılan tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmiş, karar tazminat davasının davacısı tarafından tazminat miktarına ve Tapu iptal talepli karşı davanın reddi gerektiğine hasren, birleşen dosya davacısı tarafından ise tazminat isteğine hasren temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu