Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili 04/03/2021 tarihli istinaf dilekçesinde; zorunlu dava şartı olan arabuluculuk sürecinin tamamlanmadan karar verildiğini, taşınmazın %75 oranında tamamlanmış olmasına rağmen sözleşmenin tümden geçersiz olacak şekilde değerlendirilmesinin kabul edilemeyeceğini, taşınmazın tapu devrinin 17/08/2018 tarihinde yapıldığını, bu tarihten dava tarihine kadar herhangi bir ihtar ve ihbarda bulunulmadığını, devri yapılan taşınmazdaki ayıpların gizli ayıp niteliğinde olmadığını, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: 6100 sayılı HMK'nun 355/1 maddesi uyarınca, istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Dava, gayrimenkul satış sözleşmesinin feshi, bedel iadesi ve cezai şart alacağı tahsiline ilişkindir. İlk derece mahkemesince, sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebinin kabulüne, cezai şart alacağı talebinin reddine karar verilmiş, karar taraf vekilleri tarafından istinaf edilmiştir....

Bölge Adliye Mahkemesi tarafından, eksik alım nedeniyle cezai şart talebinin, davacının sözleşmenin feshi tarihine kadar ihtirazi kayıt koymadan mal vermeye devam ettitği, son bir yıl için talepte bulunabileceği gerekçesi ile kısmen kabulüne, inkişaf bedelinin iadesi talebinin sözleşme ilişkisinin 04.07.2023'ten önce son bulduğu, sözleşmenin kullanılmayan kısmına tekabül eden tutarın iadesi gerektiği gerekçesi ile kısmen kabulüne, sözleşmenin feshi nedeniyle cezai şart talebinin ise reddine karar verilmiştir. Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir. (1) Dava, davacı ile davalı şirket arasında akdedilen bayiilik sözleşmesinden kaynaklanan asgari alım taahhüdünün ihlali sebebiyle cezai şart, inkişaf bedelinin kullanılmayan kısmının iadesi ve sözleşmenin feshi sebebiyle cezai şart istemine ilişkindir. Davacı ile davalı şirket arasında 15.10.2004 tarihli akaryakıt bayiilik sözleşmesi, 30.05.2005 tarihli taahhütname ve aynı tarihli bir protokol yapılmıştır....

    Bu durumda sözleşmenin sona ermesiyle davalının ariyetleri iade yükümlülüğü doğmuş olsa da, cezai şart hükmüne dayanak geç teslim olgusundan söz edilmesi mümkün olmadığından, cezai şart alacağı talep koşulları oluşmamıştır. Bu nedenle mahkemece davacının cezai şart alacağı talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

      Dosyaya sunulan SGK uzmanı, hukukçu , doktor bilirkişi tarafından hazırlanan bilirkişi kurulu raporunda 2012 yılı Sağlık Hizmeti Satınalma Sözleşmesinin 11.1.8. ve 7.1.1. maddelerine aykırı işlem yapıldığından cezai şart uygulamasının yerinde olduğu belirtilmiştir . Davalı kurum hasta ... için yapılan işlemin sözleşmenin 11.1.8 maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 4.000 TL cezai şart uygulamıştır. Sözleşmenin 11.1.8 maddesinin son cümlesinde "alınan ilave ücretin ilgili kişiye iadesi durumunda uygulanacak olan cezanın yarısı tutarında cezai şart uygulanır." ifadesi yer almaktadır. Hasta ... için davacının ücret iadesi bulunmadığından onun işlemi için yapılan 4.000 TL cezai şart uygulaması yerindedir. Diğer hasta ... için yapılan işlemin sözleşmenin 7.1.1 maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 10.000,00 TL cezai şart uygulanmıştır. Dosyada yer alan tutanakta hasta ...'ın babası Güven Aslan'a 60.00 TL'nin iade edildiği anlaşılmıştır....

        cezai şart istemini iki hususa dayandırdığı, birincisi sözleşmenin 12/5 maddesi gereğince davalının sözleşmeyi haklı nedenle feshetmediği, ikincisinin ise davalının satış taahhütnamesindeki asgari alım taahhüdünü yerine getirmediği hususları olduğu, davalı taraf sözleşmeyi haklı nedenle feshetmediğinden, sözleşmenin 12/5 maddesi uyarınca verilen teminatın 5 katı tutarında cezai şart ödemekle yükümlü olduğu, bilirkişi raporlarında 150.000,00 TL cezai şartın davalı şirketin ekonomik yönden mahvına sebep olmayacağının belirtildiği, davalı şirket yönünden bu tazminat tutarının her zaman ödenebilir olduğu, davacının sözleşmenin 12/5 maddesi uyarınca cezai şart istemeye hak kazandığı gözetilmeden davacının cezai şart talebinin reddine dair karar verilmesinin yerinde olmadığı, bu yönden davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü gerektiği, davacı taraf sözleşmenin 12/5 maddesi uyarınca cezai şarta hak kazandığından, ayrıca asgari alım taahüdüne ilişkin cezai şart talebinin de aynı aykırılığın...

          Açıklanan nedenler karşısında; 17/02/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporunun denetime açık, bilimsel yönden yapılan açıklamaların uyuşmazlığı giderici mahiyette olması ve hüküm kurmaya elverişli olduğu gözetilerek anılan rapor doğrultusunda davacının sözleşmeyi süresinden önce ve haksız olarak feshettiği, davalının sözleşmenin 9/2,maddesi uyarınca cezai şart alacağını istemeye hakkının doğduğu, değinlen sözleşme maddesi uyarınca cezai şart alacağının 30.379,14 TL olduğu halde davalının daha az tutarda 30.000,00 TL cezai şart alacağı tahsili yoluna gittiği, bu bağlamda davacı tarafa iadesi gereken cezai şart alacağının bulunmadığı, ayrıca cezai şart miktarı fahiş ve davacının ekonomik mahvına sebep olacak tutarda bulunmadığından tenkis taleplerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla; davacının teminat mektubundan tahsil edilen cezai şart miktarından iadesini talep edebileceği bir tutar bulunmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

            Aş'nin davamızın davacısı aleyhine açtığı taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve bayilik sözleşmesi gereğince taahhüt edilen ürünlerin taahhütte öngörülen miktarla satın alınmamasından kaynaklanan akaryakıt ve otogaz eksik alımlarından ötürü eksik ürün cezai şart ve sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan cezai şart tazminatının tahsiline ilişkin dava olup, davamızın konusu olan teminat mektubunun kısmen bu cezai şart alacağından mahsup edilip edildiği anlaşılmakla, Her iki davanın tarafları ve sözleşme konuları aynı olup, dava konusu teminat mektubunun haksız olarak parya çevrilip çevrilmediği ve istirdatı gereken miktarının belirlenmesi cezai şart miktarının belirlenmesi cezai şart miktarına bağlı olması sebebi ile ... Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/... Esas sayılı dosyasında açılan davanın davamızın sonucunu etkileyebileceği kanaatine varılarak işbu davanın ... Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/......

              Taraflar arasındaki sözleşmenin 22 maddesinde “….sözleşmenin feshi akabinde işletmecinin mevcut teminatları (kesin teminat, saha teminatı, vs.) nakit ise doğrudan doğruya teminat mektubu ise nakde tahvil edilerek Etibank’ca cezai şart olarak irat kaydedilir. Eti Bankın yeniden sözleşme yapması dolayısıyla ortaya çıkabilecek zararlar ve varsa diğer zararları ve alacakları ayrıca işletmeciden tahsil edilir. Akte aykırılıktan fesih hariç sözleşme süresinin sona ermesine rağmen işletmecinin Eti Banka olan borçlarını ödememekte ısrar etmesi durumunda işletmenin teminatları cezai şart olarak irat kaydedilir ve mevcut borçları yasal yollardan tahsil edilir….” hükmü bulunmaktadır. Görülüyor ki, davalı sözleşmenin bu hükmüne dayanarak 296.400.00 TL tutarındaki kesin teminat miktarını cezai şart olarak nitelemiş ve nakte çevirerek idareye irat kaydetmiştir....

                Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillerle ve bilirkişi raporuna göre taraflar arasında akdedilen 01.01.2007 tarihli Yetkili Servis Sözleşmesinin 8-3-3.maddesi uyarınca, servis sözleşmesinin herhangi bir nedenle fesih edilmesi halinde davalı şirketin elinde bulunan yazarkasa mührünün davacı şirkete iadesi gerektiği yine sözleşmenin 3-2.maddesinde taraflardan birinin sözleşmenin bitimine 1 ay kala yazılı ihbar da bulunmak şartıyla sözleşmeyi fesih edebileceğinin düzenlendiği ve sözleşmenin 9.maddesin de sözleşmenin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde davalının davacıya 25.000 TL cezai şart ödeyeceğinin belirtildiği, davacı şirketin sözleşme hükmüne uygun olarak 28.08.2009 tarihinde noter ihtarı ile sözleşmeyi fesih ettiği, davalının sözleşme gereği iade etmek zorunda olduğu kasa mührünü keşide edilen ihtarnameye rağmen iade etmediği, bu nedenle cezai şart ödemekle yükümlü olduğu alacağın likit bulunduğu ve davalının itirazında haksız olduğu, davalının takiple temerrüde düştüğü gerekçesiyle...

                  sözleşmenin feshi, 5.000,00-USD cezai şart ve 22.500,00-TL yatırım tutarının iadesi hususunda İzmir ...Noterliği'nin 22/10/2018 tarihli ve ... yevmiye nolu Feshi İhbar-İhtarnamesinin keşide edildiğini, davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığından İzmir ......

                    UYAP Entegrasyonu