Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, taraflar arasında 02.01.2008 tarihli bir yıl süreli bayilik sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin (16) maddesi uyarınca taraflarca sözleşmenin uzatıldığı veya yenilendiği hususunda bir anlaşma yapılmadığı için sözleşmenin kendiliğinden sona erdiğini, sözleşmenin devamı sırasında davacının edimlerini tam olarak yerine getirmediği gibi sözleşmenin sona erdiği tarihlerde davacının müvekkiline borcu olduğunu, davanın haksız açıldığını ileri sürerek reddi gerektiğini savunmuştur....

    Mahkemece, davacının sözleşmenin tarafı olmadığı, tarafı olmadığı sözleşmenin feshinin iptalini isteyemeyeceği, davacının aktif husumet ehliyeti olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacının sahibi olduğu ... Eczanesinin davalı ile yaptığı,kurum sigortalılarına ilaç satışına ilişkin sözleşmenin Bağ-Kur İl Müdürlüğünün 16.03.2007 tarihli yazısıyla feshedildiği,fesih kararının davacıya tebliğ edildiği,dava konusu sözleşme uyarınca davalı kurum sigortalılarına ilaç verildiği dosya kapsamından anlaşılmakta olup bu hususlar çekişmesizdir.Mahkemece davacı vekilinin 04.12.2008 tarihli celsedeki feshe konu sözleşme altındaki imzanın kendileri tarafından değil dava dışı ... tarafından atıldığı yönündeki beyanı esas alınarak davacının sözleşmenin tarafı olmadığı, sözleşmenin feshini isteyemeyeceği, aktif husumet ehliyeti olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

      Taşımacılık A.Ş'ye ait yüksek hızlı trenler ile Konya Gar bağlantılı olarak davacıya ait otobüslerle kombine yolcu taşımacılığı ve bilet hizmetleri konusunda olduğu, anılan işin 1 yıl süreyle davacı firmaya yaptırılması işini kapsadığını, sözleşmenin süresinin bitimine 30 gün kala taraflardan biri sözleşmenin feshi için yazılı bir talepte bulunmadığı takdirde sözleşmenin aynı koşullarda 1 yıl süre ile uzatılmış sayılacağının ancak sözleşme süresinin süre uzatımları da dahil toplam 3 yılı geçemeyeceğinin kararlaştırıldığı görülmüştür....

        - K A R A R - Davacı vekili, davalı tarafından ...... 1 ay önceden haber verilmeden sonlandırıldığı iddiası ile sonraki bir yıllık dönem için yeminli mali müşavirlik ücretinin talep edildiğini, davanın hakem heyeti tarafından görülerek kısmen kabul kısmen red şeklinde karar verildiğini, kararın 6100 Sayılı HMK'nun 439. maddesi gereğince usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflar arasında sözleşmenin 7. maddesinde düzenlenen tahkim şartının geçerli olmadığını, uyuşmazlığın tahkime tabii olmadığını, sözleşmenin 81. maddesinde görülen “zimmen sözleşmenin yenilenmesi” düzenlemesinin BK. 20. maddesine aykırı olduğunu, davalının.....ı olduğunu, davacıya odaca hazırlanmış standart sözleşmenin imzalatıldığını, odaya kayıtlı hakemlerce verilecek olması hükmün objektif ve tarafsızlığını sağlamayacağını, davanın esası yönünden ise ..... ile yıllık sözleşme düzenlemesi gerektiğinden sözleşmenin zimmen uzamadığının kabul edildiğini, sözleşmenin ise yenilenmeyeceğinin 21/01/2014 tarihinde davalıya...

          - K A R A R - Davacı vekili, davalı tarafından Yeminli Mali Müşavirlik Sözleşmesinin 1 ay önceden haber verilmeden sonlandırıldığı iddiası ile sonraki bir yıllık dönem için yeminli mali müşavirlik ücretinin talep edildiğini, davanın hakem heyeti tarafından görülerek kısmen kabul kısmen red şeklinde karar verildiğini, kararın 6100 Sayılı HMK'nın 439. maddesi gereğince usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflar arasında sözleşmenin 7. maddesinde düzenlenen tahkim şartının geçerli olmadığını, uyuşmazlığın tahkime tabii olmadığını, sözleşmenin 81. maddesinde görülen “zimmen sözleşmenin yenilenmesi” düzenlemesinin BK. 20. maddesine aykırı olduğunu, davalının...... olduğunu, davacıya odaca hazırlanmış standart sözleşmenin imzalatıldığını, odaya kayıtlı hakemlerce verilecek olması hükmün objektif ve tarafsızlığını sağlamayacağını, davanın esası yönünden ise Mali Müşavirler ile yıllık sözleşme düzenlemesi gerektiğinden sözleşmenin zimmen uzamadığının kabul edildiğini, sözleşmenin ise yenilenmeyeceğinin...

            Noterliği'nin 14/11/2016 tarih ve ... yevmiye nolu ihtarı ile müvekkili şirkete sözleşmenin yenilenmeyeceğinin ve sözleşmenin 31/01/2017 tarihinde feshedileceğinin ihbar edildiğini, ancak feshin haksız olduğunu, müvekkilinin sözleşmeden kaynaklanan tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, müvekkili şirketin sözleşmenin devamına güvenerek harcamalar yaptığını, belirtilen şartlara uygun olarak araçlar satın aldığını, sigorta ve bakım giderlerinin müvekkilince karşılandığını, sözleşmenin feshinden sonra bu araçların düşük bedelle satıldığını, ürünlerin saklanması için TAPDK ve diğer mevzuatlarda yapılan tanımlamalara uygun depo inşa edildiğini, deponun inşaatı için kredi kullanıldığını, personellerin fesih nedeniyle işten çıkarıldığını, sözleşmenin 13.maddesi hükmü gereğince müvekkilinin sözleşmenin uzun süreceğine inandığını, davacı taraf ile yapılan sözleşmenin tek satıcılık sözleşmesi niteliğinde olduğunu, müvekkilinin bu nedenle portföy tazminatı talep edebileceğini belirterek müvekkilinin...

              yazı ile sözleşmenin 5 yıl süre ile feshi ve 5.000,00 TL cezai şart uygulanması kararının iptali ile sözleşmenin geçerliliğine ve muarazanın giderilmesine karar verilmesinini talep ve dava etmiştir....

                Davacı taraf bu ihtarnamede, süresinde fesih bildirimi olmadığından sözleşmenin 01/03/2018 tarihine kadar yenilendiğini, davalı tarafından 10/04/2017 tarihinde yapılan bildirimin, sözleşmenin 8.3 maddesi uyarınca yapılan ve haklı nedene dayanmayan fesih bildirimi olduğu kabul edilerek bu tarih itibariyle sözleşmenin feshedildiğini belirterek bu madde uyarınca 9.600,00 TL'nin ödenmesini talep etmiştir. Davalı tarafından davacıya gönderilen 17/03/2017 tarihli e-mailde, fiyat ve hizmet memnuniyeti açısından sözleşme yenilenmeyeceğinin; 10/04/2017 tarihli e-mailde ise, sözleşmenin 01/03/2017 tarihi itibariyle sona erdiği belirtilerek Nisan ayı için kesilen faturanın iadesinin yapılacağının bildirildiği anlaşılmış olup e-mail içeriğine göre sözleşmenin devam etmeyeceğine yönelik davalının fesih iradesinin, davacı tarafından kabul edilmesi sözleşmenin davacı tarafından sonlandırıldığı şekilde yorumlanamaz....

                  temin ettiği özütlerle davacı şirketin markasını kullanarak piyasaya ürün sürdüğünü,sözleşmenin 15. maddesine göre ödemelerin zamanında yapılmamasının sözleşmenin kendiliğinden sona erme nedeni olduğunu ileri sürerek 15/07/1998 tarihli sözleşmenin fesholunduğunun tespitine, 5.000.000.000 TL menfi zararın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    Mahkemece, davacının sözleşme gereğince herhangi bir faaliyette bulunmadığı için, sözleşmenin davalı tarafça haklı nedenle feshedildiği, sözleşmenin 14.3 maddesi hükmünün sözleşmenin feshinin söz konusu olduğu tüm hallerde uygulanacağı, 14.3 maddesi hükmünün sadece 14.2 maddesinin yaptırımı olduğuna dair sözleşmede açık bir hüküm bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu