alamadığını, fesih nedeniyle kazanç kaybına uğradığı gibi işçilik alacaklarını ödemek için kredi kullanmak zorunda kaldığını bunun da davacının ticari yönden mahvına neden olduğunu, bu nedenle davalının dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykırı olarak davacıyı zor duruma düşürme gayesi ve hukuki tehdit kullanmak suretiyle zarara uğrattığını belirterek, sözleşmenin kalan süresi yönünden uğramış olduğu kazanç kaybına karşılık olarak şimdilik 5.000,00 TL, sözleşmenin erken feshi nedeniyle ödemiş oldukları işçi alacakları ve tazminatlara karşılık olarak fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL ile teminat mektuplarının süresi içerisinde iade edilmemesi nedeniyle uğradıkları zararlara karşılık 1.000,00 TL'nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sözleşmenin feshi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı sözleşmenin feshi davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiraya verilen yerin teslim edilmemesi nedeniyle kira sözleşmesinin feshi, bu kira ilişkisi nedeniyle davalıya ödenmiş olan güvence bedeli, emlakçı komisyon ücreti ödenmiş bulunan kira bedellerinin istirdadı, davalıda bulunan 56.000 TL bedelli çeklerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkeme sözleşmenin feshi davasının konusu kalmadığından redddine, 14.000 TL'nın davalıdan tahsiline, 56.000 TL bedelli çeklerin davacıya iadesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Tam iki yanlı (karşılıklı) sözleşmelerde, yanlardan her biri hem alacaklı ve hem de borçlu durumundadır....
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1-Dava, taraflar arasında imzalanan Elektrik Dağıtım Hatları Yapım Sözleşmesi'nin feshi nedeniyle uğranılan menfi zararın tahsili istemine ilişkin olup, bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; -Yerel Mahkemenin gerekçeli kararı taraflara 22.11.2022 tarihinde tebliğ edilmiş olduğunu, karara karşı süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurduklarını, -Yerel Mahkeme tarafından esas numarası belirtilen dosya kapsamında yapılan yargılama neticesinde tarafça terditli olarak açılan tapu iptali ve tescil davanın sözleşmenin geriye etkili feshi, menfi zararın tazmini ve tapu iptali ve tescil taleplerinin reddini, dava konusu taşınmazın bedelinin iadesine karar verilmiş olup verilen kararın usule, yasaya ve yerleşik içtihatlara aykırı olması sebebiyle kaldırılarak bozulmasının gerektiğini, -Yerel Mahkemece verilen hükümde taraflar arasında yapılan sözleşmenin geçersiz olması nedeniyle sözleşmenin geriye etkili olarak feshi talebinin ve davalı T9'ın taşınmazı iktisabında iyi niyetli üçüncü kişi olduğu gerekçesi ile tapu iptali ve tescil talebimizin reddine karar verilmiş ise de anılan karar yerleşik içtihatlara...
Bu yasal çerçevede somut olayın değerlendirilmesine, davacı, sözleşmenin tek taraflı ve haksız olarak feshi nedeni ile öncelikli taleplerinin menfi ve müspet zararlarının tahsili istemini olduğunu belirterek, şimdilik 50.000,00 TL'nin işlemiş faiziyle tahsilini talep etmiştir....
Mahkemece, alt bayilik sözleşmesinin IX. maddesine göre alt bayinin sözleşmede yer alan hükümlerin herhangi birine riayet etmediği takdirde son 1 aylık cirosu tutarındaki meblağı dağıtıcıya ödemek zorunda olduğu, cezai şart ödemekle yükümlü tarafın alt bayi davacı olduğu, davalı olan dağıtıcıdan cezai şart istenmesinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davacının cezai şart isteminin reddine, sözleşmenin feshi açısından ise, sözleşmenin sona erme başlıklı 10.2.1 maddesine göre taraflardan her birinin sözleşme süresinin sona ermesini beklemeksizin 3 ay önceden yazılı bildirimde bulunmak, doğmuş olan yükümlülüklerini yerine getirmek ve varsa borçlarını kapatmak sureti ile sözleşmeyi feshedebileceği, dosya kapsamında sözleşmenin feshi noktasında yazılı şekil şartı yerine getirilmediği için sözleşmenin ayakta kaldığı ve sözleşme devam ettiğinden sipariş yerine getirilmediğinden davacının sözleşmenin yerine getirilmemesinden kaynaklı uğradığı zararın tazmini gerektiği, Mali Müşavir Bilirkişi tarafından...
Bunun sonucu olarak yüklenicinin sözleşmenin haksız feshi halinde sözleşmenin ifa olunacağına güvenerek yaptığı masraflar ve kâr kaybını istemesi mümkündür. Ancak davalı iş sahibi idari yargı kararı uyarınca sözleşmeyi feshetmek zorunda kaldığını savunmaktadır....
tarihli ve 1207 alındı numaralı 6.984,00 TL tutarlı ek kesin teminatın da bütçeye irat kaydedildiği ve davalı firmadan tahsili gerekecek güncelleme fark tutarının 1.750,28 TL olduğunu, sonuç olarak davalı firmaya 12.571,20 TL gecikme ceza bedeli, 10.408,18 TL kesin teminat farkı ve 1.750,28 TL ek kesin teminat farkı olmak üzere toplam 24.729,66 TL tutarında hazine zararı oluştuğunu, anılan tutarın tahsili amacıyla İstanbul J.Ted.Mrk.K.lığının 19 Kasım 2018 tarihli yazıları ile tebligat yapılarak 30 günlük süre içerisinde toplam tutarın Jandarma Saymanlık Müdürlüğüne yatırmasının bildirildiğini, bugüne değin davalı firmanın herhangi bir ödeme yapılmadığından söz konusu zararın tahsili amacıyla işbu davanın açıldığını, davanın kabulü ile sözleşmenin feshi nedeniyle doğan gecikme cezası bedeli, kesin teminat ve ek kesin teminat mektubu güncelleme farkından doğan 24.729,66 TL tutarındaki hazine zararının sözleşmenin fesih tarihi olan 14.11.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt...
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R Dava, eser sözleşmesinin feshi ve menfî zararın tahsili istemlerine ilişkindir. Davalı iş sahibi, peşinat ve ilk taksidi, ihtara rağmen ödemediğinden, davacı yüklenici sözleşmenin feshinde haklıdır. Sözleşmeyi haklı olarak fesheden taraf, BK’nın 108.maddesi uyarınca verdiği şeyi geri alabileceği gibi, akdin feshinden dolayı zararının tazminini de isteyebilir. Bu maddede açıklanan zarar, menfî zarardır. Menfi zarar, sözleşmeye güvenilerek yapılan masraflar, başka bir anlatımla cepten çıkan paradır....
. - K A R A R - Dava, davacı tarafından orman emvalinin satışı için yapılıp davalı tarafından gerekli işlemler yapılmadığından iptal edilen 17.09.2010 tarihli ihale ile aynı orman emvalinin 16.12.2010 tarihinde tekrar ihaleye çıkarılmasından dolayı iki ihale arasında davacı aleyhine meydana gelen fiyat farkı ve ek zararın tahsili istemine ilişkindir. Davalı vekili, davalı müvekkilinin ikametgahı olan Sincan Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu bildirerek yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece, dava konusu olayda BK’nun 73/1.madde hükmünün uygulanmasına imkan olmadığı, sözleşmenin feshi nedeniyle sözleşmedeki yetkiye dayanılamayacağı gibi, davalının ikametgahının temel alınması gerektiği gerekçeleriyle davanın yetki yönünden reddi ile mahkemenin yetkisizliğine, görevli ve yetkili mahkeme olarak Sincan Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinin tayinine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....