KARAR Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 5.8.2005 tarihinde 4.185 EURO bedel ile 99 yıllığına devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, tatil hakkını kullanma imkanının kalmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği sözleşme bedelinin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının tesisi görerek sozleşmeyi imzaladığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, cayma hakkının süresinde kullanılmadığı, uzun süre sonra fesih hakkının kullanılmasının iyiniyet kuralı ile bağdaşmayacağı, tatil hakkını da kullandığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
KARAR Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 13.8.2005 tarihinde 5.350 EURO bedel ile 99 yıllığına devre tatil sözleşmesi imzalandığını, kendisine cayma bildirim belgesi verilmediğini, tatil hakkını kullanabilmesi için bir davetiye gönderilmediğini, tarafına tatil hakkını kullanmak uzere yer teslimi yapılmadığını, sözleşmenin haksız şartlar içerdiğini, bu nedenlerle fesih koşullarının oluştuğunu, ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödediği 3.372 euro sözleşme bedelinin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının tesisi görerek sozleşmeyi imzaladığını, kapıdan satışın söz konusu olmadığını süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....
Dosya finansal kiralama sözleşme uyarınca ödemelerin yapılıp yapılmadığı bakiye borcun bulunup bulunmadığı yönüyle davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için bilirkişiye tevdi edilmiş ve 30.10.2020 tarihli raporda özetle; taraflar arasında 03.04.2017 tarihli ve ... nolu, ilk taksit ödemesinin 18.05.2017 tarihli, 58.661 Eur + Kdv tutarlı, 49 ay kira ödemeli olan sözleşmenin akdedildiği, kiralanan malların zilyetliklerinin kiracı davalıya devredildiği, usulüne uygun ödeme ihtarının yapıldığı ve ihtarın 21.11.2018 tebliğ olduğunu, 60 günlük mehilin 21.01.2019 tarihinde dolduğunu ve böylelikle 6361 sayılı yasanın 31/1 maddesi ile taarflar arasındaki akdedilen sözleşmenin 22. Maddesinin ihlal edildiği ve sözleşmenin 21.01.2019 temerrüt tarihi itibarıyla sözleşmenin feshedilmiş sayılması gerektiğini, 6361 sayılı yasanın 32-33. Maddeleri ile sözleşmenin 44....
Dosya finansal kiralama sözleşme uyarınca ödemelerin yapılıp yapılmadığı bakiye borcun bulunup bulunmadığı yönüyle davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi için bilirkişiye tevdi edilmiş ve 30.10.2020 tarihli raporda özetle; taraflar arasında 03.04.2017 tarihli ve ... nolu, ilk taksit ödemesinin 18.05.2017 tarihli, 58.661 Eur + Kdv tutarlı, 49 ay kira ödemeli olan sözleşmenin akdedildiği, kiralanan malların zilyetliklerinin kiracı davalıya devredildiği, usulüne uygun ödeme ihtarının yapıldığı ve ihtarın 21.11.2018 tebliğ olduğunu, 60 günlük mehilin 21.01.2019 tarihinde dolduğunu ve böylelikle 6361 sayılı yasanın 31/1 maddesi ile taarflar arasındaki akdedilen sözleşmenin 22. Maddesinin ihlal edildiği ve sözleşmenin 21.01.2019 temerrüt tarihi itibarıyla sözleşmenin feshedilmiş sayılması gerektiğini, 6361 sayılı yasanın 32-33. Maddeleri ile sözleşmenin 44....
Tüketici Mahkemesince, somut olayda sözleşmenin feshi ve ödenen bedellerin iadesinin talep edildiği anlaşılmakla sözleşmenin feshi durumunda davacı üzerinde yer alan tapunun davalıya iadesi gerektiğinden bu durumda iadesi gereken taşınmazın Yalova İlinde bulunduğu, taşınmazın aynına ilişkin davalara taşınmazın bulunduğu yer mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Yalova 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla ) Mahkemesince, davalı taraflarca süresinde ve usulüne uygun şekilde yapılmış bir yetkisizlik itirazı bulunmadığı, dava konusu ihtilafın ve davacı talebinin taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğu, taşınmaz aynına ilişkin olmadığı, davanın hukuki niteliği gereği kesin yetki kuralı teşkil etmeyen ve süresi içerisinde ileri sürülmeyen yetki itirazı üzerine mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemeyeceği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....
görmemekle ve sözleşmenin artık pratik sonuçları olmayıp hayata geçirilmesi mümkün olmamakla birlikte ilgili sözleşmenin 12. maddesi “Sözleşme 2 yıl için akdedilmiştir....
a ait olan 15 numaralı daireyi yine danışıklı bir şekilde beş yıllığına kiraya verdiğini, tespit yaptırıldıktan sonra bir kısım dairelerin balkon korkulukları, pimapen pencere ve kapılarının söküldüğünü ileri sürerek, sözleşmenin ileriye etkili feshi ile yüklenicinin edimine göre devri gereken bağımsız bölümün tespiti, müdahalenin men'i, ... için 5.000,00 TL, ... için 2.000,00 TL kira bedelinin ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sözleşmenin feshi nedeniyle 2.000,00 TL müspet zarar ve ayıplı işler bedelinin tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah yoluyla talebini 658.648,75 TL'ye artırmıştır. Asli müdahil vekili, sözleşmenin süresinde bitirilmediğini, müvekkilinin sözleşmenin iptali ile doğrudan ilgisi bulunduğunu ileri sürerek, sözleşmenin iptalini talep etmiştir....
Mahkemece, davalının finansal kiralama bedellerini ödememesi nedeniyle temerrüde düştüğü, malların mülkiyetinin davacıda olması nedeniyle akdin feshi sonucunda davacıya iadesi gerektiği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 13.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
gibi sebeplerle sözleşmenin ayakta kalmasının davacı için maddi ve manevi telafisi imkansız zararlar doğuracağını, bu nedenle dava ile sözleşmeden dönmek zorunda kalındığını, sözleşmenin ifasına başlanmadığını, dolayısıyla dava tarihi itibariyle henüz sözleşmenin ifası safhasına geçilmediğinden, davalıların her hangi bir zararının oluşmayacağını, davacının davalı adi ortaklığa 1.820.000,00 TL bedelli avans teminat mektubu, 1.040.000,00 TL bedelli avans teminat mektubu, kesin ve süresiz ......
Uyuşmazlık, sözleşmenin feshi, ödenen bedelin iadesi ve 2016 yılında ödenmiş aidat bedelinden dolayı davalının sorumlu olup olmayacağı, dava dışı şirket ile davalı şirket arasında organik bağın bulunup bulunmadığı, sözleşmenin feshi ve ödenen bedelin iadesi talebinin davalı şirketten istenip istemeyeceği, bu talep yönünden davalı şirketin husumetinin bulunup bulunmadığı hususundadır. Dairemizce 21/12/2021 tarihinde verilen kararında, açıkça davada iki farklı talebin söz konusu olduğu, dolayısıyla husumetin hangi talep yönünden kabul edildiğinin açık olmadığı gerekçesiyle kaldırma kararı verilmiştir. Mahkemece bu karara karşı duruşma açılmaksızın dosya üzerinden inceleme yapılarak ve bir önceki kararından farklı tüm delillerin gerekçelendirilerek organik bağın bulunduğundan bahisle sözleşmenin feshi ile ödenen bedelden davalı şirketin sorumlu olacağı yönünde karar verildiği anlaşılmıştır. Dosyada toplanan delillerde sözleşmenin dava dışı şirket tarafından imzalandığı açıktır....