Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu hale göre davalı yüklenicinin sözleşmeye ve projeye aykırı bina inşa ederek edimini ifada temerrüde düştüğü ve binanın yasal hale getirilme imkânının da bulunmadığı, sözleşmenin fesih koşulları oluştuğu ve bu yönde talep de bulunduğu halde fesih isteminin reddine karar verilmesi doğru olmadığı gibi; davacı arsa sahibi müdahalenin önlenmesi ve kâl isteklerinde de bulunmuştur. Dava konusu taşınmazda taraflar dışında başka paydaşların ve hatta ikamet edenlerin bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Şu hale göre, davacıya uygun süre verilerek, diğer tapu paydaşları ve ikamet edenler aleyhine müdahalenin men'i ve kâl davası açması sağlanıp eldeki dava ile birleştirilerek, bu talepler hakkında toplanacak deliller çerçevesinde bir karar verilmesi” gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi istemine de ilişkindir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatı) DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi K A R A R Tüketici Mahkemesi sıfatı ile Mahkemece sözleşmenin feshinin geçerli olduğu kabul edilerek müdahalenin men'i kararı verilmiştir. Dava şartı sözleşmesinin feshi nedeni ile tahliye istemine ilişkin olmakla, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen, 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 01.02.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 15.01.2007 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin önlenmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 07.08.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteminin dava değeri yönünden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 01.04.2006 tarihli kira sözleşmesine dayanılarak sözleşmenin tarafı olmayan davalının kiralanandan tahliyesi istemiyle açılmıştır. Davalı, davacının kiraladığı ve tahliye talebinde bulunduğu yerin yapının ortak alanlarından olduğunu, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının aktif dava ehliyeti olmadığı gibi, ortak alan olan yerden tahliye talebinde bulunulamayacağını bahisle dava reddedilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, 235 parsel sayılı taşınmazda yer alan meskenin rıza ve muvaffakatı olmaksızın davalılar tarafından kullanıldığını, sözlü ve yazılı ihtarına rağmen kullanıma son vermediğini ileri sürerek taşınmazın tahliyesi ile 2006-2010 yılları için belirlenen ecrimisilin tahsilini istemiştir. Davalılar, haksız bir müdahalenin söz konusu olmadığını, taşınmaz üzerinde ...lehine intifa hakkı bulunduğunu, ...nin de eşine teban oturduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın görülebilmesi için pay ve paydaş çoğunluğun bulunması gerektiği ve davalı ...'in taşınmaz üzerinde intifa hakkı sahibi olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı....

          B) Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Düziçi Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "taraflar arasında kiracılık ilişkisinin bulunduğunun açık olduğu, bu nedenle dava konusunun kiralanan taşınmazın tahliyesi ve muhdesatın kal'i davası olduğu, iş bu dava türüne bakmakla görevli mahkeme HMK.'...

          Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 28.04.2008 gününde verilen dilekçe ile tapulu taşınmaza müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi davasının kabulüne, işgal tazminatı isteminin kısmen kabulüne dair verilen 14.04.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, 28.04.2008 tarihli dilekçesi ile 3 sayılı parselin Bakanlık tarafından davacı kooperatife tahsisi ile birlikte 15.11.2007 tarihinde davacı adına tapuya tescil edildiği, 23.11.2007 tarihli noter ihtarına rağmen işgale son vermeyen davalıların taşınmazdan tahliyesi ile birlikte ayrı ayrı 3600 YTL. ecrimisilin faizi ile tahsili istenmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi Ve Ecrimisil K A R A R Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi nedeniyle taşınmazın tahliyesi, aylık kullanım bedeli ve ecrimisil bedelinin tazmini istemlerine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarih, 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli 2019/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip, 28.01.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (13.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 03/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

              KARAR Davacı, davalı ile aralarında imzalanan 03.08.2011 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi hükümleri gereğince taşınmazın davalıya teslim edildiği, fakat davacının sözleşmede belirlenen bedeli ödemeyerek yükümlülüklerini yerine getirmediği, temerrüt nedeniyle sözleşmenin fesh edildiğinin davalı tarafa bildirildiğini ileri sürerek, taşınmaza el atmanın önlenmesi ile taşınmazın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, cevap vermemiş, duruşmalara katılmamıştır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, sözleşme hükümlerinin yerine getirilmemesi nedeniyle taşınmazın tahliyesi isteminden kaynaklanan davadır....

                DAVA Davacı; davalı ile 16.09.2011 tarihinde gayrimenkul satış sözleşmesi imzalandığını, dava konusu taşınmazın davalıya teslim tutanağı ile teslim edildiğini, davalının sözleşme gereği ödenmesi gereken taksit tutarlarını ödemediğini, davalıya banka tarafından gönderilen noter ihtarnamelerinin tebliğ edildiğini ancak taksitlerin yine ödenmediğini, sözleşmenin feshi şartların oluştuğunu iddia ederek; sözleşmenin feshini, davalı tarafça işgal edilen taşınmaza vaki müdahalenin men'ini ve taşınmazın tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı, davaya cevap vermemiştir. III....

                  Mahkemece ecrimisil talebinin kısmen kabulüne, müdahalenin meni ve kal talebinin reddine karar verilmiş olup, temyiz edilmeksizin kesinleşen hüküm, Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 21.11.2019 gün ve 2019/100114 sayılı tebliğname ile kanun yararına temyiz edilmiştir. Hükmün gerekçesinde elatma tarihinde yürürlükte bulunan 743 sayılı TMK’nun 653/son maddesi gereğince irtifak hakkı kurulmuş sayılacağından bahisle müdahalenin önlenmesi ve kal talebinin reddine karar verilmişse de; 16.05.1956 gün 1-6 esas ve karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre, kamulaştırmasız olarak taşınmazına el konulan şahıs, ilgili kamu tüzel kişisi aleyhine el koymanın önlenmesi davası açılabileceği gibi bu eylemli duruma razı olduğu takdirde taşınmazın değerinin tahsili davası da açabilir....

                    UYAP Entegrasyonu