Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sözleşmesi akdedildiğini ancak davalının sözleşme hükümlerine riayet etmediğini, böyle olunca davacının sözleşmeyi ileriye etkili şekilde feshettiğini, davalının sözleşme ile kararlaştırılan cezai şartı ödemekle yükümlü olduğunu, sözleşmenin gereği gibi ifa edilmemesi sebebiyle oluşan kazanç kaybının da tazmini gerektiğini, ayrıca davalının oluşan menfi zarardan sorumlu olduğunu beyanla, bedel artırım hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik cezai şart olarak 160.000-TL'nin, kazanç kaybı olarak 160.000-TL'nin ve menfi zarar olarak 20.000-TL'nin fesih tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili CEVAP dilekçesi ile özetle: Taraflar arasındaki sözleşmenin koşullar oluşmadan davacı tarafından feshedildiğini ve davacı şirkete karşı haksız fesih sebebiyle oluşan zararın tazmini için İzmir 4....

    Sözleşmenin geriye etkili feshi halinde bu arsa payları talep halinde arsa sahibine geri döner. Yüklenici edimini ifa ettiği oranda şahsi hak elde edebilir ve elde ettiği hakkını üçüncü kişilere devredebilir. Bütün sözleşmelerde olduğu gibi kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde de taraflar sözleşmenin kendilerine yüklediği borçları belirlenen zaman ve biçimde ifa etmek zorundadır. Buna göre yüklenicinin edimini süresinde yerine getirmemesi halinde arsa sahibinin sözleşmenin feshini isteme hakkı bulunmaktadır.Yüklenicinin fesih kararının kesinleştiği tarih itibariyle sözleşme konusu taşınmazı, arsa sahibine teslimi gerekir....

      Öncelikle sözleşme konusu taşınmazlar üzerine arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılabilmesi ve yapılan sözleşmenin paydaşları ve yükleniciyi bağlayıcı olması için tüm paydaşlarca ya da yetkili temsilcilerince sözleşmenin imzalanmış olması veya yapılan sözleşmeye "onay" verilmesi zorunludur. Sözleşmenin feshi ya da iptali davası aynı madde uyarınca "olağanüstü tasarruf" niteliğindedir. Somut uyuşmazlıkta, dosya kapsamından davacılar ve dava dışı diğer arsa malikleri ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri yapıldığı anlaşılmaktadır. Sözleşme konusu taşınmazların tapu kayıtlarında, geri alım hak sahipleri olarak görünen davacılar ile dava dışı diğer paydaşların pay devri yaptıkları davalı kooperatiften başka pay sahiplerinin bulunduğu görülmektedir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasında görülen sözleşmenin iptali davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 26.02.2015 gün ve 2014/7245 Esas, 2015/1211 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü. - KARAR - Davacı vekili, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davalı yüklenicilerin edimlerini süresi içinde yerine getirmediğini ve inşaatı bitirerek teslim etmediğini ileri sürerek, sözleşmenin ileri etkili feshi, sözleşmede fesih halinde dahi ödeneceği hüküm altına alınmış olan cezai şart bedelinden şimdilik 1.200,00 USD'nin, sözleşmeye konu işin yapılmaması ve taahhüt edilen sürede müvekkillere ait bağımsız bölümlerin teslim edilmemesi nedeniyle davacı müvekkillerin uğradıkları gelir kaybı için şimdilik 8.000,00 TL tazminatın, 06.11.2013 havale tarihli ıslah dilekçesiyle de 718.480,00 USD cezai şart...

          Görülüyor ki, davalılar arasındaki sözleşme feshedilmiş, ancak davalılar feshedilen sözleşmenin tasfiyesini teminen 29.11.2007 tarihli “sulh sözleşmesi” başlıklı belgeyi düzenlemişlerdir. Bu belge içeriğinden, 15.09.2000 tarihli sözleşmenin ileriye etkili olarak feshedildiği anlaşılmaktadır. Feshin ileriye veya geriye etkili olması ayrımı, yüklenicinin yapımını yüklendiği inşaatı kısmen tamamlaması, fakat temerrüdü yüzünden teslim edememesi halinde tasfiyenin nasıl yapılacağı ile ilgilidir. Çünkü eğer feshin sonuçları geriye etkili olacaksa, sözleşme yokmuşçasına tasfiye edileceğinden yüklenici inşaattan yapamadığı kısma orantılı arsa payı değil, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre imal ettiği inşaatın bedelini alabilir. Fakat fesih ileriye etkili kabul edilirse, imalat oranına paralel arsa payının devri istenebilir. Bu husus, 25.01.1984 tarihli ve 3/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında ayrıntılı olarak tartışılmıştır....

            Öte yandan sözleşmenin "Gecikme halinde uygulanacak cezalar ve sözleşmenin feshi" başlıklı 25.1 maddesinde bu sözleşmede belirtilen süre uzatım halleri hariç, yüklenicinin sözleşmeye uygun olarak işi süresinde bitirmediği takdirde 10 gün süreli yazılı ihtar yapılarak gecikme cezası uygulanacağı, 25.2 maddesinde yüklenicinin sözleşmeye uygun olarak işi süresinde bitirmediği takdirde gecikilen her takvim günü için sözleşme bedelinin onbinde altı oranında gecikme cezası uygulanacağı, 25.3 maddesinde de ihtarda belirtilen sürenin bitmesine rağmen aynı durumun devam etmesi halinde ayrıca protesto çekmeye gerek kalmaksızın kesin teminatın gelir kaydedilip, sözleşme feshedilerek hesabın genel hükümlere göre tasfiye edileceği kararlaştırılmıştır....

            Mahkemece, eksik ... bedeline yönelik talebin reddine, gecikme tazminatı talebinin kabulüne,7.000DM gecikme tazminatının ödetilmesine, karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı müteahhitten satın aldığı taşınmazda sözleşme gereğince eksik ... bulunduğunu ileri sürerek eksik ... bedeli 3.000YTL’nin davalıdan tahsili için talepte bulunmuş, mahkemece fesih bildiriminde bulunulmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir. Davacının davalı müteahhitten 28.12.1998 tarihli harici sözleşme ile bağımsız bölüm satın aldığı,tapu devrinin yapıldığı, taşınmazda eksik ... bulunduğu dosya kapsamından anlaşılmaktadır....

              Davacı arsa sahibi davalı yüklenici ile aralarında adi yazılı şekilde kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını bildirdiği ve yazılı sözleşme ibraz ettiği, mezkur sözleşme resmi şekilde yapılmadığından geçersiz dahi olsa edimlerin ifa edilmesi halinde sözleşmenin geçersizliğini ileri sürmenin iyiniyete aykırı olacağı, sözleşmenin feshine ilişkin taraf iradelerinin buluşmaması halinde fesih mahkeme kararıyla neticelendirilecek olup davaya konu talebin ancak yapılan yargılama sonucunda oluşacak mahkeme hükmünün peşinen elde edilmeye matuf olduğu, bu durumun yüklenicinin edimini ifasını akamete uğratacağı anlaşılmakla, yüklenicinin dava sırasında inşaatı tamamlaması halinde temerüdü ortadan kaldırdırıp kaldırmayacağının da yargılamaya göre değerlendirilip buna göre sözleşmenin geriye etkili feshi koşulları da tartışılacağından inşaatın tedbiren durdurulması talebinin reddi kararı yerindedir....

              - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkilleri arsa malikleri ile davalı yüklenici arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesine göre teslimin 31.12.2009 tarihinde yapılması gerektiğini, ....parsellerdeki villa yapımına hiç başlanmadığını, diğerlerinde gecikme bulunduğunu ileri sürerek, sözleşmenin inşaat işine hiç başlanmayan parseller yönünden feshini, gecikme tazminatı ile cezayı aşan zararın tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmede 27576 ada 1 parselde çok katlı bloklar ile 27574 ada 1-14, 27575 ada 1-14 no'lu parsellerde 28 villanın inşaasına karar verildiği, davalıların 14 villa yönünden sözleşme hükümlerini yerine getirmedikleri, kusurlu oldukları gerekçesiyle, davalı ...'...

                Maddesinde sözleşmenin davalı tarafından feshi halinde sözleşme feshi neticesinde oluşabilecek personel kıdem, ihbar v.s. Tazminatların davalı tarafça ödeneceğinin kararlaştırıldığı ancak sözleşmenin davacı tarafça feshedilmesi halinde bu tür zararlara kimin katlanacağının düzenlenmediği anlaşılmıştır. Sözleşmede davacı tarafından sözleşmenin feshi durumunda davacının zararlarına kimin katlanacağı düzenlenmemiş ise de TBK 126. Maddesinde yer alan; "İfasına başlanmış sürekli edimli sözleşmelerde, borçlunun temerrüdü hâlinde alacaklı, ifa ve gecikme tazminatı isteyebileceği gibi, sözleşmeyi feshederek, sözleşmenin süresinden önce sona ermesi yüzünden uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir. " şeklindeki düzenleme uyarınca davacı tarafça sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin ispatlanması halinde sözleşme yapılmasaydı uğramayacağı zararı isteyebileceğini kabul etmek gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu