Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince on yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve bu süre sözleşmenin ifa olanağının doğması ile işlemeye başlar....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.09.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın davalı ... yönünden HUMK'nın 409/5. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına, diğer davalılar yönünden reddine dair verilen 26.01.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Bir kısım davalılar vekili, sözleşmenin ifa olanağı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 06.06.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 21.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede ise taşınmaz bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava konusu taşınmazın elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olduğu ve elbirliği ortaklığı çözülmeden satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-karşı davalı vekili tarafından, davalı-karşı davacı aleyhine 14.12.2017, karşı davada 29.12.2017, birleştirilen davada 17.08.2018 günlerinde verilen dilekçeler ile asıl davada satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, karşı davada satış vaadi sözleşmesinin feshi ve cezai şartın tahsili, birleştirilen davada cezai şartın tahsili talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl dava yönünden, davacı ... tarafından açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine, davacı ... tarafından açılan tapu iptali ve tescil davasının davanın açılmamış sayılmasına; karşı dava yönünden, davacı temlik alanlar ... ve ...’un davalılar ... ve ...’a açtığı davanın feragat nedeniyle reddine, davacı ...’in davalılar ... ve ...’a açtığı davanın kabulüne; birleştirilen dava yönünden, davacı temlik alanlar ... ve ...’un davalılar ... ve ...’a açtığı davanın feragat nedeniyle reddine, davacı ...’in davalılar ... ve ...’a açtığı davanın kabulüne dair verilen 05.01.2021 günlü...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14/07/2014 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18/06/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı vekili, davacı ile davalıların arasında ... 1. Noterliği'nde 10.03.1995 tarihli ve 2511 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi düzenlendiğini, söz konusu satış vaadi sözleşmesi ile 3 ada 33 parselde kayıtlı taşınmazda murisleri adına kayıtlı hak ve hisselerin tamamını davacı ...'...
Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyeti devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır....
Öncelikle tapu iptali ve tescil talebinin kabulü gerektiğini, aksi halde; tazminat hesabının tapu iptali ve tescil talebinin reddi kararının kesinleştiği tarih itibariyle yapılması gerekirken dava tarihindeki değer üzerinden yapılmasının hatalı olduğunu ileri sürmüştür. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası. 2....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/244 Esas KARAR NO : 2021/741 DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/04/2021 KARAR TARİHİ : 18/11/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 13/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine Ankara ... Mdürlüğü'nün ... eass sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalının borca itirazı nedeniyle takibin durduğunu, borçluların yapmış olduğu itirazın iptali gerektiğini bildirerek davanın kabulü ile %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/10/2020 NUMARASI : 2018/801 2020/743 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Bölge Adliye Mahkemesince incelenmesi davacı vekili ve davalı T3 vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının yasal temsilcisi T3 ile müvekkili T1 arasında Şanlıurfa ili 1. Noterliğinin 3 Temmuz 2012 tarih ve 19752 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşmeye göre Şanlıurfa İli Haliliye İlçesi 1....