İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; ''Dava, davacı tüketicinin evi için aldığı ürünlerin ayıplı çıkmasından kaynaklanan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile manevi tazminat istemelerine ilişkindir. Davacı tüketicinin aldığı ürünlerin bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere ayıplı olduğu anlaşılmıştır. Montajdan hemen sonra gerek mobilya kapaklarındaki renkte ton farkı, gerekse montaj esnasındaki ayıpların mahallinde yapılan keşif esnasında bilirkişi tarafından tespit edildiği tanzim edilen rapor ile sabittir. Davacının seçimlik hakkından olan sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde bulunduğu, terditli olarak ise ayıp oranında indirim talep ettiği görülmekle, mevcut ayıplar sebebi ile sözleşmeden dönme talebinin yerinde olduğu değerlendirilmiştir....
Davacı dava dilekçesinde ayıplı malların satıcıya iadesi ile ödediği bedelin istirdadını istemiştir.Ayrıca yatak odasının belli bir model olarak ve takım olarak satın alınması nedeniyle gardrobun iadesi halinde onunla renk ve model olarak uyum sağlayan ve takım oluşturan yatak odasının diğer parçalarının da iadesi ile ödenen bedelin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece davacının bu talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir.4077 sayılı yasanın 4.maddesine göre tüketici, ayıplı mal teslimi halinde bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....
-TL satış bedelinin dava tarihinden itibaren (sözleşmeden dönme hakkının dava tarihinde kullanıldığı, satış bedelinin iadesi borcunun bu tarihte doğduğu ve davalının bu borç yönünden dava tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilmekle) işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, dava konusu ... plakalı 2009 model ......
İstinaf Sebepleri Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalı yükleniciye ödenen satış bedelinin icra yoluyla yükleniciden geri alınamadığını, bu nedenle seçimlik haklardan dönme hakkının kullanıldığından bahisle davanın reddine karar verilmesinin hakkaniyetli olmayacağı gerekçesiyle kararı istinaf etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, sözleşme kapsamında ödenen bedelin iadesi talep edilmiş olmakla sözleşmeden dönüldüğünün kabulü gerektiği, seçimlik hak kullanıldıktan sonra bundan dönülmesi ve sözleşmeden dönen davacının tapu iptâl ve tescil talebinde bulunması mümkün olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
Ne var ki, HMK.nun 31.maddesinde düzenlenen Hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında, davacıya bu talebi hakkında sözleşmeden dönme hakkını mı ayıp oranında bedel indirimi hakkını mı kullanacağı hususu açıklattırılmamıştır. Bu durumda mahkemece, davacının davasını neye hasrettiği açıklattırılıp, seçimlik hakkını ne şekilde kullandığı sorularak, hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarından; bedel iadesini talep ettiğini, ancak davalı tarafın bu talebini kabul etmediğini, sözleşmede belirtilen malların sıfır olarak gönderilmesi gerekirken birçok eksikliğin ve ayıpların bulunması söz konusu malların açıkça ayıplı olduğunu gösterdiğini, ayrıca ayıplı hizmetin de somut olaylarında mevcut olduğunu, bu nedenle müvekkilinin, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarından; bedel iadesini içeren sözleşmeden dönme hakkını kullanmayı istediklerinden ve yasal süreleri içerisinde ayıpları karşı tarafa bildirdiklerinden dolayı yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla birlikte davalı vekilinin haksız istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiğini, yerel mahkemenin delilleri topladığını, tanıkları dinlediğini, keşif yaparak ayıplı mallar üzerinde bilirkişi...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/10/2020 NUMARASI : 2019/18 ESAS - 2020/305 KARAR DAVA KONUSU : SATIŞA KONU ARACIN AYIPLI OLMASINDAN KAYNAKLANAN SÖZLEŞMENİN FESHİ, BEDEL İADESİ VE YAPILAN ONARIM MASRAFLARININ TAHSİLİ TALEBİ KARAR : Antalya 12....
LTD." olduğunu, görüldüğü üzere somut uyuşmazlıkta müvekkili şirketin hiçbir dahili ve kusurunun bulunmadığını, yerel mahkemenin husumet yokluğundan davanın reddine karar vermesi gerekirken husumet itirazımızı reddetmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, *Esasa ilişkin olarak da; Davacının satın aldığı cihazdaki her sorunun ayıp olarak nitelendirerek tüketiciye sözleşmeden dönme ve bedel iadesi isteme hakkı verdiğinun kabul edilemeyeceğini, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi uyuşmazlığın hakkaniyete uygun çözümünü sağlayacak bir talep olmadığını, davacının cihazı teknik servise götürüp, değişim yapılmayacağını anlayınca kendisinin geri aldığı olayda sözleşmenin iptali ve bedel iadesi talebinin haksız olduğunu, uyuşmazlık konusu cihazın sigorta poliçesinin 3.maddesi "sigorta ettirenin akrabasının neden olduğu ağır ihmaller" poliçede teminat dışı bırakıldığını, söz konusu uyuşmazlıkta da cihazın davacının akrabası tarafından balkondan düşürülmesi ağır ihmalin bir sonucu olduğunu, davacın sunmuş...
heyeti harç kararı uyarınca toplam 4.153,80 TL' nin davalıdan rücusunu talep ettiği, davalı şirket her ne kadar cep telefonunun sözleşmeden dönülerek bedel iadesinin istendiği iddiasıyla bu seçimlik hakka yönelik kendilerine başvurulamayacağını savunmuş ise de; dava dışı tüketicinin sözleşmeden dönme ve bedel iadesi hakkını kullanmadığı, aksine misli ile değişim hakkını kullandığı, bu durumun hakem heyetine başvuru dilekçesi ile sabit olup davacı satıcıda aynı model telefon bulunmadığı için bedelin iadesi cihetine gidildiği, dolayısıyla savalı savunmalarının yerinde olmadığı, öte yandan dava dışı tüketiciye satılan ayıplı maldan TKHK 11. maddesi uyarınca satıcı, üretici ve ithalatçının müteselsilen sorumlu oldukları, dava dışı tüketiciye karşı müteselsil sorumluluk esasına sorumlu olan tarafların iç ilişkide birbirlerine karşı rücu hakkının bulunduğu, cep telefonun üretimden kaynaklı bir ayıbın bulunması nedeniyle satıcı olan davacının herhangi bir kusuru bulunmayıp ithalatçı olan davalıdan...
Davacı, asli olarak aracın benzeriyle değişimini talep etmişse de hakim, somut olayın koşullarına göre satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilecektir-------Dava, tacirler arası satıma konu aracın ayıplı olduğu iddiasına dayalı misliyle değişim veya bedel iadesi istemine ilişkindir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının: davacının satın aldığı aracın ayıplı olup olmadığı, var ise niteliği( açık/ gizli) ve davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.Satıcının ayıba karşı tekeffül borcu TBK'nın 219 vd maddelerinde düzenlenmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 219....