TL bedelin iadesi talepli Bursa .......
Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedeli iadesi istemi ile eldeki dava açmıştır. Satışa konu araç üzerinde yaptırılan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dava konusu otomobilin sol ön kapısının boyanmış olması nedeniyle dava konusu araçta 1.250,00.-TL değer kaybı oluştuğu mütalaa edilmiştir. Mahkemece, bu bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulmuş ise de; yalnızca lokal bir bölgede yer alan boyama işleminin sözleşmenin feshi ile araç için ödenmiş olan bedelin iadesini gerektirip gerekmediği husunda yanılgıya düşülmüştür. 6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür....
Davacının terditli taleplerinden birincil talebi iki adet fatura ile davalıya sattığı makinelerin aynen iadesi olup, davalı bu talebi kabul ettiğinden söz konusu fatura konusu makinelerin davalıdan davacıya aynen iadesine, birlikte ifa kuralı gereğince davalının davacıya ödediği 600.000,00 TL satış bedelinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesi gerekmiştir. Bu durum karşısında davanın kabulüne, davacının davalıya A seri nolu, 75643 nolu 06.10.2017 tarihli fatura ile sattığı Brilliand 8 renk tamburlu flexo makinesi ve ekipmanlarının, A seri nolu, 75645 nolu 06.10.2017 tarihli fatura ile sattığı ... makinesinin tarafların satım akdinden dönmeleri nedeniyle davalının davacıya ödediği 600.000,00 TL satım bedelinin davacı tarafından davalıya iadesi karşılığında davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine karar verilmesi gerekmiştir....
Noterliğinin 30/10/2018 tarih ve .... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile hem ayıplı hem de teslim edilmemiş ürünler sebebiyle davacının sözleşmeden dönme hakkını kullandığı, davalının Üsküdar .......
ve söz konusu hizmet sebebiyle de 1.357,00 TL ödeme yaptığını, yine söz konusu ayıplar sebebiyle sözleşmeden dönme iradesini davalı tarafa noter aracılığıyla bildirdiğini ve 256,26 TL noter masrafı yaptığını ileri sürerek davacı müvekkilinin sözleşmeden dönme hakkını kullandığı gözetilerek 169.920,00 TL sözleşme bedelinin 15/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte istirdatı ile sözleşme konusu aracın davalı tarafa iadesine, sözleşmeden haklı sebeple dönen davacı şirketin uğradığı 1.613,26 TL zararın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyli birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının davalıdan 26.02.2022 tarihinde dava dosyasına sunulmuş olan faturada belirtilmiş olan ürünleri satın aldığını, daha sonra vekili aracıyla ürünlerin değiştirilmesi veya ürünlerin iadesi ve ücretinin bedelinin iadesinin talep edildiğini, davalının ürünlerin muayenesi için kendisine teslimini talep ettiğini, ancak davacının ürünlerin muayenesinden kaçınmış olduğu, arabuluculuk aşamasında da ürünlerin tesliminin talep edildiği ancak bu aşamada ürünlerin davacı tarafından gösterilmemiş olduğunu, huzurdaki davada ürünlerin değiştirilmesi veya 6.000,00 TL bedelin iadesinin talep edildiği, ancak dava dosyasında bulunan faturadan dava konusu iki ürünün fiyatının talep edilen bedelin çok altında olduğunu, kanunen yerine getirilmesi gerekli olan muayene ve ihbar yükümlülüğünü süresi içerisinde yerine getirmeyen ve sözleşmeden dönme talebini TTK 18/3'te belirtilen ispat şekillerinden birisi ile yerine getirmeyen davacının ayıba karşı tefekkül hükümlerinden...
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; gizli ayıp nedeni ile sözleşmenin iptali ve satış bedelinin iadesine dair karar verilmiştir. HMK m.355 gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; davacının dava dilekçesinin talebinin öncelikle sözleşmeden dönme ve terditli olarak kusur oranında bedel iadesine ilişkindir. Tüm dosya kapsamına göre; davaya konu aracın davalı tarafa teslim edilmediği gibi,davacı tarafça aracın satılarak el değiştirdiği de gözetildiğinde, hak ve menfaatler dengesine göre,mahkemece konusunda uzman bilirkişilerden alınan denetime açık,dosya kapsamına uygun,hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu kapsamına göre dava konusu aracın piyasa koşullarına göre 2000. TL bedel indirimine karar verilmesi gerekirken koşulları oluşmayan sözleşmeden dönme yönünde hüküm kurulması yerinde olmamıştır....
Dava, araçtaki gizli ayıp iddiası nedeniyle, aracın yenisi ile değiştirilmesi veya sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebiyle birlikte manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili araç satıcısı ve ithalatçısı olan şirketlere karşı açtığı davada, araçtaki gizli ayıp nedeniyle aracın misli ile değiştirilmesini, olmadığı takdirde de sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talep etmiş, ilave olarak da manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı şirketler vekilleri ise ayrı ayrı sundukları cevap dilekçeleri ile, ayıp iddialarını kabul etmediklerini, talebin zamanaşımına uğradığını, araçtaki ayıp nedeniyle ithalatçı firmadan bedel iadesi talebinde bulunmanın mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'nin istinafa konu edilen 04/02/2022 tarih ve 2022/44 E ara kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; ayıplı mal (arsa vasıflı taşınmaz) satışı iddiası nedeniyle, sözleşmeden dönme, sözleşmeden dönme nedeniyle ödenmiş olan bedelin, tapu harçlarının, ihale karar ... Bedelinin vs, bedellerinin ödeme tarihlerinden itibaren işlemiş faiziyle birlikte davalıdan tahsilini (şimdilik 1.000,00 TL), sözleşme nedeniyle ödenecek olan taksitlerinin dava tarihinden itibaren ihtiyati tedbiren durdurulmasını talep etmiştir....
Mahkemece, davacı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin B.K 163 maddesindeki temlik sözleşmesi niteliğinde olduğundan geçerli olduğu, satıma konu bağımsız bölümün tapudan devrinin yapılmamış olması davacıya sözleşmeden dönme hakkını vermeyeceği gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasındaki 8.04.2008 tarihili sözleşme geçerlidir. Davacıya, dava konusu bağımsız bölümün tapusu verilmediği gibi ne zaman verileceği de açıkça belli değildir. Hal böyle olunca, davacı, davalı yüklenici ile yaptığı sözleşmeden dönme hakkına sahip olduğunun kabul edilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 8.7.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....